Ana içeriğe atla

114,000'e ilerlerken...

Blogumuzun ziyaretçi sayısı 114,000'lere doğru ilerliyor yavaş yavaş an itibariyle. O sayaçta 20'leri, 50'leri, günlük 10 ziyaretçileri gördüğüm zamanları biliyorum...İnanılmaz hoşuma gidiyor..."Sanırım, bir şeyler yapabiliyoruz" diyorum kendi kendime...

Şimdi durduk yere 114,000. ziyaretçi yazısı yazılmaz elbette, aslında konumuz 100,000. ziyaretçimiz. İşlerden güçlerden ancak vakit bulabilip bir takım şeyleri ancak hayata geçirebildik, bu yazının bu güne kalması da o yüzden...

Blogumuz tam 99,999 kişideyken, 100,000. olarak Talip Egemen girmiş. Kendisi bize o anın ekran görüntüsünü yolladı. Daha önceden de gerek yorumlarından gerek attığı maillerden ve gerekse Perşembe Konukları'na ilettiği katkılarından biliyorduk Talip Bey'i. Bir de 100,000. ziyaretçimiz olunca, biz de düşündük, taşındık çam sakızı çoban armağanı, anı olsun diyerek Ankara Tayfası polarımızı hediye ettik.

Hah, poları ben ancak dün verebildim kargoya, o arada 14,000 kişi girmiş bloga :) Bugün eline ulaşmış Talip Bey'in...Güle güle, nice şampiyonluklarda giymesini diliyoruz, tüm katkıları için de bir kez daha teşekkür ederiz...

Eh, artık bir güzel fotoğraf yollar herhalde yeni polarıyla 100,000.ziyaretçimiz :))

Yorumlar

Adsız dedi ki…
:) Güzel hediyeniz için çok teşekkür ediyorum. Fotoğraf göndermeyi düşündüm bende ama şımarıklık yapmayayım diye vazgeçmiştim.Önümüzdeki yıl şampiyonluk yolunda ilerlerken üzerimde olacak Ankara Tayfası Poları. Tekrar teşekkür ediyorum , sevgiler selamlar herkese...
T.Egemen
Zihn-i Spor dedi ki…
fahri üyelere de bi güzellik var mı vertumnus :) ama mavi değil de lacivert parlak polardan mümkünse sipariş gibi oldu ama...
voyvoda dedi ki…
sayım yapacam 200 000 bende kaçmaz:D

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sezon Değerlendirmesi-II

 Oyuncular üzerinden bu sezona bakacak olursak, öncelikle yaz transferlerinde ses getiren Balotelli ve Belhanda ikilisinden başlamak gerekli sanırım.  Balotelli bütün tacizlere, önyargılara ve maç içinde hakemlerin veya rakip oyuncuların kışkırtmalarına rağmen verimli bir sezon geçirdi. Son haftadaki patlamasıyla beraber hem takımı hem ligin en golcü oyuncularından oldu. 18 lig ve 1 kupa golüyle iyi bir performans sergiledi. Golleri dışında da atakları yönlendirmesi, şut tehdidi ve rakip savunmayı yıpratmasıyla iyi bir forvetin yapması gerekenleri büyük oranda yaptı. Ama Malatya maçında olduğu gibi çok pozisyon kaçırdığı maçlarda da canımızı sıktı.  Belhanda ile ilgili duygularımı önceki yazılarda belirtmiştim. En son GS maçındaki yaptıklarıyla iyice gözümüzden düştü. Transfer olduğunda 10 gole ulaşsa yeter diye düşünüyordum; çok uzak kaldı o beklentiden. Onun dışında maç içindeki pas tercihleri, istikrarsızlığı ile bu sezonun en büyük hayal kırıklığı oldu diyebilirim. Benzer şekilde A

Adana Demirspor: 3 - Sivasspor: 0

Geçen sezonun tersine bu yıl süper bir başlangıç yaptık; üçer gollü, iki de iki. Geçen sezon Giresun'a karşı deplasmanda, Sivas'a da içeride can sıkıntısı yenilgiler almıştık. Onları da düşününce ayrı bir güzellik oldu... Böylece ilk kez Süper Lig'e iki galibiyetle başlamış olduk. Pazartesi maçlarıyla kesinleşecek olsa da yine ilk kez Süper Lig'te birinci sırayı gördük.  Takım cumartesi akşamı makine gibi çalıştı. Oyunu sürklase etti. Genelde sezon başı klişelerinden olan "henüz takım oturmadı/hazır değiliz" mazereti bu sene bize uğramamış oldu. Aynı teknik adam ve tamamen değişmemiş kadronun bunda payı büyük. Vargas'ın yokluğunda 11'e yerleşen Belhanda şansını iyi kullanıyor. Onyekuru-Akintola ile desteklenmiş hücum hattı iyi işliyor. Genelde maçlarda gol yeriz ama bu kez rakibe kaleyi kapattık, o açıdan da iyi bir performans oldu.  Geçen sezondaki çıtayı yukarı taşımak için mücadeleye devam!

Fenerbahçe: 4 - Adana Demirspor: 2

 Yine hakemin hatalı kararlarının damga vurduğu maçta sezonun ilk yenilgisini aldık. Aleyhimize verilen yanlış penaltı, lehimize önce verilip sonra yanlış ofsayt kararı ile verilmeyen penaltı, rakip oyuncuya gösterilmeyen kartlarla birlikte iyi oynadığımız maçtan puan alamadık. Deplasman takımı gibi oynayarak hızlı hücumlarla ilk yarıda farkı ikiye çıkaran rakibe karşı ev sahibi gibi oynadık; iyi top yaptık, ilk dakikalardaki baskıyı iyi kırdık. İlk yarıda bir gol bulabilsek skor farklı olabilirdi. Yine de 3-0'dan sonra oyundan kopmayıp skoru 3-2'ye getirmek başarıydı. Tek kaleye döndürdüğümüz maç son dakikalardaki kırmızı kart ve 4. golle tamamlandı. Fenerbahçe'nin bu sene iyi yaptığı kolay skor bulma işini, zaten aksayan defansımızla durdurmamız kolay olmadı. Ligin en iyi top oynayan takımını izlemek için tribüne koşan Fenerbahçeliler, müthiş bir deplasman tribünü görerek evlerine döndüler; hafta içi maçta taraftarımız gece 1'e kadar tribünde bekletildi. Hafta içi bir