Ana içeriğe atla

Futbolcular Hakkında...

Alper ve Cem'e teklif yağıyormuş. İrfan İŞİSAĞ böyle bir haber yapmış. Bu haberden çok mutlu oldum. Umarım bir an önce giderler.

Sezon başında transfer ücretlerinde pürüz çıkartan onlar. En kritik maçlarımızda oynamayan onlar. Yeteneklerinin zerresini takıma yansıtmayan onlar. Bizi eksik bırakan onlar.

Bunlar yüzünden gençlerimizi oynatmadık. Bunlar kendi kapasitelerinde top oynasalardı, şu anda yükselme grubunda idik. Her hafta İddaa programında kesin olarak yer alacaktık ve rakamlar kesin olmamakla birlikte, aylık 100 bin TL yerine 200-250 bin TL gelirimiz olacaktı. Bunlar bizi eksik bırakmasa kente ve iş adamlarına baskı yapabilecektik. Bakın takım oynuyor ama sıkıntılı diyecektik. Bunlar top oynasa taraftar gerilmeyecek Maraton ve Şimşekler Grubu, Kapalı Tribün hep beraber keyifle maç izleyecektik.

Şimdi bunlara teklif mi gelmiş? Harika haber, alacaklarından feragate karşılık bonservislerini alsınlar. İsteyene Kaya ve Burak da hediyemizdir.

Madalyonun diğer yüzü. Tayfun. Taner Demirbaş'ı kaybettiğimizden bu yana onun gibi forvet bulamadık. Hakkını en ateşli olarak arayan futbolcu olmakta sonuna kadar haklı. Adama sen neden işini yapmıyorsun, diyemeyeceğimize göre, adam hakkını istiyor. Adam alın terini istiyor, vermek gerekir.

Keza Süleyman. Saha dışında seversiniz, sevmezsiniz. Bugün gitmek istemişse, burada huzur bulamadığı içindir. Bu adam huzur bulamamasına rağmen görevini yapmıştır. Alper'in gol için işe yaramadığı dönemlerde adam ileri de çıkmıştır. Huzurunu kaçıran yönetimin Süleyman'a huzurunu tekrar kazandırması gerekmektedir. Çünkü Süleyman sahada formasını ıslatmıştır. Sorumluluğunu yerine getirmiştir. Ne olursa olsun kaybedilmemelidir.

Ayrıca hala transfer yapılmalı diyenler var. Daha önce de söyledim, yine söylüyorum. Bu borç batağı altında asla ve asla transfer yapılmamalıdır. Eksik futbolcularla kaçırdığımız yükselme grubunu genç takviyelerle kazanılacak başarı sonrasında unutturabiliriz. Federasyona verilecek 400 bin TL takıma verilirse huzur gelir, verilmezse bir ay sonra aynı huzursuzluklar başlar. Unutulmasın ki; şu anda herhangi birinin cebinde fazladan 400 bin TL olsa yönetim kurulmuştu. Artık huzuru kaçıracak harcamalara yer olmamalı.

Yorumlar

yergökmavi dedi ki…
Tarsus maçında sahaya girsinler diye 3-5 kişinin ceplerine para verenler,Adıyaman maçı öncesi rakip topçulara prim veren sözde Adanademirsporlular,şimdide 3-5 kişiye 3 kuruş vererek,federasyona olan borçların ödenmesi için tam da 400 bin TL verilecekken Aytaç Durağın aleyhinde küfrettirenler,Paralarının çoğunu aldıktan sonra klübün geleceğini hiçbir zaman düşünmemiş sadece kendi çıkarlarını düşünmüş,son kongrede listesi hazır olan Bekir Çınar'a,son anda belden aşağı vurarak aday olmasını engelleyenler,kongrelerde yönetimi seçtirmeyerek son anda kurtarıcı gibi ortaya çıkmaya çalışanlar,zavallılar,binlerce Demirsporlunun sevdasıyla,umutlarıyla oynayan gözünü para bürümüş,toplum içinde bir noktaya gelememiş,kişiliksiz,onursuz yaratıklar,birgün aynada gerçek yüzünüzü birşeyleri sizde göreceksiniz desemde,bunu görebilmek için ruh olması lazım ve bunuda zaten göremezsiniz..
Birgün ADANADEMİRSPOR sizlere rağmen şampiyon olacak....
Adsız dedi ki…
Aytaç demeyin kardeşim hala !!!

Ziya
Adsız dedi ki…
Cem ve Alper kalsa ne olacak gitse ne olacak? Kalsalar yine aynı tablo olacak , gitseler en azından kurtulacağız. Gitsinler kardeşim bu adamlar belki cem kulüp bulur ama alper bundan sonra 3 ligte sürünür gider. sezon boyunca insan bir maçta adam gibi oynardı , bahaneniz hazır para , vay bu para başınızı bağrınızı yesin ya...
Ali Rıza

Bu blogdaki popüler yayınlar

Adana Demirspor: 3 - Sivasspor: 0

Geçen sezonun tersine bu yıl süper bir başlangıç yaptık; üçer gollü, iki de iki. Geçen sezon Giresun'a karşı deplasmanda, Sivas'a da içeride can sıkıntısı yenilgiler almıştık. Onları da düşününce ayrı bir güzellik oldu... Böylece ilk kez Süper Lig'e iki galibiyetle başlamış olduk. Pazartesi maçlarıyla kesinleşecek olsa da yine ilk kez Süper Lig'te birinci sırayı gördük.  Takım cumartesi akşamı makine gibi çalıştı. Oyunu sürklase etti. Genelde sezon başı klişelerinden olan "henüz takım oturmadı/hazır değiliz" mazereti bu sene bize uğramamış oldu. Aynı teknik adam ve tamamen değişmemiş kadronun bunda payı büyük. Vargas'ın yokluğunda 11'e yerleşen Belhanda şansını iyi kullanıyor. Onyekuru-Akintola ile desteklenmiş hücum hattı iyi işliyor. Genelde maçlarda gol yeriz ama bu kez rakibe kaleyi kapattık, o açıdan da iyi bir performans oldu.  Geçen sezondaki çıtayı yukarı taşımak için mücadeleye devam!

Sezon Değerlendirmesi-II

 Oyuncular üzerinden bu sezona bakacak olursak, öncelikle yaz transferlerinde ses getiren Balotelli ve Belhanda ikilisinden başlamak gerekli sanırım.  Balotelli bütün tacizlere, önyargılara ve maç içinde hakemlerin veya rakip oyuncuların kışkırtmalarına rağmen verimli bir sezon geçirdi. Son haftadaki patlamasıyla beraber hem takımı hem ligin en golcü oyuncularından oldu. 18 lig ve 1 kupa golüyle iyi bir performans sergiledi. Golleri dışında da atakları yönlendirmesi, şut tehdidi ve rakip savunmayı yıpratmasıyla iyi bir forvetin yapması gerekenleri büyük oranda yaptı. Ama Malatya maçında olduğu gibi çok pozisyon kaçırdığı maçlarda da canımızı sıktı.  Belhanda ile ilgili duygularımı önceki yazılarda belirtmiştim. En son GS maçındaki yaptıklarıyla iyice gözümüzden düştü. Transfer olduğunda 10 gole ulaşsa yeter diye düşünüyordum; çok uzak kaldı o beklentiden. Onun dışında maç içindeki pas tercihleri, istikrarsızlığı ile bu sezonun en büyük hayal kırıklığı oldu diyebilirim. Benzer şekilde A

Fenerbahçe: 4 - Adana Demirspor: 2

 Yine hakemin hatalı kararlarının damga vurduğu maçta sezonun ilk yenilgisini aldık. Aleyhimize verilen yanlış penaltı, lehimize önce verilip sonra yanlış ofsayt kararı ile verilmeyen penaltı, rakip oyuncuya gösterilmeyen kartlarla birlikte iyi oynadığımız maçtan puan alamadık. Deplasman takımı gibi oynayarak hızlı hücumlarla ilk yarıda farkı ikiye çıkaran rakibe karşı ev sahibi gibi oynadık; iyi top yaptık, ilk dakikalardaki baskıyı iyi kırdık. İlk yarıda bir gol bulabilsek skor farklı olabilirdi. Yine de 3-0'dan sonra oyundan kopmayıp skoru 3-2'ye getirmek başarıydı. Tek kaleye döndürdüğümüz maç son dakikalardaki kırmızı kart ve 4. golle tamamlandı. Fenerbahçe'nin bu sene iyi yaptığı kolay skor bulma işini, zaten aksayan defansımızla durdurmamız kolay olmadı. Ligin en iyi top oynayan takımını izlemek için tribüne koşan Fenerbahçeliler, müthiş bir deplasman tribünü görerek evlerine döndüler; hafta içi maçta taraftarımız gece 1'e kadar tribünde bekletildi. Hafta içi bir