Ana içeriğe atla

Gençler Ligi Devam Ediyor...

Biz A takımımızla ilgili haberleri ala ala sinir krizleri, duygusal patlamalar yaşarken gerçek umutlarımız, genç kardeşlerimiz yollarına devam ediyordu. Bu süreçte onları ihmal ettik, özür dileriz. Birilerinin bu gençleri artık ihmal etmemesi gerekiyor. İşte bu ihmal döneminde gençlerimiz her kategoride 2 maç yaptı.

U14 takımımız bu maçlardan bir beraberlik ve bir galibiyetle ayrıldı. Maç fazlası ile lider durumdayız. Keşke Tarsus'u yenebilseydik de alınca bırakmayacağımız liderliğimizi öne alsaydık. Sağlık olsun, U14'lerde şampiyon olacağımıza inancımız tam... U15 takımımız ise geçtiğimiz iki haftayı iki galibiyetle kapattı ve liderliğe bir adım daha yaklaştı. Bu grupta da zafere ulaşacağımıza inanıyoruz.
U16 takımımız performansı en düşük takımımız olarak görünüyordu ancak onlar da toparlanıyorlar, ellerinden gelenin en iyisini yaptıklarına ve yapacaklarına eminiz. U16 takımımız da iki galibiyet aldı bu dönemde. Üstelik geçtiğimiz hafta lideri devirerek zirveye bir adım daha yaklaştı.
Bu iki maçlık periyotta bizi en fazla U18'lerimiz üzdü. İki maçlarını da mağlubiyetle kapatan gençlerimiz maalesef bu sonuçla liderin 12, ikincinin ise 6 puan gerisine düştüler. İsterse sonuncu olsunlar ama hangi formayı giydiklerini bilerek mücadele etsinler sahada, bu bize yetecektir. U18 takımımızın da bir an önce toparlanacağına inanıyorum. Sonuçta daha 10 maçımız var ve bu 10 maç çok şeye gebe.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem paramparça oldu. Ta

Başkan Krizi

 Sahadaki kriz en tepeye de yansıdı; Murat Sancak dün akşam başkanlığı Metin Korkmaz'a devrettiğini açıkladı. Gelişmeleri görebilmek adına biraz beklemek gerekli ama şu anda birkaç neden ve ihtimal var gibi görünüyor: Birincisi, "tamam vazgeçtim" deyip geri dönmesi; daha önce yapmıştı. İkincisi, "TFF'de FETÖcüler var" yönlü açıklamaları ve hakem camiasına eleştirilerinden dolayı çeşitli hukuki ve mali sıkıştırmalara maruz kalması. O yüzden biraz geri plana çekilmek istemiş olabilir. Metin Korkmaz eliyle yönetime devam eder. Üçüncüsü, parasının bitmiş olması ve Adana Demirspor'dan tamamen uzaklaşması. Başkan'ın en büyük sorunlarından biri iletişim stratejisinin düzgün olmaması. Attığı twitler ve açıklamalar fazla öfkeli. Çoğu zaman kötü Türkçe ile karman çorman açıklamalar yapıyor. Twitter (X) infosundaki yazılar/iddialar bile kötü yazılmış. En basitinden, Adanademirspor değil, Adana Demirspor yazması gerekli. Kulübün sosyal medya hesapları iyi yöneti

Demirspor Taraftarı Ayakta

 Adana Demirspor taraftarı, kendisini küme düşürmekle tehdit eden eski Başkanlarına karşı yaptığı açıklamalarla tavrını gösterdi. Umut Düşkün'ün başlattığı açıklama silsilesi, Şimşekler Grubu 'nun diğer liderleri, Ankara Tayfası , İzmir Tayfası ve diğer oluşumların net tavırları ile güçlendi. Ortak ses, kimse Demirspor'dan üstün değildir ve Demirspor tribünüyle vardır şeklindeydi. Yıllardır alt liglerde mücadele etmiş bir camiaya bu tehdit sökmedi.