Ana içeriğe atla

Tarihte Adana Demirspor -1- (19.09.1982)

Geçmişimizi bilmenin önemine bu blogta mümkün olduğunca vurgu yapıyoruz. Nerelerden nerelere geldiğimizi görmemiz, bizlere, aslında nerelerde olmamız ve hedeflerimizi nerelere yönlendirmemiz gerektiğini en iyi şekilde gösterecektir. Artık blogumuzda her Salı günü temin edebildiğimiz ölçüde arşiv kayıtlarını sizlerle paylaşmak suretiyle geçmişimize uzanacağız ve bu camiayı yönetenler ile futbolculara diyeceğiz ki;

Bize dünümüzü getirin, size yarınlarımızı verelim.
-------------------------------------------------------------------------------
İlk yazımızda bundan 27 yıl öncesine gidiyoruz. 1982 yılına. O zaman Türkiye 1. Ligi'nde mücadele ediyormuşuz. Sadece biz değil, Mersin İdman Yurdu, Adanaspor, Göztepe, Zonguldakspor, Boluspor ve Altay da o zaman 1. Lig'de imiş. Şimdi hepsinin yerinde yeller esiyor.
O zamanlar Türkiye sıkıyönetim idaresinde ve içlerinde Rıza Çalımbay ve Rıdvan Dilmen'in de olduğu bir çok futbolcu hakkında yakalama emri çıkarılmış.

Dönemin siyasi atmosferinin spora etkilerini bu şekilde yansıttıktan sonra maçımıza geçelim. Nostalji serisine Adanaspor maçı ile başlamayı uygun gördüm. O zamanki teknik direktörümüz Yugoslav Marko Malok. Milliyet gazetesi spor toto oynayanlar için tahminlerde bulunmuş ve hatta bir kupon da hazırlamış.

Milliyet banko beraberlik vermiş maçımıza ve tutturmuşlar da...

1-1 berabere kalmışız.

Kadromuz; Mustafa, Mehmet, Küçük Orhan, Erol, Necmettin, Eren, Gürcan, Büyük Orhan, Adnan, Müjdat ve Kemal'den oluşuyor. Haluk, Savaş, Kenan, Sinan ve Rasin yedek oyuncularımız.

Ulusal gazetelerde önemli ölçüde boy gösteriyoruz, şehrimizin iki takımı da birinci ligde. Hatırlasa mıydık, bilemiyorum inanın.

Gelecek hafta aynı sezondan Adana Demirspor-Altay maçı ile devam edeceğiz.

Kaynak: Milliyet Gazetesi, 1982 yılı arşivi

Yorumlar

Adsız dedi ki…
Allah rahmet eylesin Kayhan mekanın cennet olsun,yazmışsın yine golünü Adanaspor formanla ezeli rakibimize...Adanasporlu ve bir Adanalı olarak üzülmemek elde değil,nereden nereye geldi iki Adana takımımız..bazen bjk tv de 100.yıl beşiktaş belgeseli verilirken eski maçlar gösteriliyor ve o maçlarla ilgili maçı oynayanlar yorum yapıyor..inanın Adanaspor ve Demirspor ismi geçtiğinde"sen nediyosun o zaman Adana da gidecen Demirsporu yenicen ne 2 puanı bir puan bile çok iyiydi yada Miliçli Adanaspor Adanayı bırak İstanbulda gider iki puanı alır gelirdi gibi yorumlar yapılığına şahit oldum..ayrıca İstanbul ili dışında ilk defa profesyonel 1.ligde iki takım bulunduran ilk şehir Adanadır.
Semt Aşığı dedi ki…
gerçekden geçmişde dolaşmak çok güzel oluyor.Bu yazılarda birada tribünsel anılar olsa süper olur.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Sahadan Çekildik

 Ligden düşerken bile şeklimiz belli, çünkü Alemin Delikanlısı Adana Demir... Galatasaray maçındaki kör göze parmak penaltı kararı rezaletine karşı, yönetim takımı sahadan çekti. Son 2 sezondur rezalet yönetimimiz, aleyhimize hakem hatalarını kolaylaştırıyordu. İki yanlış bir doğru etti. Türk futbolunun her yerden dökülen imajına, yıkılan bir Demirspor karşı çıkabilirdi sadece. O da oldu, biz yaptık! Bundan sonra İstanbul takımlarınızla size iyi eğlenceler...

Sezon Değerlendirmesi

 Bu sezon için saha içini konuşmak anlamsızdı ama yine de söylemek gerekir ki sahadaki mücadele o kadar da kötü değildi. Geçen sezon 2. ve 3. lig takımlarında kiralık oynayan oyuncularımızla idare ettik. Son haftalarda sahaya çıkacak kadroyu zor tutturduk. Sezon başıyla sonu arasında kadroda büyük değişimler oldu. Bütün bunların sorumlusu, paraları ödemeyen Murat Sancak ve yönetimiydi. Bir yerde patlama yapar diye umut bağlamadığımız genç oyuncular maçların belli anlarına kadar direnci ayakta tuttular. Ancak son bölümlerde oyundan düştük; kadro derinliği olmadığı için de en ufak kişisel hata, sakatlık ya da kart cezaları sonuca direkt etki etti. 2-0'dan öndeyken kaybettiğimiz maçlar oldu. Tabii rakiplerin bizim maçı çeviremeyeceğimizin farkında olmaları, her halükarda kazanırız düşünceleri kendi adlarına tempoyu yükseltmelerini engellemiş olabilir. Yine de şans faktörü yanımızda olsa puan alacağımız bir kaç maç daha vardı diye düşünüyorum. Sezon başında yazdığım gibi, şerefli mağlu...