Ana içeriğe atla

Cem, Alper, Mehmet...

Eski Demirsporluların, Adanaspor'da oynamasına alışığız; ama tersine değil... Bugünlerde, Cem Halleçeli ve Alper'in isimleri Demirsporla anılıyor. Şu anda Adanaspor'da kadrodışılar. Geçen yıl Adanaspor'u üstlige çıkarmada önemli pay sahibiydiler. Nedense bu yıl yönetimle dikiş tutturamadılar; mesele büyük ihtimalle parasal konulardan kaynaklanıyor. Biraz spekülasyon: Takımın liderliğine soyunmak istediler ama tek adam Bayram akgül bua izin vermedi.

Detaya girmeye gerek yok ama bir takımda kadar önemli konumdayken tutunamayan isimlerin, Demirspor'a gelmelerine benim gönlüm razı değil. Kaldı ki Cem, yine aynı sebeplerle-verilen parayı beğenmemesi nedeniyle- Demirspor'dan Adanaspor'a gitmişti birkaç yıl önce.

Demirspor, yaşlı ve geçimsiz oyuncuların toplanma yeri olmamalı. Geçtiğimiz yıllarda bunun acısını çekmedik mi?

Bu arada daha birkaç maç öncesine kadar kaptanlığımızı yapan Mehmet Akdemir ile yollar ayrılmış. Hay allahım, kaptanlık mertebesine yükselttiğin adamı şimdi kapı önüne koyuyorsun.

Pardon, biri kurumsallaşmak mı dedi? İşte Demirspor'un hal-i pür melali..

Yorumlar

türkayADS dedi ki…
cem konusunda azda olsa ılımlıyım iş yapar gibi geliyor ama diğerlerini asla istemiyorum...
Alpaslan KUŞVURAN dedi ki…
Mehmet Akdemir'in transferine karşıydım, zira geçen yılki Gaziosmanpaşa maçında ciddi bir sakatlık geçirmiş ve kafasında futbolu bırakmıştı. Sonra Demirspor Başkanı Gökoğlunun ısrarı ile takıma dahil edildi ve kaptanlık pazubandı kendisine takdim edildi. 260 bin liraya imza attı. Şaibeli olan idmana çıkmama kararının baş mimarıdır. Geç bile kalınmış bir karar. Yolu açık olsun.
Demirspor kulübünden kurumsallaşma beklentisi tamamen bir ütopyadır. Ta ki birisi çıkıp da herkese rest çekip, topyekün bir temizlik yaparak,kulübün içine en az 5 yıl süreyle hiçbir Adanalıyı ve basın mensubunu sokmayacak cesareti ve kararlılığı gösterene kadar.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Adana Demirspor: 3 - Sivasspor: 0

Geçen sezonun tersine bu yıl süper bir başlangıç yaptık; üçer gollü, iki de iki. Geçen sezon Giresun'a karşı deplasmanda, Sivas'a da içeride can sıkıntısı yenilgiler almıştık. Onları da düşününce ayrı bir güzellik oldu... Böylece ilk kez Süper Lig'e iki galibiyetle başlamış olduk. Pazartesi maçlarıyla kesinleşecek olsa da yine ilk kez Süper Lig'te birinci sırayı gördük.  Takım cumartesi akşamı makine gibi çalıştı. Oyunu sürklase etti. Genelde sezon başı klişelerinden olan "henüz takım oturmadı/hazır değiliz" mazereti bu sene bize uğramamış oldu. Aynı teknik adam ve tamamen değişmemiş kadronun bunda payı büyük. Vargas'ın yokluğunda 11'e yerleşen Belhanda şansını iyi kullanıyor. Onyekuru-Akintola ile desteklenmiş hücum hattı iyi işliyor. Genelde maçlarda gol yeriz ama bu kez rakibe kaleyi kapattık, o açıdan da iyi bir performans oldu.  Geçen sezondaki çıtayı yukarı taşımak için mücadeleye devam!

Sezon Değerlendirmesi-II

 Oyuncular üzerinden bu sezona bakacak olursak, öncelikle yaz transferlerinde ses getiren Balotelli ve Belhanda ikilisinden başlamak gerekli sanırım.  Balotelli bütün tacizlere, önyargılara ve maç içinde hakemlerin veya rakip oyuncuların kışkırtmalarına rağmen verimli bir sezon geçirdi. Son haftadaki patlamasıyla beraber hem takımı hem ligin en golcü oyuncularından oldu. 18 lig ve 1 kupa golüyle iyi bir performans sergiledi. Golleri dışında da atakları yönlendirmesi, şut tehdidi ve rakip savunmayı yıpratmasıyla iyi bir forvetin yapması gerekenleri büyük oranda yaptı. Ama Malatya maçında olduğu gibi çok pozisyon kaçırdığı maçlarda da canımızı sıktı.  Belhanda ile ilgili duygularımı önceki yazılarda belirtmiştim. En son GS maçındaki yaptıklarıyla iyice gözümüzden düştü. Transfer olduğunda 10 gole ulaşsa yeter diye düşünüyordum; çok uzak kaldı o beklentiden. Onun dışında maç içindeki pas tercihleri, istikrarsızlığı ile bu sezonun en büyük hayal kırıklığı oldu diyebilirim. Benzer şekilde A

Fenerbahçe: 4 - Adana Demirspor: 2

 Yine hakemin hatalı kararlarının damga vurduğu maçta sezonun ilk yenilgisini aldık. Aleyhimize verilen yanlış penaltı, lehimize önce verilip sonra yanlış ofsayt kararı ile verilmeyen penaltı, rakip oyuncuya gösterilmeyen kartlarla birlikte iyi oynadığımız maçtan puan alamadık. Deplasman takımı gibi oynayarak hızlı hücumlarla ilk yarıda farkı ikiye çıkaran rakibe karşı ev sahibi gibi oynadık; iyi top yaptık, ilk dakikalardaki baskıyı iyi kırdık. İlk yarıda bir gol bulabilsek skor farklı olabilirdi. Yine de 3-0'dan sonra oyundan kopmayıp skoru 3-2'ye getirmek başarıydı. Tek kaleye döndürdüğümüz maç son dakikalardaki kırmızı kart ve 4. golle tamamlandı. Fenerbahçe'nin bu sene iyi yaptığı kolay skor bulma işini, zaten aksayan defansımızla durdurmamız kolay olmadı. Ligin en iyi top oynayan takımını izlemek için tribüne koşan Fenerbahçeliler, müthiş bir deplasman tribünü görerek evlerine döndüler; hafta içi maçta taraftarımız gece 1'e kadar tribünde bekletildi. Hafta içi bir