Ana içeriğe atla

DSGL 26.Hafta: "ŞAMPİYON !!!"

Lig başından beri şampiyonluğun en iddialı adayı olduğumuzu söylemiş, geçen her hafta takımımızın aldığı güzel sonuçlarla bu iddiamızı cümle aleme kanıtlamıştık. Bir Demirspor klasiği olarak 3 hafta önceden şampiyonluğumuzu ilan edeceğimiz maçı kaybetmiş ancak umudumuzu yitirmemiştik. DSGL Adana Ligi nihayete erdi, gönül rahatlığıyla bağırabiliriz şimdi : ŞAM-Pİ-YO-NUZ !!!

DSGL Adana Grubu gol kralını da biz çıkardık, gurur duyuyorum. Erdim Çelik, en yakın rakibine 13 gol fark attı. Daha önce "3 Kral" diyerek, gol krallığında ilk-5 sıranın bizim olduğunu söylemiştim. Erdim'in ardından Ergün Ulaş ve Ferami Kuşcu göğsümüzü kabarttılar...

Bu çocuklar sene boyunca çok çalıştılar, çok mücadele ettiler, hepsine sonsuz teşekkür etmek gerekli. Şimdi önümüzde, geçen yıl da katıldığımız Türkiye Şampiyonası var. Oradan da şampiyonlukla dönmek tek amacımız. Federasyon statüyü ve şampiyonanın yapılacağı yeri belirleyecek. Umalım ki iyi bir yer olsun, tüm Ankara Tayfası olarak maçlarına gidelim...

Her şey için teşekkürler çocuklar! Türkiye Şampiyonluğu'na artık darısı

Unutmayın, Şimşek'in onuru size emanet!

Yorumlar

kebabman dedi ki…
Yaklasik 4 sezon once 80 gol atan super genc takimimizdan bir tane bile genc oyuncu A takima adepte edilemedi.Sadece 1 tanesi tereduttutler icerisinde oynatilmaya calisiliyor.
Gencler citayi kendileri yukseltti.Attiklari gol sayisini 93 yaptilar.
Acaba bu takimin herhangi bir oyuncusu son 4 sezonda transfer edilip geri gonderilen sayisini unuttugumuz profosyonel futbolculardan daha mi kotu diye dusunmeden de edemiyorum.
Adsız dedi ki…
üzerimizdeki lanet kalktı galiba :)

Genç takımı tebrik ediyor darısı A takıma diyorum...

T.Egemen
Semt Aşığı dedi ki…
Tebrikler... İnşallah 3-5 oyuncu satılır en azından kaynak sağlanır.Bizim grubu daha yazmadılar.
yavuzy dedi ki…
Adana Demirspor adını, her listede, her branşta, her sıralamada en üstte görmek isteyenler için, mutluluk verici bir tablo. Şampiyon Demirspor, ne güzel kulağa! Darısı finallare...

Ayağınıza sağlık beyler, şimşeğin onuru size emanet!

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Sahadan Çekildik

 Ligden düşerken bile şeklimiz belli, çünkü Alemin Delikanlısı Adana Demir... Galatasaray maçındaki kör göze parmak penaltı kararı rezaletine karşı, yönetim takımı sahadan çekti. Son 2 sezondur rezalet yönetimimiz, aleyhimize hakem hatalarını kolaylaştırıyordu. İki yanlış bir doğru etti. Türk futbolunun her yerden dökülen imajına, yıkılan bir Demirspor karşı çıkabilirdi sadece. O da oldu, biz yaptık! Bundan sonra İstanbul takımlarınızla size iyi eğlenceler...

Sezon Değerlendirmesi

 Bu sezon için saha içini konuşmak anlamsızdı ama yine de söylemek gerekir ki sahadaki mücadele o kadar da kötü değildi. Geçen sezon 2. ve 3. lig takımlarında kiralık oynayan oyuncularımızla idare ettik. Son haftalarda sahaya çıkacak kadroyu zor tutturduk. Sezon başıyla sonu arasında kadroda büyük değişimler oldu. Bütün bunların sorumlusu, paraları ödemeyen Murat Sancak ve yönetimiydi. Bir yerde patlama yapar diye umut bağlamadığımız genç oyuncular maçların belli anlarına kadar direnci ayakta tuttular. Ancak son bölümlerde oyundan düştük; kadro derinliği olmadığı için de en ufak kişisel hata, sakatlık ya da kart cezaları sonuca direkt etki etti. 2-0'dan öndeyken kaybettiğimiz maçlar oldu. Tabii rakiplerin bizim maçı çeviremeyeceğimizin farkında olmaları, her halükarda kazanırız düşünceleri kendi adlarına tempoyu yükseltmelerini engellemiş olabilir. Yine de şans faktörü yanımızda olsa puan alacağımız bir kaç maç daha vardı diye düşünüyorum. Sezon başında yazdığım gibi, şerefli mağlu...