Ana içeriğe atla

Gençlerimizin Ligleri...

U18'lerimiz son maçında sahasında Kahramanmaraşspor'a 1-0 yenildiler. Ligi 5. sırada bitirmelerine karşı A takıma verdikleri oyuncularla şampiyonluk ipini göğüslemiş oldular.

U16'larımız geçtiğimiz hafta ligi 2. sırada tamamlamışlardı. Yusuf Kemal ATALAY 14 golle gol kralı olmuştu.

U15'lerimiz Şubat sonunda ligi 3. olarak tamamlamışlardı. Mehmet Çağatay DOĞUKAN ve Kadir KÖYMEN kardeşlerimiz toplamda attıkları 25 golle dikkat çektiler.

U14'lerimiz Şubat sonunda grubunu lider tamamlayarak Antalya'da düzenlenecek Türkiye finallerine katılmaya hak kazanmışlardı. Önder Sezar MANGU kardeşimizi geçtiğimiz yıllardan da tanıyorduk. Attığı 22 golle yine adını duyurdu. Maalesef maddi imkansızlıklardan dolayı sadece U14 takımımızı finallere gönderebileceğimiz bilgisini aldık. U14'lerimizin grubunda Gençlerbirliği, Trabzonspor ve Fenerbahçe var. İlk maçımızı Gençlerbirliği ile 15 Nisan'da saat 15.30'da oynuyoruz. Bol şanslar arkadaşlar.

Diğer gruptaki takımlar Büyükşehir Belediyespor, Beşiktaş, Bucaspor ve Ankaraspor. Görüleceği üzere 8 takım içinde profesyonel takımı en düşük ligde oynayan takım biziz. Bizim gençlerimiz gerçekten çok iyi. Onlara sahip çıkarsak kaybetme olasılığımız çok düşük. Yeter ki cesaretle güvenelim.

Tüm gençlerimizi tebrik ediyoruz. Dileriz maddi imkanlarımızda iyileşme yaşanır da her kulvarda boy gösteririz.

Yorumlar

curva1940 dedi ki…
şu altyapı beni bitirecek arkadaş ya!

bazen basklar gibi olacaksın diyorum kendime;ama bakıyorum iş işten geçmiş.çünkü a.bilbao takımı 1912'den beri aynı mantalitede. fakat biz kurulduğumuzda böyle bir misyon biçmemişiz kendimize; ayrıca biçseydik de abesle iştigal olurmuş.çünkü onlarınki bir yerde politik bir mücadele.
zaten hafiften suları çıktı gibi.
(lizarazu mevzusu)

ama biz napabiliriz?alacaksın bir karar:profesyonel takımda en az 4 veya 5 topçu oynatılmalıdır. olmaz mı?Veya çok ekstrem bir karar mı olur?ya da Demirspor her sene kaşar futblcu transferi yapacak kadar zengin,altyapıyı görmezden gelecek kadar rahat bir klüp müdür?

peki şuan altyapıdan gelen topçularımız kötü mü oynuyor? abilerinin yanında sırıtıyor mu? bence hayır.kesinlikle hayır...

15 yıllık fotoğraf önümüzde dururken,abidin'e mutluluğun fotoğrafı olarak altyapımızı çizdirirdim...

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem param...

Başkan Krizi

 Sahadaki kriz en tepeye de yansıdı; Murat Sancak dün akşam başkanlığı Metin Korkmaz'a devrettiğini açıkladı. Gelişmeleri görebilmek adına biraz beklemek gerekli ama şu anda birkaç neden ve ihtimal var gibi görünüyor: Birincisi, "tamam vazgeçtim" deyip geri dönmesi; daha önce yapmıştı. İkincisi, "TFF'de FETÖcüler var" yönlü açıklamaları ve hakem camiasına eleştirilerinden dolayı çeşitli hukuki ve mali sıkıştırmalara maruz kalması. O yüzden biraz geri plana çekilmek istemiş olabilir. Metin Korkmaz eliyle yönetime devam eder. Üçüncüsü, parasının bitmiş olması ve Adana Demirspor'dan tamamen uzaklaşması. Başkan'ın en büyük sorunlarından biri iletişim stratejisinin düzgün olmaması. Attığı twitler ve açıklamalar fazla öfkeli. Çoğu zaman kötü Türkçe ile karman çorman açıklamalar yapıyor. Twitter (X) infosundaki yazılar/iddialar bile kötü yazılmış. En basitinden, Adanademirspor değil, Adana Demirspor yazması gerekli. Kulübün sosyal medya hesapları iyi yöneti...