Ana içeriğe atla

Kritik Gün: Pazar

Yine önemli bir eşikteyiz. Yine taraftar patlamanın eşiğinde...

Bize yine aynı pilav ısıtılıp ısıtılıp sunuluyor: "Bizi destekleyin, biz kefiliz, taraftarımız bize güvensin"! Basının bildik isimleri aynı telkinleri sıralıyor sayfalarında. Daha doğrusu kulakların fısıldananları aynen sayfalarına geçiriyor. Bugüne kadar başka ne yaptılar ki yönetimlerin sözcüsü olmak dışında?

Peki bugüne kadar taraftar ne yaptı? Ne zaman köstek oldu camiaya, ne zaman engel koydu önünüze, ne zaman sizi desteksiz bıraktı?

En kötü zamanda bile kan ağlayarak desteğini vermedi mi, tribüne çağırmadı mı? Deplasmana koşmadı mı?

Tribün, temsil ettikleri renkler ve logo sebebiyle, her yönetimin-her oyuncunun-her teknik adamın arkasında yer aldı. Desteklediği sizin naçiz bedeniniz değil, giydiğiniz-temsil ettiğiniz formaydı!

Ama herhangi bir sıkıntıda tek sorumlu yine taraftar oldu! Doğru ya, Yılmaz'ın o golünü yiyen, altıpaslardan topu içeri itemeyen, soyunma odasında teknik direktör gönderen,taraftardı!?

Bugüne kadar koşulsuz destek veren taraftar, şimdi sesleniyor: Geçtiğimiz yıl bize ahlaksızca hareketlerde bulunan bir ismi biz İSTEMİYORUZ!

Küfüre karşı kampanya başlatan yönetim önce, kendi camiasına küfreden teknik adama bir çare bulsun!

Pazar günü, kritik bir gün. Taraftar, pazar günü 5 ocak'ta her zaman olduğu gibi, logonun-renklerin yanında yer alacak. Siz de safınızı belirleyin ey basının yüce kalemşörleri!

Size küfür eden bir ismin yanında mı yer alacaksınız-yoksa yıllardır bir gün bile sefa sürmeden cefanın tiryakisi olmuş tribünlerin yanında mı?

Demirspor taraftarı, pazar günü, her zamanki yaratıcılığı ile tepkisini verecektir. Hala tereddütte olanlar varsa şunu da yazalım: Tepki verilmelidir!

Gelin, bunun nasıl olması gerektiğini düşünelim bu kısa zamanda...

Yorumlar

Onur BİÇER dedi ki…
Kesinlikle şiddet ve küfür içermemelidir verilecek tepki.

Durmaz bıkmadan, usanmadan istifaya çağırılmalıdır. 90 dakika boyunca.
Alpaslan KUŞVURAN dedi ki…
Basın mensupları yıllardır, Adana Demirspor muhabiri değil, Adana Demirspor'un muhabiri olarak görev yapmaktadırlar!
Bireysel olarak taraftarın göstereceği tepki dışında toplu bir tepki olmayacağı düşüncesindeyim. Tansiyonun düşürülmesi için herşey yapılmakta, her yol denenmektedir.
Adsız dedi ki…
adsız1

Yönetimden nemalanan, kişiliksiz basın herşeyi kabullenir.. Kimse merak etmesin.. Yarın birgün en büyük hoca diyerek sayfalarca yazıda yazarlar, müthiş karakterli ,beyefendide yazarlar...

Bu basından ben korkarım arkadaş.. Satılık kalemden daha tehlikeli ne olabilir ki.. Bunlar tetikçi sadece.. Allah onları bildiği gibi yapsın...
Metin dedi ki…
Altinordu'yu destekleyelim? misafir takim tribunune oturalim.
bence hem medyada ses getirir hem de dikkat ceken farkli bir protesto olur?
Metin dedi ki…
bir onceki yorumumda aceleden Altinordu yazdigimi fark ettim, altinordu degil Akhisar olacakti.
mirothekid dedi ki…
boykot... boykot... boykot...
Adsız dedi ki…
maçın 10. dakikasında beyaz mendillerle abdülkerim durmazı protesto ediyoruz, herkes gelirken yanına selpaklarını alsın 10. dakikada sallıyoruz ve abdülkerimi istemiyoruz
Adsız dedi ki…
bir kaç haber önce yazılan bir yoruma tekrar dikkat çekmek istiyorum. yanlış hatırlamıyorsam teklif Onur arkadaşımızdan gelmişti. Pazar günü A takımı yerine gidip PAF takımımızı destekleyelim. aradığımız herşey orda var.

D10S
Adsız dedi ki…
Bence Akhisarı desteklemek bize yakışmaz,
En güzel tepki maç boyu sessiz kalmak olur..

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sezon Değerlendirmesi-II

 Oyuncular üzerinden bu sezona bakacak olursak, öncelikle yaz transferlerinde ses getiren Balotelli ve Belhanda ikilisinden başlamak gerekli sanırım.  Balotelli bütün tacizlere, önyargılara ve maç içinde hakemlerin veya rakip oyuncuların kışkırtmalarına rağmen verimli bir sezon geçirdi. Son haftadaki patlamasıyla beraber hem takımı hem ligin en golcü oyuncularından oldu. 18 lig ve 1 kupa golüyle iyi bir performans sergiledi. Golleri dışında da atakları yönlendirmesi, şut tehdidi ve rakip savunmayı yıpratmasıyla iyi bir forvetin yapması gerekenleri büyük oranda yaptı. Ama Malatya maçında olduğu gibi çok pozisyon kaçırdığı maçlarda da canımızı sıktı.  Belhanda ile ilgili duygularımı önceki yazılarda belirtmiştim. En son GS maçındaki yaptıklarıyla iyice gözümüzden düştü. Transfer olduğunda 10 gole ulaşsa yeter diye düşünüyordum; çok uzak kaldı o beklentiden. Onun dışında maç içindeki pas tercihleri, istikrarsızlığı ile bu sezonun en büyük hayal kırıklığı oldu diyebilirim. Benzer şekilde A

Adana Demirspor: 3 - Sivasspor: 0

Geçen sezonun tersine bu yıl süper bir başlangıç yaptık; üçer gollü, iki de iki. Geçen sezon Giresun'a karşı deplasmanda, Sivas'a da içeride can sıkıntısı yenilgiler almıştık. Onları da düşününce ayrı bir güzellik oldu... Böylece ilk kez Süper Lig'e iki galibiyetle başlamış olduk. Pazartesi maçlarıyla kesinleşecek olsa da yine ilk kez Süper Lig'te birinci sırayı gördük.  Takım cumartesi akşamı makine gibi çalıştı. Oyunu sürklase etti. Genelde sezon başı klişelerinden olan "henüz takım oturmadı/hazır değiliz" mazereti bu sene bize uğramamış oldu. Aynı teknik adam ve tamamen değişmemiş kadronun bunda payı büyük. Vargas'ın yokluğunda 11'e yerleşen Belhanda şansını iyi kullanıyor. Onyekuru-Akintola ile desteklenmiş hücum hattı iyi işliyor. Genelde maçlarda gol yeriz ama bu kez rakibe kaleyi kapattık, o açıdan da iyi bir performans oldu.  Geçen sezondaki çıtayı yukarı taşımak için mücadeleye devam!

Fenerbahçe: 4 - Adana Demirspor: 2

 Yine hakemin hatalı kararlarının damga vurduğu maçta sezonun ilk yenilgisini aldık. Aleyhimize verilen yanlış penaltı, lehimize önce verilip sonra yanlış ofsayt kararı ile verilmeyen penaltı, rakip oyuncuya gösterilmeyen kartlarla birlikte iyi oynadığımız maçtan puan alamadık. Deplasman takımı gibi oynayarak hızlı hücumlarla ilk yarıda farkı ikiye çıkaran rakibe karşı ev sahibi gibi oynadık; iyi top yaptık, ilk dakikalardaki baskıyı iyi kırdık. İlk yarıda bir gol bulabilsek skor farklı olabilirdi. Yine de 3-0'dan sonra oyundan kopmayıp skoru 3-2'ye getirmek başarıydı. Tek kaleye döndürdüğümüz maç son dakikalardaki kırmızı kart ve 4. golle tamamlandı. Fenerbahçe'nin bu sene iyi yaptığı kolay skor bulma işini, zaten aksayan defansımızla durdurmamız kolay olmadı. Ligin en iyi top oynayan takımını izlemek için tribüne koşan Fenerbahçeliler, müthiş bir deplasman tribünü görerek evlerine döndüler; hafta içi maçta taraftarımız gece 1'e kadar tribünde bekletildi. Hafta içi bir