Ana içeriğe atla

Bekir Çınar'ı Kim Öldürdü?

Bekir Çınar'ı, Adana Demirspor'un 15 yıllık yönetim mantığı öldürdü. Daha fazla harca, en çok sen harca mantığı öldürdü. En çok transferi sen yap ki en büyük Demirsporlu olasın, en çok para harcayan en iyi başkandır mantığı öldürdü. Onu harcadıkça biriken borçlar öldürdü. En çok borcu takıp giden başkanlar öldürdü. En büyük Demirsporlu geçinip, temliklerini söke söke alan mantık öldürdü.

Bekir Çınar'ı arkadan kuyu kazma mantığı öldürdü. Yüzüne gülüp, ardından işler çeviren iki yüzlüler öldürdü. Kumpas mantığı ve ayak oyunları öldürdü. Destek için kapısında bekledikleri, telefonuna cevap vermeyenler, verdiğinde yüzüne kapatanlar, verdiği sözü tutmayanlar öldürdü. Bekir Çınar'ı projelerine bile isteye taş koyan, onlar yürümesin de Demirspor bana muhtaç kalsın diyen mantık öldürdü.

Bekir Çınar'ı, başkanlıkta başarısız olsun diye kişisel işlerine taş koyan mantık öldürdü. Sadece benim adamım kazansın, diğerleri ne yaparsa yapsın diyen mantık öldürdü. Benden değilsen ne halin varsa gör diyen mantık öldürdü.

Bekir Çınar'ı Adana öldürdü. Ona ve diğer tüm değerlerine sahip çıkamayan koca Adana...

Bekir Çınar'ı kapitalizmin vahşi kar hırsı, ahlaksız bencilliği, körkütük yok etme arzusu öldürdü.

ve onların yeni hedefi biziz. Kendinden başkalarını da düşünen, diğerkam, birlikte yapalım diyen herkes...

Yorumlar

ego dedi ki…
başkan şimdi olsaydı ne yapardı ankara tayfası.gırdıyı okuyup bu kadar bekır cınar soylemını duyduktan sonra dayanamaz yorum yazardı içimizden biri gibi senin gibi benim gibi yazardı.tayfa umutsuzluga kapılma yeni baştan oynayacagız derdi bazıları asla yılmaz derdi baskanım sen olmadıktan sonra asi olmanın yumruk sıkmanın bir anlamı kalmadı ki mücadele etmenin sahipsiz adana soylemını tekrarlamanın yok bir faydası herkesın hayalıydı tuncelmıs oymus buymus gecıcı biz bekır baskanla sampıyon olacagız dıyorduk.ah baskanım ah antalyada aydın kacırdı penaltıda dua edısın gozumun onunden gıtmıyor sensız demirsporun yok anlamı baskanım yok...EGO...
Jose Marti dedi ki…
Yazdıklarının her harfinde haklısın, anlattıklarında ve anlatmak istediklerinde..
Üzülüyoruz, ağlıyoruz, kafamızı yumrukluyoruz..
Yüreği 17 yaşında koskoca bir taraftarı yitirdik..
Hani bıraksanız şeref tribününden atlayıp grubun içine gidecek, herkesin arasına karışacak, doksan dakika bağıracak bir taraftarı yitirdik..
Bu düzenin bu başkanımızı, bu abimizi, bu arkadaşımızı, bu kardeşimizi elimizden almasına katlanamıyoruz..
Üzülüyoruz,ağlıyoruz, kafamızı yumrukluyoruz, ve öfkeleniyoruz, ama..
Her harfine imza attığım öfkelerimi ertelemek istiyorum şimdilerde..
Üzülmek istiyorum, baş ağrısından uyumamak istiyorum..
Ati dedi ki…
Bu yorum yazar tarafından silindi.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem param...

Demirspor Taraftarı Ayakta

 Adana Demirspor taraftarı, kendisini küme düşürmekle tehdit eden eski Başkanlarına karşı yaptığı açıklamalarla tavrını gösterdi. Umut Düşkün'ün başlattığı açıklama silsilesi, Şimşekler Grubu 'nun diğer liderleri, Ankara Tayfası , İzmir Tayfası ve diğer oluşumların net tavırları ile güçlendi. Ortak ses, kimse Demirspor'dan üstün değildir ve Demirspor tribünüyle vardır şeklindeydi. Yıllardır alt liglerde mücadele etmiş bir camiaya bu tehdit sökmedi.