Ana içeriğe atla

Pursaklar Deplasmanı #3

Ankara'dan gidilebilecek en yakın deplasmanı yaptık, stada yürüyerek ulaştık marşlarla, bestelerle... Meteorolijinin sağanak yağışlı olarak verdiği hava durumu gerçeğe dönüşmedi. Tam da Cebeci Stadı'na yakışır şekilde Ankara'nın gri seması altında pankartlarla fotoğraflar çektirildikten sonra girdik stada.

Maçın ilk yarısında kayda değer bir oyun yoktu sahada, net pozisyonlar olduğu da söylenemez. İkinci yarıda Pursaklarspor'u kendi sahalarına hapsettik. Nefes aldırmadık desek yeridir. Ama Demirspor bize 'mutlak gol pozisyonları nasıl harcanır'ı gösterdi bugün. Herşey iyi, güzel, son vuruş yok! Yapacak birşey de yoktu böyle olunca, bir kaza golü yememek için dua etmekten başka!

Sonuç olarak, ortaya çıkan tablo futbolcularımızın biraz daha gayretli ve istekli olmaları gerektiğini bir kez daha gösterdi. Ligin üst sıralarından kopmamak, Konya T. Şekerspor ve Elazığspor ile olan puan farkını azaltmak için bu tür maçları bir şekilde kazanmamız gerekiyor, zira Pursaklarspor gibi takımlara kaybedilen puanları ilerleyen zamanlarda arar hale gelebiliriz.

Biraz daha gayret...

Yorumlar

Alpaslan KUŞVURAN dedi ki…
Belki henüz çok erken gibi görünüyor ama üstten kopmamak adına kazanmamız gereken bir maçtı. İşi çok zora soktuk. Pursaklar ilk yarıda iki net posizyonu değerlendiremedi, biz ise daha fazla pozisyonu harcadık. Gol atamadıktan sonra ligin son sırasındaki takımdan farkımız kalmıyor...

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sezon Değerlendirmesi-II

 Oyuncular üzerinden bu sezona bakacak olursak, öncelikle yaz transferlerinde ses getiren Balotelli ve Belhanda ikilisinden başlamak gerekli sanırım.  Balotelli bütün tacizlere, önyargılara ve maç içinde hakemlerin veya rakip oyuncuların kışkırtmalarına rağmen verimli bir sezon geçirdi. Son haftadaki patlamasıyla beraber hem takımı hem ligin en golcü oyuncularından oldu. 18 lig ve 1 kupa golüyle iyi bir performans sergiledi. Golleri dışında da atakları yönlendirmesi, şut tehdidi ve rakip savunmayı yıpratmasıyla iyi bir forvetin yapması gerekenleri büyük oranda yaptı. Ama Malatya maçında olduğu gibi çok pozisyon kaçırdığı maçlarda da canımızı sıktı.  Belhanda ile ilgili duygularımı önceki yazılarda belirtmiştim. En son GS maçındaki yaptıklarıyla iyice gözümüzden düştü. Transfer olduğunda 10 gole ulaşsa yeter diye düşünüyordum; çok uzak kaldı o beklentiden. Onun dışında maç içindeki pas tercihleri, istikrarsızlığı ile bu sezonun en büyük hayal kırıklığı oldu diyebilirim. Benzer şekilde A

Adana Demirspor: 3 - Sivasspor: 0

Geçen sezonun tersine bu yıl süper bir başlangıç yaptık; üçer gollü, iki de iki. Geçen sezon Giresun'a karşı deplasmanda, Sivas'a da içeride can sıkıntısı yenilgiler almıştık. Onları da düşününce ayrı bir güzellik oldu... Böylece ilk kez Süper Lig'e iki galibiyetle başlamış olduk. Pazartesi maçlarıyla kesinleşecek olsa da yine ilk kez Süper Lig'te birinci sırayı gördük.  Takım cumartesi akşamı makine gibi çalıştı. Oyunu sürklase etti. Genelde sezon başı klişelerinden olan "henüz takım oturmadı/hazır değiliz" mazereti bu sene bize uğramamış oldu. Aynı teknik adam ve tamamen değişmemiş kadronun bunda payı büyük. Vargas'ın yokluğunda 11'e yerleşen Belhanda şansını iyi kullanıyor. Onyekuru-Akintola ile desteklenmiş hücum hattı iyi işliyor. Genelde maçlarda gol yeriz ama bu kez rakibe kaleyi kapattık, o açıdan da iyi bir performans oldu.  Geçen sezondaki çıtayı yukarı taşımak için mücadeleye devam!

Fenerbahçe: 4 - Adana Demirspor: 2

 Yine hakemin hatalı kararlarının damga vurduğu maçta sezonun ilk yenilgisini aldık. Aleyhimize verilen yanlış penaltı, lehimize önce verilip sonra yanlış ofsayt kararı ile verilmeyen penaltı, rakip oyuncuya gösterilmeyen kartlarla birlikte iyi oynadığımız maçtan puan alamadık. Deplasman takımı gibi oynayarak hızlı hücumlarla ilk yarıda farkı ikiye çıkaran rakibe karşı ev sahibi gibi oynadık; iyi top yaptık, ilk dakikalardaki baskıyı iyi kırdık. İlk yarıda bir gol bulabilsek skor farklı olabilirdi. Yine de 3-0'dan sonra oyundan kopmayıp skoru 3-2'ye getirmek başarıydı. Tek kaleye döndürdüğümüz maç son dakikalardaki kırmızı kart ve 4. golle tamamlandı. Fenerbahçe'nin bu sene iyi yaptığı kolay skor bulma işini, zaten aksayan defansımızla durdurmamız kolay olmadı. Ligin en iyi top oynayan takımını izlemek için tribüne koşan Fenerbahçeliler, müthiş bir deplasman tribünü görerek evlerine döndüler; hafta içi maçta taraftarımız gece 1'e kadar tribünde bekletildi. Hafta içi bir