Bu Çınar'ın bu formanın gölgesine sığınınız, serinleyiniz, Çınar'dan ve formadan faydalanınız. Sömürünüz, tüketiniz, yok ediniz. Ama sakın ha terlemeyiniz. Hep alınız, hiç vermeyiniz. Yazıklar olsun bizi bu hale düşüren sizlere ve bu gölgelerin ardına saklanarak doğacak güneşi ertelemeye çalışanlara!!!
Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu. Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar. Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek. Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem paramparça oldu. Ta
Yorumlar
Burhanettin
Tepkisizlik beni çıldırtıyor, boğuyor, nefes alamıyorum artık o tribunde. Sağıma bakıyorum çıt yok, soluma bakıyorum çıt yok.
"Tamam, yeter" yok artık! Küme düşmeye ramak kaldı. Gerçi hoş, düşsek ne farkeder. Biz kaybettik zaten. Sustuğumuz an kaybetmiştik herşeyimizi...
Ama olsun onlar takımı kayyumdan kurtardılar ya nasıl olsa!
Asaletin için sefalet çekmeye razıyken ne hallere düşürdüler bizi be Şimşeğim!
D10S