Ana içeriğe atla

Tek Listeli Zihniyeti İstemiyorum...

Son zamanlarda yapılan eleştirilerde kantarın topuzu Aydoğdu'nun aleyhine fazla kaçınca kendisine haksızlık yapıldığını düşünmeye başlamıştım. Bu düşüncemi halen de koruyorum. Mevcut yönetimdekilere çullanılmadığı kadar Aydoğdu'ya çullanıldı. Aydoğdu zamanında bu kulübe zarar verdiyse mevcutlar vermedi mi, vermiyor mu? Üstelik Aydoğdu basın açıklamalarını kime yaptırıyorsa iyi bir danışman bulduğunu kabul etmek lazım, açıklamaları hoşuma gidiyor. Tabi bu "en az üç yıldız oyuncu getireceğim" şeklinde dile gelen yanlış yönetim anlayışını değiştirmiyor.

Alakasız bir girişten sonra asıl konuya geleyim. Neden tek liste ile seçime girmemek takıma zarar verir?

Demokrasiden mi korkuyoruz?

Adaylar gelse, mevcut yönetim icraatlerini ve hedeflerini anlatsa, bütçesini ortaya koysa, kaynaklarını açıklasa, neden tercih edilmesi gerektiğini söylese ve neden diğer adayların seçilmemesi gerektiğini söylese olmaz mı?

Yönetim dışındaki adaylar çıksa, gelir kaynaklarını, hedeflerini, mevcut yönetimde yanlış buşdukları şeyleri açıklasa, vaatler ve dayanaklar ileri sürse, kongreden haftalar önce güzel ve demokratik bir yarış olsa fena mı olur?

Nedir bu Demirspor'da tek adam olsun isteği arzusu? Nedir bu rekabet korkusu? Nedir bu muhalefet sevmezlik?

Eleştiri güzeldir, tam rekabet piyasası kapitalist düzenin ideal ekonomik sistemidir. Muhalefet demokrasinin vazgeçilmezidir.

Demirspor'da tek adam olmamalıdır. Varsa bir tek adam o da TARAFTARDIR. İşinize gelse de gelmese de...

Tek listeyle seçime girmeyi isteyen zihniyeti de İSTEMİYORUM.  

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Sahadan Çekildik

 Ligden düşerken bile şeklimiz belli, çünkü Alemin Delikanlısı Adana Demir... Galatasaray maçındaki kör göze parmak penaltı kararı rezaletine karşı, yönetim takımı sahadan çekti. Son 2 sezondur rezalet yönetimimiz, aleyhimize hakem hatalarını kolaylaştırıyordu. İki yanlış bir doğru etti. Türk futbolunun her yerden dökülen imajına, yıkılan bir Demirspor karşı çıkabilirdi sadece. O da oldu, biz yaptık! Bundan sonra İstanbul takımlarınızla size iyi eğlenceler...

Sezon Değerlendirmesi

 Bu sezon için saha içini konuşmak anlamsızdı ama yine de söylemek gerekir ki sahadaki mücadele o kadar da kötü değildi. Geçen sezon 2. ve 3. lig takımlarında kiralık oynayan oyuncularımızla idare ettik. Son haftalarda sahaya çıkacak kadroyu zor tutturduk. Sezon başıyla sonu arasında kadroda büyük değişimler oldu. Bütün bunların sorumlusu, paraları ödemeyen Murat Sancak ve yönetimiydi. Bir yerde patlama yapar diye umut bağlamadığımız genç oyuncular maçların belli anlarına kadar direnci ayakta tuttular. Ancak son bölümlerde oyundan düştük; kadro derinliği olmadığı için de en ufak kişisel hata, sakatlık ya da kart cezaları sonuca direkt etki etti. 2-0'dan öndeyken kaybettiğimiz maçlar oldu. Tabii rakiplerin bizim maçı çeviremeyeceğimizin farkında olmaları, her halükarda kazanırız düşünceleri kendi adlarına tempoyu yükseltmelerini engellemiş olabilir. Yine de şans faktörü yanımızda olsa puan alacağımız bir kaç maç daha vardı diye düşünüyorum. Sezon başında yazdığım gibi, şerefli mağlu...