Ana içeriğe atla

Konuk Yazar: "Futbolcular Ne Düşünüyor?"

demirgibiyiz@gmail'e gelen yazılardan biri, bugüne kadar pek değinmediğimiz ya da üzerinde durmadığımız bir meseleyi vurgulamış. Ahmet Mehmetoğlu (ahmehmet41) yazısında, futbolcuların bizim yazıp çizdiklerimize dair yorumlarını merak ettiğini söylemiş:

--

Adana Demirspor adına böyle güzel yazılara, çalışmalara imza atmanızı takdir ediyorum. Altyapıdan yönetime kadar pek çok konuda fikirleriniz çok değerli. Sayenizde U18 takımımızı yakından takip ediyoruz. Ama bunlar sadece bizim aramızda kalmamalı kulüpteki herkes bunları okumalı. Demirsporumuz bizi çok üzüyor, kahrediyor. Biz acımızı haykırıyoruz. Futbolcuya yöneticiye kızıyoruz. Benim merak ettiğim bu tür yazıları futbolcuların okuyup okumadığıdır. Acaba onlar ne düşünüyor.

Onların çıkıp bu konularla ilgili açıklamalar yapmalarını bekliyorum. Maçsonunda yapılan bildik açıklamalardan sıkıldık. Eğer büyük kulüpsek futbolcumuzun bu taraftarın büyüklüğünü anlaması gerekiyor. Facebook'tan falan yazdıklarını okuyorum bazılarının. Ama onlarla söyleşi falan yapılsa, düşündüklerini, hissetiklerini öğrensek güzel olmazmı? Gazeteciler bunu yapmıyor. Ama birçok taraftar blogu var. Bunlardan takip ediyoruz zaten asıl gündemi, Bence futbolcuya sadece kötüsöz söylemek kadar onların da düşündüklerini öğrenmemiz lazım. Demirspordan futbolcular gelipgeçiyor ama biz onların isimlerini bile hatırlamıyoruz. Birikisi bile bizde hatıra bırakmıyor. Kötü hatıralar değil tabi. :) O yüzden yöneticiler kadar futbolcuların sözlerini duymak istiyoruz.

Ahmet Mehmetoğlu.

Yorumlar

yavuzy dedi ki…
Ahmet Bey, futbolcularla doğrudan temas kurmayı sevmiyoruz. Çünkü onlara pek güvencimiz kalmadı. Meslek hastalığı mıdır nedir, Demirspor'a gelene bir haller oluyor. Biz onları tribünde yeteri kadar destekliyoruz. Onlar bu desteğin karşılığını verseler, tabii ki onları buralarda konuk ederiz. Ama olmuyor. Onlara yaklaşmamız için, önce onların sahada başarılı işler yapması, aldıkları paranın ve formanın karşılığını vermesi lazım. Teşekkürler...

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem param...

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Başkan Krizi

 Sahadaki kriz en tepeye de yansıdı; Murat Sancak dün akşam başkanlığı Metin Korkmaz'a devrettiğini açıkladı. Gelişmeleri görebilmek adına biraz beklemek gerekli ama şu anda birkaç neden ve ihtimal var gibi görünüyor: Birincisi, "tamam vazgeçtim" deyip geri dönmesi; daha önce yapmıştı. İkincisi, "TFF'de FETÖcüler var" yönlü açıklamaları ve hakem camiasına eleştirilerinden dolayı çeşitli hukuki ve mali sıkıştırmalara maruz kalması. O yüzden biraz geri plana çekilmek istemiş olabilir. Metin Korkmaz eliyle yönetime devam eder. Üçüncüsü, parasının bitmiş olması ve Adana Demirspor'dan tamamen uzaklaşması. Başkan'ın en büyük sorunlarından biri iletişim stratejisinin düzgün olmaması. Attığı twitler ve açıklamalar fazla öfkeli. Çoğu zaman kötü Türkçe ile karman çorman açıklamalar yapıyor. Twitter (X) infosundaki yazılar/iddialar bile kötü yazılmış. En basitinden, Adanademirspor değil, Adana Demirspor yazması gerekli. Kulübün sosyal medya hesapları iyi yöneti...