Ana içeriğe atla

Taraftar Neden İlgisiz? -1-

Okuyucularımızdan gelen görüşleri aktarmaya başlıyoruz. Katılımın fazlalığı önlemler alınmasını kolaylaştıracaktır. Görüşlerinizi yorum bırakmak veya demirgibiyiz@gmail.com adresine mail atmak sureti ile sütunlarımıza taşıyabilirsiniz.

Gökhan Tutaysalgır isimli okuyucumuz, ilgisizliğin nedenini taraftarın takımına gönülden bağlı olmamasına ve başka takımlara da takımımız yanında gönül verilmesine bağlıyor:

"Bence ilk sorun bunu üzülerek söylüyorum stadyuma gelen kişilerin çoğunluğu sadece Demirsporla yatıp kalkan kişiler değil... 3 büyük diye adlandırılan takımların yanında tuttukları bir takım hüviyetinde... O yüzden başarı zamanı tribünler hınca hınç dolarken zor günlerde yanımızda kimseyi bulamıyoruz... O kadar çok kişi gördüm ki 5 Ocakta maç izlerken bir yanda kulaklığı hadi be x takım diye dövünen... Öncelikle bu durumdan kurtulmamız gerekiyor sanırım... Gönül istiyor ki Demirspor haftasonu eğlencesi degil hergün her saniye hayatının içinde olsun herkesin..."

Taylan isimli okuyucumuz ise görüşlerimize katılmadığını, taraftarın ilgisiz olmadığını, bunu da her maçta gelen taraftar sayısına bakarak görebileceğimizi söylüyor ve asıl sorunun takımın emeğini çalanlarda olduğunu ekliyor. Taraftarın ilgisinden kastımızın Taylan Bey'in asıl sorun olarak tanımladığı husus olduğu notunu düşerek okuyucumuzun yazdıklarını da aynen aktarıyoruz:

"Sevgili Onur, 3.lig maçına her hafta yaklaşık 10.000 kişi geliyor. Bank Asya’yı da sayarsak 3.lig maçı... Bence seyirci hiç de ilgisiz değil. Göztepe hariç bu ligde bu seyirciyi bulan taraftar yok!. O kadar yaşanan talihsizliklere rağmen bu sayı azımsanmayacak kadar fazla... Düşünün son 3 sezonda, 2 defa son maçla kaçırdık bir üst ligi. Bu talihsizlikler karşısında tabi ki bir kopuş bir kırgınlık oluyor. Keşke olmasa... Ama şunu da ekleyelim, maça gelen bu sayı -yaklaşık 10.000 kişi- Demirsporumuzun kemik seyircisidir. Ve bu takım 2. amatöre de düşse bu sayı bunun altına inmez. Asıl önemli konu, 1 kombine alıp 5 arkadaşını birden turnikelerden geçirme ahlaksızlığını gösterenlerdir. Yönetimin emeğini çalanladır."

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Adana Demirspor: 3 - Sivasspor: 0

Geçen sezonun tersine bu yıl süper bir başlangıç yaptık; üçer gollü, iki de iki. Geçen sezon Giresun'a karşı deplasmanda, Sivas'a da içeride can sıkıntısı yenilgiler almıştık. Onları da düşününce ayrı bir güzellik oldu... Böylece ilk kez Süper Lig'e iki galibiyetle başlamış olduk. Pazartesi maçlarıyla kesinleşecek olsa da yine ilk kez Süper Lig'te birinci sırayı gördük.  Takım cumartesi akşamı makine gibi çalıştı. Oyunu sürklase etti. Genelde sezon başı klişelerinden olan "henüz takım oturmadı/hazır değiliz" mazereti bu sene bize uğramamış oldu. Aynı teknik adam ve tamamen değişmemiş kadronun bunda payı büyük. Vargas'ın yokluğunda 11'e yerleşen Belhanda şansını iyi kullanıyor. Onyekuru-Akintola ile desteklenmiş hücum hattı iyi işliyor. Genelde maçlarda gol yeriz ama bu kez rakibe kaleyi kapattık, o açıdan da iyi bir performans oldu.  Geçen sezondaki çıtayı yukarı taşımak için mücadeleye devam!

Sezon Değerlendirmesi-II

 Oyuncular üzerinden bu sezona bakacak olursak, öncelikle yaz transferlerinde ses getiren Balotelli ve Belhanda ikilisinden başlamak gerekli sanırım.  Balotelli bütün tacizlere, önyargılara ve maç içinde hakemlerin veya rakip oyuncuların kışkırtmalarına rağmen verimli bir sezon geçirdi. Son haftadaki patlamasıyla beraber hem takımı hem ligin en golcü oyuncularından oldu. 18 lig ve 1 kupa golüyle iyi bir performans sergiledi. Golleri dışında da atakları yönlendirmesi, şut tehdidi ve rakip savunmayı yıpratmasıyla iyi bir forvetin yapması gerekenleri büyük oranda yaptı. Ama Malatya maçında olduğu gibi çok pozisyon kaçırdığı maçlarda da canımızı sıktı.  Belhanda ile ilgili duygularımı önceki yazılarda belirtmiştim. En son GS maçındaki yaptıklarıyla iyice gözümüzden düştü. Transfer olduğunda 10 gole ulaşsa yeter diye düşünüyordum; çok uzak kaldı o beklentiden. Onun dışında maç içindeki pas tercihleri, istikrarsızlığı ile bu sezonun en büyük hayal kırıklığı oldu diyebilirim. Benzer şekilde A

Fenerbahçe: 4 - Adana Demirspor: 2

 Yine hakemin hatalı kararlarının damga vurduğu maçta sezonun ilk yenilgisini aldık. Aleyhimize verilen yanlış penaltı, lehimize önce verilip sonra yanlış ofsayt kararı ile verilmeyen penaltı, rakip oyuncuya gösterilmeyen kartlarla birlikte iyi oynadığımız maçtan puan alamadık. Deplasman takımı gibi oynayarak hızlı hücumlarla ilk yarıda farkı ikiye çıkaran rakibe karşı ev sahibi gibi oynadık; iyi top yaptık, ilk dakikalardaki baskıyı iyi kırdık. İlk yarıda bir gol bulabilsek skor farklı olabilirdi. Yine de 3-0'dan sonra oyundan kopmayıp skoru 3-2'ye getirmek başarıydı. Tek kaleye döndürdüğümüz maç son dakikalardaki kırmızı kart ve 4. golle tamamlandı. Fenerbahçe'nin bu sene iyi yaptığı kolay skor bulma işini, zaten aksayan defansımızla durdurmamız kolay olmadı. Ligin en iyi top oynayan takımını izlemek için tribüne koşan Fenerbahçeliler, müthiş bir deplasman tribünü görerek evlerine döndüler; hafta içi maçta taraftarımız gece 1'e kadar tribünde bekletildi. Hafta içi bir