Ana içeriğe atla

Güven ile Güvensizlik Arasında...

Demirspor forması giyen oyuncuya hakaret edilmemesi, yaşanan mağlubiyetlerde protesto edilmemesi ve sonuna kadar destek verilmesi yönünde son birkaç yıldır güçlü bir eğilim gelişti. Maç sırasında olsun, sonrasında olsun, taraftarın sesini yükseltmesi, homurdanması pek hoş karşılanmıyor. Sürekli tepki üretmeye yatkın kitlenin frenlenmesi açısından yerinde bir bakış açısı.

Bu talebin meşru bir gerekçesi var: "Bu oyunculara güvenmeliyiz", "onlar Demirspor forması taşıyor".

Karşı tarafta ise, malum haber sitemizin ürettiği "yazıklar olsun size" yaklaşımı var. Maç içerisinde en ufak harekette küfrü basan, "bizden birşey olmaz" eğilimi güçlü bir kesim...

Bu iki ucun ortasında bir yol tutturmak daha yakın geliyor bana. Tepki vermenin kırıp dökmek, küfretemek olmadığını akılda tutmak gerek. Öte yandan da bir hafta boyunca antreman yapmamış bir takıma yenilmenin de pek akla yatkın bir gerekçesi yok gibi görünüyor.

Ne olup bittiğinin analizini yapmadan yıkıcı eleştiriler geliştirmek doğru değil. Öte yandan doğru analizler için doğru soruları sormak lazım; hakaret etmek yerine...

Grubun güçlü ekipleri Konya Şeker'den, Elazığ'dan puan almayı başarmış bir ekibin, Kocaeli'ne kaybetmesinin nedeni nedir? Tek neden, "o gün sahada günümüzde değildik" ise, eyvallah...

Ama bu tip sorulara ve mağlubiyetlere yıllardır anlamlı cevap üretemiyoruz. Böyle oldukça, yıl sonuna kadar güvendiğimiz ekipler bizi hayalkırıklığına uğratmaya devam ediyor.

Futbolculardan, Sakarya maçında günlerinde olmalarını bekliyoruz -ki bu sorular daha da dallanıp budaklanmasın. Çünkü onlara olan güvenin ve güvensizliğin sınırı oldukça ince bir seyir gösteriyor.

Yorumlar

göktuğ dedi ki…
Bana kalırsa bu eleştiri meselesinde çok duygusal davranan bir taraftar profiline sahibiz. Tamam oyuncuları yerden yere vurmayalım , en ufak hatalarında sövmeyelim ama hak ettiği yerde gereken tepkiyi koyalım. Oyuncu para alamadı mı tepkisini koymuyor mu ? En alasıyla koyuyor , biz de o kadar profesyonel düşünen oyuncuya gerektiğinde tepkimizi vermeliyiz. Oyuncu küsermiş, darılırmış, oynamazmış açıkcası bu yaklaşımlar bana pek doğru gelmiyor. Sövünce küsen darılan arkadaş , kendimizi yırtarken neden sorumluluk duyup oynamıyor? Eğer destek ile güven ile bu iş olsaydı bugüne kadar ki destek ve güven ile süper ligde olmalıydık. Bu kadar hüsrandan sonra artık taraftarın kişiliklere saldırı olmaksızın herşeyi deme, yapma hakkı var.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem paramparça oldu. Ta

NE OLDU SİZE?

En sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim. Bu bir tribün yazısıdır. Tribünlere yazılmıştır. Demirspor tribünlerine.  Sasa Polyester Sanayi A.Ş.  Baştuğ Metalürji San. A.Ş.  Beyteks Tekstil San. Tic. A.Ş.  Elita Gıda San. Tic. A.Ş.  Abdioğulları Plastik Ambalaj San. A.Ş.  Dioki Petrokimya San. A.Ş.  Güney Çelik Hasır ve Demir Mamulleri San. Tic. A.Ş. Bu şirketler ISO kayıtlarına göre Türkiye’nin en büyük 300 firması içinde Adana’da faaliyet göstermekte olanlar.  Bu şirketlerden bir tane forma reklamı aldık mı?  Stad sponsorluğu?  Ne bileyim altyapı desteği?  Kim takımı fonluyor?  Murat Sancak ve ilişkili şirketleri, çevresi vesilesi ile kulübe kazandırdığı sponsorlar.  Adana bu, Demirspor bu. Bunu unutmamak gerekir. Ben Murat Sancak’ı bir başkan, bir ağabey olarak çok seviyorum ve çok takdir ediyorum. Kulübümüz üzerindeki emeklerini asla yok sayamam. Benim diyen Adanalıdan, benim diyen Demirsporludan daha fazla katkısı var kulübe.  Bugün dünya yıldızı futbolcu alırız almayız ama bekley

Adana Demirspor: 4 - Beşiktaş: 2

 Adana Demirspor varsa umut vardır. 3. kalecisi, yedek oyuncusu, sahası, tribünü fark etmez; Demirsporlu devam eder! Bugün 4-0'a getirdiğimiz maçtan iki farklı galip ayrıldık. İç sahadaki kayıpsız gidişat devam etti. 3. haftanın erteleme maçında, öncesinde hafta sonunun kaleci ve kırmız kart krizlerinin damga vurduğu, maç içinde ilk golü atan Belhanda'nın da fenalaşıp oyuna devam edemediği, 2008'li yedek kaleci, 2005'li yedek oyuncularla kadroyu tamamladığımız günde yine skor üretmeyi bildik; yediğimizden fazlasını attık. İşte kazanmanın yolu bu! Belhanda, Niang, Emre Akbaba ve Yusuf Erdoğan'la fileleri sarstık. Niang'ın dördüncü, Yusuf Erdoğan'ın üçüncü golleri oldu. Bu lige damga vuracağımızı biliyorduk; öyle olmaya devam ediyor.