Konu Selahattin AYDOĞDU'nun başkanlığı.
Başka bir takımı tuttuğu, başka bir takımı da tuttuğu söyleniyor hep. Demirspor'umuzun şampiyonluğun kıyısından döndüğü zamanlarda, onun başka bir takımın şampiyonluğunu kutladığını gören çok kişi var.
Türkiye Kupası'nda eşleştiğimiz malum takımı özlediğimizi ilk dile getirenlerdendi.
Bir diğer ifade ile Demirspor'u küçük düşürme kervanına katılanlardandı. Ancak o zaman önemli değildi bu küçük düşürüş. Ne de olsa takımın yönetim kadrosunda değildi. Şimdi başkanlığa aday.
Demirspor'u küçük düşüren takıma başkan adayı olabiliyor. Ne gülünç, ne üzücü.
Öte yandan dillendirilmeye başlandı; kendisi şununla içli dışlı, şununla samimi, şöyle çevresi geniş, şöyle ünlü vs.
Demirspor bu kadar küçük takım ya. Çevreye biat etsin, ünlülüğe biat etsin, ilişkilere biat etsin. Benim içime sinmiyor.
Adana Demirspor'a yöneticilik yapacak kişinin dik olması lazım, dik durması lazım, korkmaması, eğilmemesi lazım. Ne mevcut yönetimde ne de mevcut adayda bu nitelikleri göremiyorum.
Gelecekseniz durumunuzu, görüşünüzü değiştirin gelin. Benim duruşumu elimden alacaksanız gelmeyin. Ben kulübümün kapanmasından korkmuyorum. Ben kayyumdan da korkmuyorum. Çok iyi biliyorum ki; bundan aslında sizler korkuyorsunuz. Çünkü elbirliği ile kulübü dara sokuyorsunuz. Ama ben kayyumdan ümitliyim. Bu şekilde gelecekseniz gelmeyiniz.
"Bütün renkler aynı hızla kirleniyordu
Birinciliği mavi ile laciverte verdiler."
Sayenizde.
Özdemir ASAF'tan uyarlamadır.
Yorumlar