Ana içeriğe atla

U14 - U15 'ler İzmir'e

Akademi Ligi'nde Çukurova Bölgesi'ni kılpayı 2.likle bitiren U-14 ve U-15 takımlarımız, Türkiye Finalleri elemeleri için İzmir grubuna verildi. Bizim açımızdan üzücü, zira Çukurova Bölge Birincisi olabilseydik maçlarımızı Ankara'da oynayacaktık, içim yanmıyor değil. Lakin bir açıdan sevindirici, çocuklar alıştıkları iklime benzer bir yerde maç yapacaklar. 14-15 yaş grubunun sıcaklığa - neme alışkın olma durumları göz önünde bulundurulduğunda İzmir bizim açımızdan avantaj bence.

Maçlar Buca Akademi stadında oynanacak. Anavarza sağolsun, Buca'nın bir çok duvarını "ADS" yazıları süslüyor, bilenler bilir. Çocuklar yolda giderken otobüsün camında illaki göreceklerdir...Maçlar, haftaya oynanacak ve son maçlar dışında maalesef hep haftaiçi, yine bizim açımızdan üzücü. Atlayıp gitmeyi çok isterdim kendi adıma.

U-14 programımız şöyle:

Ankaraspor, İç Anadolu Grubu'nun en golcü ekibi. Grupta attıkları 62 golle grup birincisi olarak İzmir'e geliyorlar. Belediye destekli takım uzun süredir yaz okullarıyla, spor kurslarıyla altyapıya yönelmeye çalışıyordu, U-14ler bazında belli bir yerlere gelmek isteyeceklerdir...Galatasaray, Marmara grubunda 3.olarak İzmir elemelerine katılmaya hak kazandı, yakın takipçisi Bursaspor'un bir puan önünde bitirdi grubu, öndeki ikili kopup gitmişti bir miktar. Yine de, dikkat edilmesi gereken bir rakip. Ege Karması, Ege grubunda ilk-3'ün altında yer alan takımların oyuncularından oluşturulacak. Genelde toplama takımlar için çok yüksek bir başarı beklenmez ancak belli de olmaz elbette. Bir Karşıyakalı ile bir Göztepelinin aynı formayı giydikleri dünya tarihinin nadir anlarından biri yaşanacak maçlarda...İlk-2 Türkiye Finalleri'ne yükselecek, biri mutlaka biz olacağız..

Gelelim U-15lere;

Gençlerbirliği İç Anadolu grup birincisi olarak geliyor İzmir'e. Gruptaki 16 maçlarında yalnızca 4 gol yediler, kapalı defansı açmamız gerekeceğine işaret...Fenerbahçe, Marmara grubu üçüncüsü, bir Bursaspor talihsizliği sanırım onlar da Bursapor'un 1 puan önünde grup maçlarını tamamlayarak İzmir vizesini aldı. Ege karması hakkında diyeceklerimi yukarıda söylemiştim, bekleyip göreceğiz.Yine ilk-2 Türkiye Finalleri'ne yükselecek ve biri biz olacağız!

Başarılar çocuklar! Şimşek'in onuru size emanet!

Yorumlar

Semt Aşığı dedi ki…
Koy şu Galatasaray,Fenerbahçe,Ankaraspor a yüreğime su serpilsin

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Sahadan Çekildik

 Ligden düşerken bile şeklimiz belli, çünkü Alemin Delikanlısı Adana Demir... Galatasaray maçındaki kör göze parmak penaltı kararı rezaletine karşı, yönetim takımı sahadan çekti. Son 2 sezondur rezalet yönetimimiz, aleyhimize hakem hatalarını kolaylaştırıyordu. İki yanlış bir doğru etti. Türk futbolunun her yerden dökülen imajına, yıkılan bir Demirspor karşı çıkabilirdi sadece. O da oldu, biz yaptık! Bundan sonra İstanbul takımlarınızla size iyi eğlenceler...

Sezon Değerlendirmesi

 Bu sezon için saha içini konuşmak anlamsızdı ama yine de söylemek gerekir ki sahadaki mücadele o kadar da kötü değildi. Geçen sezon 2. ve 3. lig takımlarında kiralık oynayan oyuncularımızla idare ettik. Son haftalarda sahaya çıkacak kadroyu zor tutturduk. Sezon başıyla sonu arasında kadroda büyük değişimler oldu. Bütün bunların sorumlusu, paraları ödemeyen Murat Sancak ve yönetimiydi. Bir yerde patlama yapar diye umut bağlamadığımız genç oyuncular maçların belli anlarına kadar direnci ayakta tuttular. Ancak son bölümlerde oyundan düştük; kadro derinliği olmadığı için de en ufak kişisel hata, sakatlık ya da kart cezaları sonuca direkt etki etti. 2-0'dan öndeyken kaybettiğimiz maçlar oldu. Tabii rakiplerin bizim maçı çeviremeyeceğimizin farkında olmaları, her halükarda kazanırız düşünceleri kendi adlarına tempoyu yükseltmelerini engellemiş olabilir. Yine de şans faktörü yanımızda olsa puan alacağımız bir kaç maç daha vardı diye düşünüyorum. Sezon başında yazdığım gibi, şerefli mağlu...