Ana içeriğe atla

Söyleşiden Notlar#2

"DEMİRSPOR'U KİMSE YERİNDEN SÖKEMEMİŞTİR"



Söyleşinin en keyifli anlarının, Adana futbolu kitabı yazarlarından, gazeteci-yazar Metin Gören'in eski Adana ve Demirspor’la ilgili anıları olduğunu söyleyebiliriz. Demirspor'un en başarılı kadrosuyla birlikte futbol oynadığını anlatan Metin Gören, daha sonraki dönemde yönetimsel hataların Demirspor'u frenlediğini vurguladı. Bu hataların giderilmesi için ellerinden geleni yaptıklarını söyleyen Gören, camiadaki çapakların temizlenmeden sportif başarının gelemeyeceğinin altını çizdi. Demirspor'un eski dönemlerde de İstanbul takımları kadar paralar harcadağını, en iyi tesislerde kamplar yapıldığını söyleyen Gören,Demirspor'un her konuda büyük potansiyeli olduğunu vurguladı.

Demirspor’un kuruluş amacı itibariyle birçok kulüpten farklılaştığını söyleyen Gören, “Demirspor ruhundaki temel öğe her zaman yerinde kalmıştır. Yıllardır süren kötü yönetimlere rağmen Demirspor’u kimse yerinden sökememiştir” dedi. Adana Demirspor’un işçi sınıfından çıkıp Adana’ya mal olduğunu ve Demirspor camiası içinde ağaların işçi, işçilerin de ağa olduğunu söyledi.

Metin Gören gelen bir soru üzerine, Adanaspor'un kuruluşunun da Adana Demirspor yönetimlerinin hatasının bir sonucu olduğunu sözlerine ekledi.



Eski hakemlerden Cem Papila, aslen Zonguldaklı olduğunu ve Zonguldakspor ile Adana Demirspor’un köklerinin birbibirine benzediğini belirterek, bu iki takım tribünleri araında daha yoğun bir bağ kurulması gerektiğini vurguladı. Papila, “Livorno maçı sonrası oluşan semptatinin devamı için, Demirsporlular yeni girişimlerde bulunmalı. Taraftarlar arasında bağ kurulması bunun ilk adımı olabilir” dedi. Adana'da maç yönetmenin kendisi için büyük keyif olduğunu söyleyen Papila, 5 Ocak Stadı'nın çimlerinin kokusunu bile sevdiğini belirtti. Papila, Adana futbol kültürünün farklılığını koruması için taraftarlara büyük görev düşütüğünü de kaydetti.

Yorumlar

Zifiri dedi ki…
Tayfa her yerde

http://www.gazetekent.com/haberdetay.asp?ID=755
Onur BİÇER dedi ki…
En üstteki başlık amacından saptığı için buraya yazmayı tercih ettim.

O kadar gündelik yaşamaya başladık ki; içimizde esaslı bir 70. yıl heyecanı yok. Gündelik yaşıyoruz çünkü geçmişe dair çok şey varken geleceğe dair bir şey yok.

Her sene birileri, önemli bir kalabalık, diyeyim ben, belli dönemlerde bir şeylere kızıyor, isyan ediyor. Haklı da taraftarlığın gereği de bu zaten. Yapacak elbet. Kızacak. Ama keşke bu tartışmaları 70. yılımızı geride bırakana dek ikinci plana atabilseydik. 28 Aralık'ta doğumgünümüz var. Etkinlikler var ama heyecanda ikinci planda kalıyor. Yıllarca aynı söylemler söyleniyor, bir şey değişmiyor, ama 28 Aralık'tan sonra bir 70. yaş günümüz daha yok. Bu beni çok daha fazla ilgilendiriyor.

Bu vesile ile benim yaşadığım heyecanın kat be kat fazlasını yaşadığını hissettiğim ve bu heyecanını eyleme döktüğünü gördüğüm, kendileriyle gurur duyduğum tüm kardeşlerime teşekkür ediyorum. Emeğinize sağlık.
yavuzy dedi ki…
Bugünkü Taraf gazetesinde yayınlandı söyleşi haberi, ajans metninden farklı olarak. http://www.taraf.com.tr/haber/demir-gibi-70-yil-geride-kaldi.htm (İnternetten tamamı okunamıyor.)

Ayrıca dün Ergun Kara'ya da ilettim haberi, ulaştığını yayınlayacaklarını söyledi. İnternette bulamadım ama basılı olarak çıkmış olabilir Adana gazetelerinde.
yavuzy dedi ki…
Kanal A'nın sitesinde yayınlandı; ayrıca spor haberlerinde de çıkmış.

http://www.kanalahaber.net/sporgoster.php?id=6934

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem param...

Demirspor Taraftarı Ayakta

 Adana Demirspor taraftarı, kendisini küme düşürmekle tehdit eden eski Başkanlarına karşı yaptığı açıklamalarla tavrını gösterdi. Umut Düşkün'ün başlattığı açıklama silsilesi, Şimşekler Grubu 'nun diğer liderleri, Ankara Tayfası , İzmir Tayfası ve diğer oluşumların net tavırları ile güçlendi. Ortak ses, kimse Demirspor'dan üstün değildir ve Demirspor tribünüyle vardır şeklindeydi. Yıllardır alt liglerde mücadele etmiş bir camiaya bu tehdit sökmedi.