Takımımızın ligdeki mücadelesinin adını koymak meselesi insanın aklı ile kalbi arasında ikilemde kalmasına neden oluyor.
Adana Demirspor yönetimi ara transfer döneminde transfer yapmama kararı alarak bana göre akıllıca bir karar verdi. Yeni alınacak her oyuncu göründüğünden büyük ekonomik maliyetler getirecekti. Bu konuyu çokça irdelemiştik zaten, tekrar dönmeye gerek yok. Kaldı ki kalan oyunculara güveniyoruz, onların da en azından ligin ilk yarısındaki Adana Demirspor'dan aşağı puan toplamayacaklarını biliyoruz.
Akıl-kalp ikilemi işte bu noktada başlıyor. Aklımız bize kadromuzun tecrübe eksikliğinden dolayı bu sene için büyük hayaller kurmamamız gerektiğini söylüyor. Gelecek sene için elimizde hazır, tecrübeli bir takımın oluşmakta olduğunu söylüyor.
Kalbimiz ise Adana Demirspor'un şampiyonluğundan başka bir şey söylemiyor. Yıllardır çektiğimiz çilelerin son bulmasını istiyor. Dün akşam 1.lig özetlerini seyrettikten sonra bütün gecesi, uykusu harap olan Demirspor taraftarlarının kalplerinde söylenen başka bir türkü, bir şiir yok. Taraftarlığın mührünü kalp vurur çünkü!
Ne olacak peki? Bundan sonra akıla mı, kalbe mi sarılacağız? Hangisinin yolunu tutup ileriye bakacağız?
Bana göre, Adana Demirspor bu sene ikisini de birbirine bağlayabilir. İki yolu birleştirip, genişletip tüm Demirsporlu taraftarları bu geniş sokaklara dökebilir. Belki şimdiden dillendirmek yanlış olur, ama hemen herkesin yüreğinden geçip de ağız dolusu söyleyemediği, laf arasında geçiştirdiği bu değil mi?
Adana Demirspor'un şampiyonluğunu düşünüyorum. Olabileceğini biliyorum.
Sakatlar, cezalılar, eksiklere rağmen;
yazmayan, yazamayan, için için beddua edenlere rağmen;
destek olmayan, köstek olan, kuyusunu kazanlara rağmen;
Adana Demirspor'un şampiyon olabileceğini düşünüyorum! Ağız dolusu söylüyorum işte! Adana Demirspor'un şampiyonluğuna inanıyorum! Olamazsa elbette üzüleceğim, ama aklım devreye girecek, "üzül ama çok üzülme, gelecek sene daha güçlü olacağız" diyecek.
Akılla kalp bu sene birleşebilir, bu senenin mucizesi kitaplara mavi-lacivert harflerle yazılabilir...
Adana Demirspor yönetimi ara transfer döneminde transfer yapmama kararı alarak bana göre akıllıca bir karar verdi. Yeni alınacak her oyuncu göründüğünden büyük ekonomik maliyetler getirecekti. Bu konuyu çokça irdelemiştik zaten, tekrar dönmeye gerek yok. Kaldı ki kalan oyunculara güveniyoruz, onların da en azından ligin ilk yarısındaki Adana Demirspor'dan aşağı puan toplamayacaklarını biliyoruz.
Akıl-kalp ikilemi işte bu noktada başlıyor. Aklımız bize kadromuzun tecrübe eksikliğinden dolayı bu sene için büyük hayaller kurmamamız gerektiğini söylüyor. Gelecek sene için elimizde hazır, tecrübeli bir takımın oluşmakta olduğunu söylüyor.
Kalbimiz ise Adana Demirspor'un şampiyonluğundan başka bir şey söylemiyor. Yıllardır çektiğimiz çilelerin son bulmasını istiyor. Dün akşam 1.lig özetlerini seyrettikten sonra bütün gecesi, uykusu harap olan Demirspor taraftarlarının kalplerinde söylenen başka bir türkü, bir şiir yok. Taraftarlığın mührünü kalp vurur çünkü!
Ne olacak peki? Bundan sonra akıla mı, kalbe mi sarılacağız? Hangisinin yolunu tutup ileriye bakacağız?
Bana göre, Adana Demirspor bu sene ikisini de birbirine bağlayabilir. İki yolu birleştirip, genişletip tüm Demirsporlu taraftarları bu geniş sokaklara dökebilir. Belki şimdiden dillendirmek yanlış olur, ama hemen herkesin yüreğinden geçip de ağız dolusu söyleyemediği, laf arasında geçiştirdiği bu değil mi?
Adana Demirspor'un şampiyonluğunu düşünüyorum. Olabileceğini biliyorum.
Sakatlar, cezalılar, eksiklere rağmen;
yazmayan, yazamayan, için için beddua edenlere rağmen;
destek olmayan, köstek olan, kuyusunu kazanlara rağmen;
Adana Demirspor'un şampiyon olabileceğini düşünüyorum! Ağız dolusu söylüyorum işte! Adana Demirspor'un şampiyonluğuna inanıyorum! Olamazsa elbette üzüleceğim, ama aklım devreye girecek, "üzül ama çok üzülme, gelecek sene daha güçlü olacağız" diyecek.
Akılla kalp bu sene birleşebilir, bu senenin mucizesi kitaplara mavi-lacivert harflerle yazılabilir...
Yorumlar