Ana içeriğe atla

Perşembe Konukları #16 : Hakan Hoşcan "Mavi Formalı Esmer Delikanlı"

-------------------------------------------------------------------------------

Gerek sezonun bitmesi ve gerekse İtalya yolculuğunun hummalı çalışmaları rutin Perşembe yazı dizimiz olan "Perşembe Konukları"nın aksamasına neden oldu. Vertumnus'un İtalya'da takımımızı gururla temsil ettiği bu dönemde bize gelen yazılardan bir tanesini blogumuza aktararak yazı dizimize bir halka daha eklemek istedik. Tüm okurlarımız yazılarını demirgibiyiz@gmail.com 'a gönderebilirler.

Bu haftaki konuğumuz Hakan Hoşcan, kendi gözünden mavi formalı bir taraftarın hissettiklerini bazı yaşanmışlıklara da "renkli" atıflar da yapmak suretiyle kaleme almış.

Hakan'a teşekkürlerimizle yazısını yayınlıyoruz...

-------------------------------------------------------------------------------

Günlerden bir Cuma sabahı. İş yerinden izinli doktora gidecek. Annesi kaldırır sabah “ oğlum işe geç kaldın”. Hemen hazırlanır. Giyer klasik çubuklu mavi formasını, ayağında terlik, Takar 35 derece sıcakta atkısını. Koltuğunun altında, tarihi geçeli yıllar olmuş gazete kağıdına sarılı, yarım ekmek, içinde peynir, zeytin…

Mavi umuda yolculuk başlar ve biter…

Sessiz… Düşünceli…Kederli… Esmer… Esmerliği doğuştan değil, güneş yanığı. Çukurovalı o alışmış yanmaya. ADANALI … Memleketinde turuncu güneş yakar, mavi deniz ferahlatır. Alışmış buna çocukluğundan bu yana…

Gülmeyi unutmuş… Hep güldüğünde boğazında bi’şeyler takılı … Asık suratlı …

Kederli… Sessiz… Düşünceli… Ama Asi… Haksızlığa dayanamaz… Hak aramak, Asi’ lik ise “Asi’yim ulan.” der… … Terörist ilan edildi… Maganda oldu… Oysa boynundaki atkıdan başka gücü yoktu… Onu hiç kimse anlamadı…

Düşünceli… Sessiz… Kederli… Ama Hırslı… Tuttuğunu kopartır… Bugün bu kadar düşünüyorsa, sessizse ve kederliyse bu sefer inandığını başaramadığı içindir...Aslında başarmıştır, her şey avucunun içindeyken biri gelip başarısını elinden alır ve "susacaksın" der...

Susamaz… Konuşamaz… Konuşursa, davasına çamur atarlar… İçinde bi’şeyler var konuşmadıkça içini eritir. Susar, düşünür, gözyaşlarını tutamaz… Yüzünü atkısı ile siler… Üzerine bi’şeyler atılır, dumanlar sarar etrafını… Herkes kaçar, koşar… Canı yanar, Canını yakan lacivert üniformalıların attığı değil, onurun çimlerin üzerinde çırpınışı…

Dayanamaz, bağırır… SUÇLU OLUR, ASİ OLUR, MAGANDA OLUR… Dayanamadığı için yargılanır… HAKLI ama SUÇLU olur… Renkler isyan eder, “Bu şehir benim, başka renkler neden bayram ediyor” der. FORMA yargılanır, ATKI yargılanır, RENKLER YARGILANIR.

ELLERİNDE KELEPÇE, BOYNUNDA ÇUBUKLU ATKI, ÜZERİNDE ÇUBUKLU FORMA… Psikolojik mahkeme ömür boyu sürecek ve MAVİ FORMALI ESMER DELİKANLI hayatı boyunca üzerindekilerden dolayı yargılanacak…

Yorumlar

ŞİMŞEKLER GRUBU dedi ki…
Bu şehirde her DEMİRSPORLU giydiği formadan bedenine işlenmiş MAVİDEN LACİVERTTEN yargılandı.Ama HEPSİ ADAMDI.Adam olanlar gülerek yargılandı adam olmayanlar sızlayarak.Bu blogda ESMER DELİKANLILARA İMKAN verin.Sadece esmer olanlara değil.
Onur BİÇER dedi ki…
Eleştiriniz için teşekkür ederiz.

Bu blogdaki popüler yayınlar

NE OLDU SİZE?

En sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim. Bu bir tribün yazısıdır. Tribünlere yazılmıştır. Demirspor tribünlerine.  Sasa Polyester Sanayi A.Ş.  Baştuğ Metalürji San. A.Ş.  Beyteks Tekstil San. Tic. A.Ş.  Elita Gıda San. Tic. A.Ş.  Abdioğulları Plastik Ambalaj San. A.Ş.  Dioki Petrokimya San. A.Ş.  Güney Çelik Hasır ve Demir Mamulleri San. Tic. A.Ş. Bu şirketler ISO kayıtlarına göre Türkiye’nin en büyük 300 firması içinde Adana’da faaliyet göstermekte olanlar.  Bu şirketlerden bir tane forma reklamı aldık mı?  Stad sponsorluğu?  Ne bileyim altyapı desteği?  Kim takımı fonluyor?  Murat Sancak ve ilişkili şirketleri, çevresi vesilesi ile kulübe kazandırdığı sponsorlar.  Adana bu, Demirspor bu. Bunu unutmamak gerekir. Ben Murat Sancak’ı bir başkan, bir ağabey olarak çok seviyorum ve çok takdir ediyorum. Kulübümüz üzerindeki emeklerini asla yok sayamam. Benim diyen Adanalıdan, benim diyen Demirsporludan daha fazla katkısı var kulübe.  Bugün dünya yıldızı futbolcu alırız almayız ama bekley

Adana Demirspor: 3 - Sivasspor: 0

Geçen sezonun tersine bu yıl süper bir başlangıç yaptık; üçer gollü, iki de iki. Geçen sezon Giresun'a karşı deplasmanda, Sivas'a da içeride can sıkıntısı yenilgiler almıştık. Onları da düşününce ayrı bir güzellik oldu... Böylece ilk kez Süper Lig'e iki galibiyetle başlamış olduk. Pazartesi maçlarıyla kesinleşecek olsa da yine ilk kez Süper Lig'te birinci sırayı gördük.  Takım cumartesi akşamı makine gibi çalıştı. Oyunu sürklase etti. Genelde sezon başı klişelerinden olan "henüz takım oturmadı/hazır değiliz" mazereti bu sene bize uğramamış oldu. Aynı teknik adam ve tamamen değişmemiş kadronun bunda payı büyük. Vargas'ın yokluğunda 11'e yerleşen Belhanda şansını iyi kullanıyor. Onyekuru-Akintola ile desteklenmiş hücum hattı iyi işliyor. Genelde maçlarda gol yeriz ama bu kez rakibe kaleyi kapattık, o açıdan da iyi bir performans oldu.  Geçen sezondaki çıtayı yukarı taşımak için mücadeleye devam!

Sezon Değerlendirmesi-II

 Oyuncular üzerinden bu sezona bakacak olursak, öncelikle yaz transferlerinde ses getiren Balotelli ve Belhanda ikilisinden başlamak gerekli sanırım.  Balotelli bütün tacizlere, önyargılara ve maç içinde hakemlerin veya rakip oyuncuların kışkırtmalarına rağmen verimli bir sezon geçirdi. Son haftadaki patlamasıyla beraber hem takımı hem ligin en golcü oyuncularından oldu. 18 lig ve 1 kupa golüyle iyi bir performans sergiledi. Golleri dışında da atakları yönlendirmesi, şut tehdidi ve rakip savunmayı yıpratmasıyla iyi bir forvetin yapması gerekenleri büyük oranda yaptı. Ama Malatya maçında olduğu gibi çok pozisyon kaçırdığı maçlarda da canımızı sıktı.  Belhanda ile ilgili duygularımı önceki yazılarda belirtmiştim. En son GS maçındaki yaptıklarıyla iyice gözümüzden düştü. Transfer olduğunda 10 gole ulaşsa yeter diye düşünüyordum; çok uzak kaldı o beklentiden. Onun dışında maç içindeki pas tercihleri, istikrarsızlığı ile bu sezonun en büyük hayal kırıklığı oldu diyebilirim. Benzer şekilde A