Ana içeriğe atla

Belediye Vanspor - Adana Demirspor Maç Değerlendirmesi


Tek puan alsak bile yetineceğimiz maçtan üç puan alarak dönüyoruz. Takımın sistemi oturmuş durumda oynadığımız son dört maçtır rakibe fazla pozisyon şansı vermedik. Özellikle son iki maçımızda rakibin pozisyonu yok. Attığız gol sayısı on üç yediğimiz ise iki.

Takımın bu kadar dirençli olmasının nedeni orta sahanın defansif bölgesinde oynayan elemanlarımızın çok iyi mücadele etmeleri.Gerek İlhan gerek Ceyhun her pozisyonda rakibe baskı yaparak , kanatlara yardım ederek takım savunmasını dirençli tutuyorlar. Onların bu diriliği Cem' in oyununuda rahatlatıyor. İleride Tayfun bugün kaçırdığı gol ile beni yalancı çıkarsa da bitiriciliğini konuşturuyor. Hem son vuruşları hem takıma preste yardım etmesi takımın galibiyetlerinde etkili oluyor.

Zorlu dediğimiz periyottan kazançlı olarak çıkmış bulunuyoruz. Artık ipler bizim elimizde içerde dört tane maçımız var bu maçları üç puan ile kapatırsak yükselmeye kalırız. Rakiplerimiz olan Urfa ile İdç 'nin birbirleri ile oynayacağını ve bay geçeceklerini hesaba katarsak içerideki maçlar bile bize yetecektir. Bundan sonra takımın yapması gereken aynı ciddiyet ile işi şansa ve son maça bırakmadan bu işin sonunu getirmektir. Aynı mücadeleyi gösterdikleri sürece temennilerimiz gerçeğe dönüşecektir.

Yorumlar

Adsız dedi ki…
9 maçta 11 puan,4 maçta 10 puan.olayı sadece futbolcuların istemesiyle açıklamak mümkün değil.durmuş hoca'nın müthiş pozitif katkısı oldu.ayrıca bana kalırsa futbolcular şu kriz ortamında sorunlardan kaçmadılar,gereğini yaptılar.daha peşinatlarını bile alamadılar sanırım,ancak geçtiğimiz yıllara göre karakter seviyelerinin daha üst düzeyde olduğunu gösterdiler.böyle giderlerse maddi olarakta önleri açılacaktır,aynen devam...
darkblueinferno dedi ki…
İçimizde hep bir umut var,aslında şansımız da yüksek.Bu sene olacak mı ne...
kutay dedi ki…
Bu maçın kesinlikle bir şeylerin deiştiğine kanıt olduğunu düşünüyorum. Kendi evimizdeki maçta reh,n bıraktığımız 2 puanı, deplasmanda 1 puan hedeflediğimiz maçta geri aldık. Umarım bundan sonrasında daha bir özgüvenli, pozitif ve hepsinden önemlisi "şahsiyetli" bir futbol sergileriz.
Adsız dedi ki…
Güzel günler göreceğiz, güneşli günler.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Sahadan Çekildik

 Ligden düşerken bile şeklimiz belli, çünkü Alemin Delikanlısı Adana Demir... Galatasaray maçındaki kör göze parmak penaltı kararı rezaletine karşı, yönetim takımı sahadan çekti. Son 2 sezondur rezalet yönetimimiz, aleyhimize hakem hatalarını kolaylaştırıyordu. İki yanlış bir doğru etti. Türk futbolunun her yerden dökülen imajına, yıkılan bir Demirspor karşı çıkabilirdi sadece. O da oldu, biz yaptık! Bundan sonra İstanbul takımlarınızla size iyi eğlenceler...

Sezon Değerlendirmesi

 Bu sezon için saha içini konuşmak anlamsızdı ama yine de söylemek gerekir ki sahadaki mücadele o kadar da kötü değildi. Geçen sezon 2. ve 3. lig takımlarında kiralık oynayan oyuncularımızla idare ettik. Son haftalarda sahaya çıkacak kadroyu zor tutturduk. Sezon başıyla sonu arasında kadroda büyük değişimler oldu. Bütün bunların sorumlusu, paraları ödemeyen Murat Sancak ve yönetimiydi. Bir yerde patlama yapar diye umut bağlamadığımız genç oyuncular maçların belli anlarına kadar direnci ayakta tuttular. Ancak son bölümlerde oyundan düştük; kadro derinliği olmadığı için de en ufak kişisel hata, sakatlık ya da kart cezaları sonuca direkt etki etti. 2-0'dan öndeyken kaybettiğimiz maçlar oldu. Tabii rakiplerin bizim maçı çeviremeyeceğimizin farkında olmaları, her halükarda kazanırız düşünceleri kendi adlarına tempoyu yükseltmelerini engellemiş olabilir. Yine de şans faktörü yanımızda olsa puan alacağımız bir kaç maç daha vardı diye düşünüyorum. Sezon başında yazdığım gibi, şerefli mağlu...