Ana içeriğe atla

2016 Avrupa Futbol Şampiyonası Aday Şehirler

''Toplantıda, şampiyonaya ev sahipliği yapması planlanan kent ve statlar da açıklandı.

EURO 2016 için İstanbul’da Atatürk Olimpiyat Stadı ve yapımı devam eden Seyrantepe’deki Türk Telekom Arena, Kayseri’de Kadir Has Stadı’nın yanı sıra İzmir, Konya, Antalya, Bursa, Eskişehir ve Ankara’da yapılacak yeni statların şampiyonaya hazır hale getirileceği bildirildi. Tüm bu şehirlerin altyapı yatırımlarının tamamlanacağı, özellikle ulaşım ve konaklama konularında büyük yatırımlar gerçekleştirileceği vurgulandı.

Bu arada, Atatürk Olimpiyat Stadı’nın, üstü ve yanları kapatılarak, çevresel düzenlemesiyle birlikte şampiyonaya yeni haliyle hazır hale getirileceği kaydedildi.

Öte yandan, bu 8 kentin dışında Adana, Şanlıurfa ve Trabzon’un da yedek şehirler olduğu ifade edildi.''

Gene kaybedenler içinde ilk sırada yer aldık.
Adana'nın Konya'dan ne eksiği var acaba?
Adana şehri prestij kaybetmeye devam ediyor.

Yorumlar

Serkan Akkoyun dedi ki…
bu konuda mehmet demirkol'un çok güzel yazısı ve yorumları var.aday stadlar arasında sadece olimpiyat stadı ve izmir atatürk stadı mevcut sanırsam diğer şehirlere sıfırdan stadlar yapılacak.bu durumda acaba adana gibi trabzon gibi hem futbolla içli dışlı oluşlarıyla hemde görsel güzellikleriyle aday olmaları gereken şehirler varken konya gibi kayseri gibi futbol kültürü belirli kitlelerce sınırlı şehirlerin seçilmesi bana gayet mantıksz ve siyasi bir iradenin sonucuymuş gibi geliyor.Düşünüyorum acaba bir İsveç maçı oynansa konyada oraya gelen İsveç taraftarı ne yapabilir maçtan önce nerde oturur nerde gezer vs vs.
Adsız dedi ki…
konya ve kayseriye niye verilir adana ve doğudan bir il dururken 4 bmlgeden hiç il yok turnuva yapılırsa batı türkiyeye hayırlı olsun...
Alpaslan KUŞVURAN dedi ki…
Trabzon camiası bu konuda ciddi bir kamuoyu bilinci yaratmış durumda. Adanadan önemli bir ses çıktığını duymadım. Trabzon bu işin peşini bırakmayıp kendilerini ekletebilirler.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sezon Değerlendirmesi-II

 Oyuncular üzerinden bu sezona bakacak olursak, öncelikle yaz transferlerinde ses getiren Balotelli ve Belhanda ikilisinden başlamak gerekli sanırım.  Balotelli bütün tacizlere, önyargılara ve maç içinde hakemlerin veya rakip oyuncuların kışkırtmalarına rağmen verimli bir sezon geçirdi. Son haftadaki patlamasıyla beraber hem takımı hem ligin en golcü oyuncularından oldu. 18 lig ve 1 kupa golüyle iyi bir performans sergiledi. Golleri dışında da atakları yönlendirmesi, şut tehdidi ve rakip savunmayı yıpratmasıyla iyi bir forvetin yapması gerekenleri büyük oranda yaptı. Ama Malatya maçında olduğu gibi çok pozisyon kaçırdığı maçlarda da canımızı sıktı.  Belhanda ile ilgili duygularımı önceki yazılarda belirtmiştim. En son GS maçındaki yaptıklarıyla iyice gözümüzden düştü. Transfer olduğunda 10 gole ulaşsa yeter diye düşünüyordum; çok uzak kaldı o beklentiden. Onun dışında maç içindeki pas tercihleri, istikrarsızlığı ile bu sezonun en büyük hayal kırıklığı oldu diyebilirim. Benzer şekilde A

Adana Demirspor: 3 - Sivasspor: 0

Geçen sezonun tersine bu yıl süper bir başlangıç yaptık; üçer gollü, iki de iki. Geçen sezon Giresun'a karşı deplasmanda, Sivas'a da içeride can sıkıntısı yenilgiler almıştık. Onları da düşününce ayrı bir güzellik oldu... Böylece ilk kez Süper Lig'e iki galibiyetle başlamış olduk. Pazartesi maçlarıyla kesinleşecek olsa da yine ilk kez Süper Lig'te birinci sırayı gördük.  Takım cumartesi akşamı makine gibi çalıştı. Oyunu sürklase etti. Genelde sezon başı klişelerinden olan "henüz takım oturmadı/hazır değiliz" mazereti bu sene bize uğramamış oldu. Aynı teknik adam ve tamamen değişmemiş kadronun bunda payı büyük. Vargas'ın yokluğunda 11'e yerleşen Belhanda şansını iyi kullanıyor. Onyekuru-Akintola ile desteklenmiş hücum hattı iyi işliyor. Genelde maçlarda gol yeriz ama bu kez rakibe kaleyi kapattık, o açıdan da iyi bir performans oldu.  Geçen sezondaki çıtayı yukarı taşımak için mücadeleye devam!

Fenerbahçe: 4 - Adana Demirspor: 2

 Yine hakemin hatalı kararlarının damga vurduğu maçta sezonun ilk yenilgisini aldık. Aleyhimize verilen yanlış penaltı, lehimize önce verilip sonra yanlış ofsayt kararı ile verilmeyen penaltı, rakip oyuncuya gösterilmeyen kartlarla birlikte iyi oynadığımız maçtan puan alamadık. Deplasman takımı gibi oynayarak hızlı hücumlarla ilk yarıda farkı ikiye çıkaran rakibe karşı ev sahibi gibi oynadık; iyi top yaptık, ilk dakikalardaki baskıyı iyi kırdık. İlk yarıda bir gol bulabilsek skor farklı olabilirdi. Yine de 3-0'dan sonra oyundan kopmayıp skoru 3-2'ye getirmek başarıydı. Tek kaleye döndürdüğümüz maç son dakikalardaki kırmızı kart ve 4. golle tamamlandı. Fenerbahçe'nin bu sene iyi yaptığı kolay skor bulma işini, zaten aksayan defansımızla durdurmamız kolay olmadı. Ligin en iyi top oynayan takımını izlemek için tribüne koşan Fenerbahçeliler, müthiş bir deplasman tribünü görerek evlerine döndüler; hafta içi maçta taraftarımız gece 1'e kadar tribünde bekletildi. Hafta içi bir