Ana içeriğe atla

Yaz Havası

Geç gelen yazın birden bastıran boğuculuğunda, tek nefes aldıran an U13'lerimizin başarısıydı. Finale kadar yenilgisiz gelen Demirspor, finalde Galatasaray'a yenildi.
(fotolar:tff.org.tr)

Daha 13 yaşındalar ama kocaman bir camiayı finalde temsil etmenin sorumluluğu omuzlarında. Daha kolları bacakları, futbolun sertliğine şiddetine bile uygun değil sanki; düşünsenize, sadece 13 yıl önce doğmuşlar. Bizim efsane diye andığımız Demirsporlular, onlar için mitolojik birer öğe. Bizim eskidi dediklerimiz, onlar için ne? Bizim yaşadığımız az sevinçler ve çokça sıkıntılar, onlar için yok. Olmasın da. Onlar yeniden başlasın ve yeniden yazsınlar bu kulübün tarihini. Bildiğimiz herşeyi bize unuttursunlar.

Onlar, bu noktaya kadar geliyorlarsa demek ki fiziğin-kasın kuvvetin ötesinde bir dünyanın içindeler. Onlar ve diğer altyapı oyuncularımız, 14'ünden 18'ine hepsi bu yıl çok iyi iş çıkardı. Bizi hep finallere taşıdılar. Ama biz onları finlae taaşıyabilecek miyiz? Takımımızı bu alt kategorilerde final görmüş oyunculardan kurabilecek miyiz? Bugüne kadar olmadı, bundan sonra olacağına dair de hiçbir emare yok.

-0-

Yaz havası boğucu. Aslında biraz futboldan uzak kalsak ne iyiydi. Ama olmadı. Şike iddiaları, tutuklamalar, içeri giren başkanlar... Nasıl bir oyunun içinde olduğumuzu bize hatırlattılar. Bu oyunu sevmek gerçekten zor. Fiziğin, kasın kuvvetin, paranın ve gücün ötesinde birşeylere sahip olmak gerekli.

Kendini sevdirmemek için elinden geleni ardına koymayan bir memleketin, her alanına sinmiş bu boğuculuk. 30 yıldır bitmeyen/bitirilmeyen bir savaşın aldığı canlar... El bombaların, uçakların, ölenlerin, öldürülenlerin, hamasetin bitmediği bir dilde, sınırda, bucakta yaşayan yetişen gençlerin birbirini anlamasını, birbirine saygı duymasını beklemek ne kadar zor. Bu memlekette 13-15'inde şampiyonluğa koşanlar, sokaklarda oynayanlra, 20'sinde-21'inde ölüme koşuyor; ya da bu oyunun ortasına bırakılıyor, bırakın koşmayı kaçacak yer bulamıyor.

Yaz havası, boğucu. Nefes almak ve dünyayı döndürmek için çok fazla güç gerekli. Nefes alınacak alanlar yaratmak... Elimizden gelen sadece bu.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem param...

Demirspor Taraftarı Ayakta

 Adana Demirspor taraftarı, kendisini küme düşürmekle tehdit eden eski Başkanlarına karşı yaptığı açıklamalarla tavrını gösterdi. Umut Düşkün'ün başlattığı açıklama silsilesi, Şimşekler Grubu 'nun diğer liderleri, Ankara Tayfası , İzmir Tayfası ve diğer oluşumların net tavırları ile güçlendi. Ortak ses, kimse Demirspor'dan üstün değildir ve Demirspor tribünüyle vardır şeklindeydi. Yıllardır alt liglerde mücadele etmiş bir camiaya bu tehdit sökmedi.