Ana içeriğe atla

Türkiye Kupası Gelirleri...

Milliyet'te okuduğum bir habere göre kulübümüz kupadan tam 125 bin USD gelir elde etmiş. TL karşılığı yaklaşık olarak 212.500 TL. Bu da iyimser tahmin. Çünkü o dönemde kurlar 1,90'a kadar dayanmıştı. Şimdi gerilemiş hali 1,77-1,78 seviyesinde. Ben 1,70'ten hesapladım.

Bir forma reklamından 200.000 TL almıştık. Yayın gelirlerinden kasamıza ne kadar girdi bilemiyorum. Maç hasılatının %40'ı kulübümüze kaldı yanlış hatırlamıyorsam.

Açtığımız ucube pankart sayesinde ek gelir elde ettik mi, forma reklam bedeli miydi o aşağılanış bilemiyorum. Mevcut veriler ışığında nerden baksak bir 500-550 bin TL gelir elde etmişiz Türkiye Kupası'ndan. O zaman da söylemiştim, 10 bin TL için Ramazan ÇİMEN'e teşekkür eden takım kupaya sırtını dönmemeli diye. Şimdi teşekkür ediyorum takımımıza, belediyeye muhtaç duruma düşse de gelirlerini göz ardı etmemiş oldu.

Şeffaf yönetimimiz olduğunu dile getiren sayın ÖZVEREN'den bu gelirlerin nerelere harcandığının açıklamasını da yapmasını elbet bekliyorum.

Gazetedeki haber bu linkte:

Yorumlar

yavuzy dedi ki…
Para henüz yatırılmamış olabilir ama nereye harcanacağı da önemli tabii. İşin diğer boyutu da "kupayı önemsemeyelim" diyenlere güzel bir cevap olması bu paranın.
İbrahim İlya dedi ki…
ben 70.00 tl diye duydum forma reklamını. tabi bu paraların çalınmasına cevaz vermez. yine 350-400 milyardan bahsediyoruz. 2 trilyona şampiyon olan takımları düşününce ne kadar büyük para olduğu ortada. zihni aldırmaz verdiği paranın toplamını söyleyince futbolcular dönüp yöneticilere bakmış ve utanmadan borç ödedik demişler. tabi gökoğlunun temlikleri şampiyonluktan önce gelir.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Adana Demirspor: 3 - Sivasspor: 0

Geçen sezonun tersine bu yıl süper bir başlangıç yaptık; üçer gollü, iki de iki. Geçen sezon Giresun'a karşı deplasmanda, Sivas'a da içeride can sıkıntısı yenilgiler almıştık. Onları da düşününce ayrı bir güzellik oldu... Böylece ilk kez Süper Lig'e iki galibiyetle başlamış olduk. Pazartesi maçlarıyla kesinleşecek olsa da yine ilk kez Süper Lig'te birinci sırayı gördük.  Takım cumartesi akşamı makine gibi çalıştı. Oyunu sürklase etti. Genelde sezon başı klişelerinden olan "henüz takım oturmadı/hazır değiliz" mazereti bu sene bize uğramamış oldu. Aynı teknik adam ve tamamen değişmemiş kadronun bunda payı büyük. Vargas'ın yokluğunda 11'e yerleşen Belhanda şansını iyi kullanıyor. Onyekuru-Akintola ile desteklenmiş hücum hattı iyi işliyor. Genelde maçlarda gol yeriz ama bu kez rakibe kaleyi kapattık, o açıdan da iyi bir performans oldu.  Geçen sezondaki çıtayı yukarı taşımak için mücadeleye devam!

Sezon Değerlendirmesi-II

 Oyuncular üzerinden bu sezona bakacak olursak, öncelikle yaz transferlerinde ses getiren Balotelli ve Belhanda ikilisinden başlamak gerekli sanırım.  Balotelli bütün tacizlere, önyargılara ve maç içinde hakemlerin veya rakip oyuncuların kışkırtmalarına rağmen verimli bir sezon geçirdi. Son haftadaki patlamasıyla beraber hem takımı hem ligin en golcü oyuncularından oldu. 18 lig ve 1 kupa golüyle iyi bir performans sergiledi. Golleri dışında da atakları yönlendirmesi, şut tehdidi ve rakip savunmayı yıpratmasıyla iyi bir forvetin yapması gerekenleri büyük oranda yaptı. Ama Malatya maçında olduğu gibi çok pozisyon kaçırdığı maçlarda da canımızı sıktı.  Belhanda ile ilgili duygularımı önceki yazılarda belirtmiştim. En son GS maçındaki yaptıklarıyla iyice gözümüzden düştü. Transfer olduğunda 10 gole ulaşsa yeter diye düşünüyordum; çok uzak kaldı o beklentiden. Onun dışında maç içindeki pas tercihleri, istikrarsızlığı ile bu sezonun en büyük hayal kırıklığı oldu diyebilirim. Benzer şekilde A

Fenerbahçe: 4 - Adana Demirspor: 2

 Yine hakemin hatalı kararlarının damga vurduğu maçta sezonun ilk yenilgisini aldık. Aleyhimize verilen yanlış penaltı, lehimize önce verilip sonra yanlış ofsayt kararı ile verilmeyen penaltı, rakip oyuncuya gösterilmeyen kartlarla birlikte iyi oynadığımız maçtan puan alamadık. Deplasman takımı gibi oynayarak hızlı hücumlarla ilk yarıda farkı ikiye çıkaran rakibe karşı ev sahibi gibi oynadık; iyi top yaptık, ilk dakikalardaki baskıyı iyi kırdık. İlk yarıda bir gol bulabilsek skor farklı olabilirdi. Yine de 3-0'dan sonra oyundan kopmayıp skoru 3-2'ye getirmek başarıydı. Tek kaleye döndürdüğümüz maç son dakikalardaki kırmızı kart ve 4. golle tamamlandı. Fenerbahçe'nin bu sene iyi yaptığı kolay skor bulma işini, zaten aksayan defansımızla durdurmamız kolay olmadı. Ligin en iyi top oynayan takımını izlemek için tribüne koşan Fenerbahçeliler, müthiş bir deplasman tribünü görerek evlerine döndüler; hafta içi maçta taraftarımız gece 1'e kadar tribünde bekletildi. Hafta içi bir