Ana içeriğe atla

Bir Tuhaf Memleket...

Yardım gecesi... İçten içe biliyordum, hissediyordum Adana'nın gidişatını ve bu gecenin bizi üzeceğini. Üzüleceğini bilen bir insanın üzüntüsünün daha az olması gerekmez mi? Yüreğime bir yumruk saplandı, boğazımda bir şeyler düğümlendi.

Yok, iş adamlarına lanet okumayacağım. Zaten her kesim her türlü tepkiyi her türlü merciye veriyor. Tepkiler havada uçuşuyor.

Burada yapılacak özeleştiriler de var elbet; ama onları da şimdi yapmayacağız. Şimdi acımızı yaşayacağız. Hakikaten yaralandım. Bir tarafta 60 bin TL.

Diğer tarafta bugün www.kanalahaber.net adresinde yayınlanan bir haber. Buyrun, size iki farklı Adana...

"İtalyan lüks ve yüksek performanslı spor otomobil üreticisi Maserati, güney illerini kapsayan etkinlik turunda, Adana'da, GranTurismo ve Quattroporte modelleriyle test sürüşü organizasyonu gerçekleştirdi.

Gaziantep'in ardından ikinci ayağı Adana'da gerçekleştirilen organizasyonda Fer-Mas Oto Genel Müdürü Orhan Ülgür, otomobillere ilgiden memnun olduklarını belirterek, Adana ve çevresinde otomobillerini alabilecek maddi imkana sahip çok sayıda potansiyel müşteri olduğunu söyledi.
Maserati Roadshow 2009 kapsamında otomobilseverler bu arçları almak isterler ise 220 bin ile 270 bin Avro yu gözden çıkarmak zorunda.

Etkinlik kapsamında akşam HiltonSA Oteli'nde kokteyl ve yabancı dansçıların gösteri sunacağı ''Yaza Merhaba Partisi'' gerçekleştirecek. Maserati Roadshow 2009'u yarın Mersin'de devam edecek."

Para olmayan yere gider mi bu markalar? Ne ala memleket, ne ala, ne ala...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Sahadan Çekildik

 Ligden düşerken bile şeklimiz belli, çünkü Alemin Delikanlısı Adana Demir... Galatasaray maçındaki kör göze parmak penaltı kararı rezaletine karşı, yönetim takımı sahadan çekti. Son 2 sezondur rezalet yönetimimiz, aleyhimize hakem hatalarını kolaylaştırıyordu. İki yanlış bir doğru etti. Türk futbolunun her yerden dökülen imajına, yıkılan bir Demirspor karşı çıkabilirdi sadece. O da oldu, biz yaptık! Bundan sonra İstanbul takımlarınızla size iyi eğlenceler...

Sezon Değerlendirmesi

 Bu sezon için saha içini konuşmak anlamsızdı ama yine de söylemek gerekir ki sahadaki mücadele o kadar da kötü değildi. Geçen sezon 2. ve 3. lig takımlarında kiralık oynayan oyuncularımızla idare ettik. Son haftalarda sahaya çıkacak kadroyu zor tutturduk. Sezon başıyla sonu arasında kadroda büyük değişimler oldu. Bütün bunların sorumlusu, paraları ödemeyen Murat Sancak ve yönetimiydi. Bir yerde patlama yapar diye umut bağlamadığımız genç oyuncular maçların belli anlarına kadar direnci ayakta tuttular. Ancak son bölümlerde oyundan düştük; kadro derinliği olmadığı için de en ufak kişisel hata, sakatlık ya da kart cezaları sonuca direkt etki etti. 2-0'dan öndeyken kaybettiğimiz maçlar oldu. Tabii rakiplerin bizim maçı çeviremeyeceğimizin farkında olmaları, her halükarda kazanırız düşünceleri kendi adlarına tempoyu yükseltmelerini engellemiş olabilir. Yine de şans faktörü yanımızda olsa puan alacağımız bir kaç maç daha vardı diye düşünüyorum. Sezon başında yazdığım gibi, şerefli mağlu...