Ana içeriğe atla

Grêmio Foot-Ball Porto Alegrense



Grêmio Foot-Ball Porto Alegrense, kısa adı Gremio :)
Brezilya'nın Porto Alegre şehrinin takımı.


Porto Allegre Brezilya'nın 26 eyaletinden biri olan Rio Grande do Sul'un başkenti. Şehir 1742 yılında Portekizli sömürgeciler tarafından kurulmuş. Portekiz sömürgesi olmasına rağmen Gremio futbol takımı 15 Aralık 1903 tarihinde İngiliz ve Alman göçmenler tarafından kurulmuş.

MAVİ, LACİVERT ve SİYAH renklerini kullanıyor.Genelde çucuklu forma, siyah şort ve beyaz tozluk.


1 İnterkontinental kupası, 2 Amerika Libertadores kupası, 2 lig şampiyonluğu ve 4 lig kupası kaldırmış. Ancak 18 Temmuz 1909'da Internacional karşısında alınan 10-0'lık galibiyet taraftarlarca en büyük gurur olarak hatırlanıyor.Öyle bir maç olmuş ki kaleci Kallfelz maç sırasında taraftarlarla konuşmaya gitmiş tribünlere.

1981 ve 1996'da şampiyon olmuş, 1992 ve 2005 yıllarında ikinci ligde mücadele etmiş.


Maçlarını 2007 yılında yapılan Gremio Arena Stadium'da oynuyorlar.



Arada koşu parkuru var.Tribünler biraz uzak kalıyor sahaya, aynı bizdeki gibi.


Luiz Felipe Scolari ve Mano Menezes gib iünlü isimler de çalıştırmış Gremio'yu.

Brezilya'da yaklaşık 8 milyon kadar taraftarları var.Sayı olarak en fazla taraftarı olan 6. takım.Geral do Grêmio, Máfia Tricolor, Garra Tricolor, Super Raça Gremista and Torcida Jovem do Grêmio isimli taraftar grupları var.Yayın yapan tv'leri var.




''Earth is blue '' sloganları var. ''Dünya, mavidir!'' diyebiliriz, bizim ''Adana, Demirsporludur! '' sloganımız gibi.



Brezilyalı dostumuz Edson Kruger, brezilya bayrağı ve atkımız ile birlikte :)
Kendisinden atkımız ile Maracana stadı'ndan fotografları bekliyoruz.


Mavi LAcivertlileri severim, Demirspor'dan ötürü :)

Yorumlar

mustava dedi ki…
eline sağlık togepy. artık brezilyada da bir kapımız var desene :) gremioya selam, mavilacivertlilere devam :D
Baris dedi ki…
İnadına Corintihians :)
Serkan Akkoyun dedi ki…
dünyaya nam salmış gol sevinçleri vardır.hani şu defalarca videosunu izlediğiniz gol sonrası akın akın tellere doğru akan insanlar bunlardır :)
ayrıca ronaldinho'nun yetiştiği klüptür.
Sinyor dedi ki…
Güzel bir yazı olmuş. Ellerinize sağlık.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Adana Demirspor: 3 - Sivasspor: 0

Geçen sezonun tersine bu yıl süper bir başlangıç yaptık; üçer gollü, iki de iki. Geçen sezon Giresun'a karşı deplasmanda, Sivas'a da içeride can sıkıntısı yenilgiler almıştık. Onları da düşününce ayrı bir güzellik oldu... Böylece ilk kez Süper Lig'e iki galibiyetle başlamış olduk. Pazartesi maçlarıyla kesinleşecek olsa da yine ilk kez Süper Lig'te birinci sırayı gördük.  Takım cumartesi akşamı makine gibi çalıştı. Oyunu sürklase etti. Genelde sezon başı klişelerinden olan "henüz takım oturmadı/hazır değiliz" mazereti bu sene bize uğramamış oldu. Aynı teknik adam ve tamamen değişmemiş kadronun bunda payı büyük. Vargas'ın yokluğunda 11'e yerleşen Belhanda şansını iyi kullanıyor. Onyekuru-Akintola ile desteklenmiş hücum hattı iyi işliyor. Genelde maçlarda gol yeriz ama bu kez rakibe kaleyi kapattık, o açıdan da iyi bir performans oldu.  Geçen sezondaki çıtayı yukarı taşımak için mücadeleye devam!

Sezon Değerlendirmesi-II

 Oyuncular üzerinden bu sezona bakacak olursak, öncelikle yaz transferlerinde ses getiren Balotelli ve Belhanda ikilisinden başlamak gerekli sanırım.  Balotelli bütün tacizlere, önyargılara ve maç içinde hakemlerin veya rakip oyuncuların kışkırtmalarına rağmen verimli bir sezon geçirdi. Son haftadaki patlamasıyla beraber hem takımı hem ligin en golcü oyuncularından oldu. 18 lig ve 1 kupa golüyle iyi bir performans sergiledi. Golleri dışında da atakları yönlendirmesi, şut tehdidi ve rakip savunmayı yıpratmasıyla iyi bir forvetin yapması gerekenleri büyük oranda yaptı. Ama Malatya maçında olduğu gibi çok pozisyon kaçırdığı maçlarda da canımızı sıktı.  Belhanda ile ilgili duygularımı önceki yazılarda belirtmiştim. En son GS maçındaki yaptıklarıyla iyice gözümüzden düştü. Transfer olduğunda 10 gole ulaşsa yeter diye düşünüyordum; çok uzak kaldı o beklentiden. Onun dışında maç içindeki pas tercihleri, istikrarsızlığı ile bu sezonun en büyük hayal kırıklığı oldu diyebilirim. Benzer şekilde A

Fenerbahçe: 4 - Adana Demirspor: 2

 Yine hakemin hatalı kararlarının damga vurduğu maçta sezonun ilk yenilgisini aldık. Aleyhimize verilen yanlış penaltı, lehimize önce verilip sonra yanlış ofsayt kararı ile verilmeyen penaltı, rakip oyuncuya gösterilmeyen kartlarla birlikte iyi oynadığımız maçtan puan alamadık. Deplasman takımı gibi oynayarak hızlı hücumlarla ilk yarıda farkı ikiye çıkaran rakibe karşı ev sahibi gibi oynadık; iyi top yaptık, ilk dakikalardaki baskıyı iyi kırdık. İlk yarıda bir gol bulabilsek skor farklı olabilirdi. Yine de 3-0'dan sonra oyundan kopmayıp skoru 3-2'ye getirmek başarıydı. Tek kaleye döndürdüğümüz maç son dakikalardaki kırmızı kart ve 4. golle tamamlandı. Fenerbahçe'nin bu sene iyi yaptığı kolay skor bulma işini, zaten aksayan defansımızla durdurmamız kolay olmadı. Ligin en iyi top oynayan takımını izlemek için tribüne koşan Fenerbahçeliler, müthiş bir deplasman tribünü görerek evlerine döndüler; hafta içi maçta taraftarımız gece 1'e kadar tribünde bekletildi. Hafta içi bir