Ana içeriğe atla

Soru ve Eleştirilere Cevaplar...

Daha önce başka internet sitelerinde bizle ilgili atıflarda bulunanları blogumuza davet etmiştik. Bir kısmı gelmiş. Şimdi cevap bekliyorlar. Vereceğiz, dedik, verelim.

-İcraati tamamlanmamış bir yönetime tam güven duyulması da hiç güven duyulmaması da yanlıştır.

-Teknik ekiple ilgili olarak henüz yönetimin resmi bir açıklaması yoktur. Olunca üstünde konuşabiliriz.

-Mevcut teknik ekibin yönetimden bağımsız olarak para bulup bulmadığı hususunda ne bu yorumu yazanların ne de aksi yönde duyumu olanların ellerinde kanıt bulunmaktadır. Kanıt yokken bu söylemler sadece takıma zarar verir.

-Yönetimin son açıklaması bence gayet mantıklı. Ortamı gerecek değil, yatıştıracak bir açıklama. Demirspor eski başkanı Mehmet GÖKOĞLU'na yanlış ithamlarda bulunmayın, yönetimimize de vurmayın, biz kavga istemiyoruz demenin neresi kötü? Haberlere daha önce düşmüş husus ise kast edilen, yönetim demiş ki; "Kimi zaman basın yanlış anlıyor, kimi zaman biz yanlış söylüyoruz. Gerçeği öğrenmek isteyen resmi sitemizi takip etsin." Bunun neresi kötü?

-Kayyum edebiyatı yapmayacağız, artık ağlamayacağız diyor yönetim. Mazlumu oynadığı da nerden çıktı? Ancak kendilerinin de dikkat etmesi gerekiyor. Kombine satamadıkları, belediyeden destek alamadıkları, yönetim için ismi anılanların eski temlikleri ve yönetsel hataları nedeniyle gelir elde edemedikleri doğru. Ancak artık bunları biliyoruz. Geçmişle yaşamayacağız demişti yönetim. Artık elimizdeki imkanlarla geleceğe bakmak durumundayız. Bu sıkıntıların gündeme getirilmeye devam etmesi, mazlumu oynamaya devam ettikleri şeklinde algılanacaktır.

-Sezonbaşı ve sonu hedeflerinde farklılık olup olmadığını maçlar belirleyecek. Ancak taahhütlerini yerine getirmeyenler saygın insanlar olunca insanın hedefi de değişebiliyor. Kaldı ki; önceki basın açıklamalarında yönetim sezon başı fazla uçtuklarını ve beklentileri yükselterek hata ettiklerini söylediler. Artık taraftar da geçmişle yaşamamalı. Geçmiş asla unutulmamalı ama bunu şimdi söylemek kime ne katar, diye bir soralım kendimize. Emin olun takıma zarar dışında bir sonucu olmaz.

-Tekrar döneceklerse neden kongre yaptılar? Orada bir hata yaptı yönetim. Hata kongre yapılması değildi bence. Hata açıklama yapılmamasıydı. "Biz gerekli maddi desteği alamıyoruz. Bu maddi imkanları olup da yönetimi devralmak isteyen olursa diye kongreye gidiyoruz. Hiç aday çıkmazsa yönetime devam edeceğiz." deselerdi, bu ithamlara maruz kalmazlardı.

-Başkan önceki kongreye kendisi hakkında çıkarılan dedikodular nedeniyle gelmedi. Bence büyük hata yaptı. Son kongreye ise özel işleri nedeni ile gelmesi imkansızdı. Belki de orada da kongre tarihi açısından planlama hatası yaptı.

-Başkanın futbolcularla ilgili spor01'de yaptığı açıklamanın da yanlış olduğunu düşünüyorum. Söylenilen doğrudur, 8 oyuncu yollanmıştır. Oransal olarak bakılırsa kalan oyuncuların kaliteli çıkması ve takımın iskeletini oluşturmaya yetmesi, Abdülkerim hocanın hediyesidir ve diğer yönetimlere göre başarılı bir tablo ortaya çıkmaktadır. Ancak başkanın burada bir ayrıma gitmemesi bence artık kavga istememesi ile açıklanabilir. Yalnız hata şurda: Böyle bir açıklama yaparsanız, ortada bir şey yokken, birileri de açıklamanızdan dolayı sizi eleştirir. Doğaldır. Herkes yönetime yükleniyor. Yönetimin daha fazla sabır göstermesi gerekir. Bu konuda Yavuz YILDIRMAZ ile aynı görüşteyim. Başkan internete yorum bırakmamalı, bizim blogumuz dahil. En azından bu dönemde. Daha fazla yıpranmamalılar.

-İhale ile ilgili yapılan itham son derece ağırdır. Böyle bir iddiası olanın bu iddiasını kanıtlayacak delillerle birlikte ismini ve iletişim adresini de vermesi gerekmektedir. Delikanlılık, dürüstlük bunu gerektirir.

-Ankara Tayfası Bekir Çınarcı değildir. Onlara usulü dairesinde en ağır eleştirileri de bizler yaptık. Hatta yapacağımızı da yüzlerine söyledik. Bunu söylediğimizde basının bilinen kalemleri de bizlerleydi. Ayrıca eleştireceğimizi telefon konuşmaları ile de söyledik. Ancak bu demek değildir ki; vuralım yönetime, sallayalım devirelim. Mücadelesini destekliyoruz, doğrularını destekliyoruz, yanlışlar yapmamasını umut ediyoruz. Bizim derdimiz kurumsal yönetim anlayışıdır. Bu anlayış doğrultusunda atılan her adımın yanında, her yanlışın karşısındayız. Örneğin biz basın düşmanı da değiliz. Yaptıkları her doğrunun yanındayız, her yanlışa sert tepki veririz. Duruşumuz açık ve nettir.

Yorumlar

uniadanademirhatay... dedi ki…
Ancak geçen gün bu sitede Başkan’ın bir taraftar kardeşimizin ısrarlı sorularına verdiği cevapları okudum Sayın Başkanımız daha öncede bizzat başında bulunduğum sporadana’da da bu tarz yorumlarda bulunmuştu ve takip ettiğim kadarıyla diğer sitelerde de yorumlarda bulunuyor. Sayın Başkanım eğer öncelikle gerçekten olgunluk döneminizi yaşadığınıza inanıyorsanız bu yorumlara biraz ara vermelisiniz...OLGUNLUK BUNLAMI ÖLÇÜLÜR YAVUZ BEY...HAKKINI ARAMAK NE ZAMAN OLGUN DAVRANMAMAK OLDU...
YAVUZ YILDIRMAZ BİLİYORUM Kİ BU YORUMLARI OKUYORSUN BİR SORUM OLACAK NEDEN TARSUS MAÇINDAN SONRA KALEMİNİZ KIPIRDATMADINIZ SAYIN YILDIRMAZ GAZETEÇİ TARAFSIZDIR DEMİŞSİN AMA SENDE BUNU GÖREMİYORUM ADANADA AYTAÇ DURAĞA KİM KÜFÜR ETSE HEP ADS TARAFTARINI ÜSTÜNE ATLIYOR UNUTULMAMLIDIR Kİ AYTAÇ BEY BU ŞEHRİN 3 TE 2 SİNİN OYUNU ALAMADI...NEDEN FOX TAKİ OLAYDAN BERİ ÇUKUROVA TV DE İNTERNET ADRESİNDE DEMİRSPOR HABERLERİ YAYIMLANMIYOR...İLK ÖNCE BUNLARIN CEVABINI VERİN SONRA BİZ OLGUN OLDUĞUNUZA KARAR VERELİM PARDON!!!SİZE GÖRE CEVAP VERMEK OLGUNSUZLUKTU...SAYGILARIMLA YAŞADIKÇA YAŞATAÇAĞIZ...
Onur BİÇER dedi ki…
Sevdiğim bir üstadımın sözü vardır. Yanlış kişiler de doğru şeyler söyleyebilirler, doğru kişiler de yanlış şeyler söyleyebilirler. Başkanın özellikle bu dönemde herhangi bir internet platformuna yorum bırakması ve kendini savunması yanlıştır. Bu savunma olmaz, kendini yıpratma olur. Bakın bir tane köşe yazarına spor01'de yorum bırakabiliyor musunuz? Neden, çünkü kendilerinin yıpranmasına izin vermiyorlar, başkan neden buna izin versin? Yeri ve zamanı gelince cevap da verilir.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem paramparça oldu. Ta

NE OLDU SİZE?

En sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim. Bu bir tribün yazısıdır. Tribünlere yazılmıştır. Demirspor tribünlerine.  Sasa Polyester Sanayi A.Ş.  Baştuğ Metalürji San. A.Ş.  Beyteks Tekstil San. Tic. A.Ş.  Elita Gıda San. Tic. A.Ş.  Abdioğulları Plastik Ambalaj San. A.Ş.  Dioki Petrokimya San. A.Ş.  Güney Çelik Hasır ve Demir Mamulleri San. Tic. A.Ş. Bu şirketler ISO kayıtlarına göre Türkiye’nin en büyük 300 firması içinde Adana’da faaliyet göstermekte olanlar.  Bu şirketlerden bir tane forma reklamı aldık mı?  Stad sponsorluğu?  Ne bileyim altyapı desteği?  Kim takımı fonluyor?  Murat Sancak ve ilişkili şirketleri, çevresi vesilesi ile kulübe kazandırdığı sponsorlar.  Adana bu, Demirspor bu. Bunu unutmamak gerekir. Ben Murat Sancak’ı bir başkan, bir ağabey olarak çok seviyorum ve çok takdir ediyorum. Kulübümüz üzerindeki emeklerini asla yok sayamam. Benim diyen Adanalıdan, benim diyen Demirsporludan daha fazla katkısı var kulübe.  Bugün dünya yıldızı futbolcu alırız almayız ama bekley

Adana Demirspor: 4 - Beşiktaş: 2

 Adana Demirspor varsa umut vardır. 3. kalecisi, yedek oyuncusu, sahası, tribünü fark etmez; Demirsporlu devam eder! Bugün 4-0'a getirdiğimiz maçtan iki farklı galip ayrıldık. İç sahadaki kayıpsız gidişat devam etti. 3. haftanın erteleme maçında, öncesinde hafta sonunun kaleci ve kırmız kart krizlerinin damga vurduğu, maç içinde ilk golü atan Belhanda'nın da fenalaşıp oyuna devam edemediği, 2008'li yedek kaleci, 2005'li yedek oyuncularla kadroyu tamamladığımız günde yine skor üretmeyi bildik; yediğimizden fazlasını attık. İşte kazanmanın yolu bu! Belhanda, Niang, Emre Akbaba ve Yusuf Erdoğan'la fileleri sarstık. Niang'ın dördüncü, Yusuf Erdoğan'ın üçüncü golleri oldu. Bu lige damga vuracağımızı biliyorduk; öyle olmaya devam ediyor.