Ana içeriğe atla

Hepimizik... Bizik...!

Fırat kardeşimiz sağolsun, Ankara Tayfası da "Bizik...!"te yer buldu. Cebeci stadı eteklerinde gerçekleşen çekim başından sonuna çok keyifliydi. Tekrardan teşekkürler kendisine ve emeklerine. Belli ki çok lezzetli bir belgesel bizleri bekliyor.

Çekim esnasında Vertumnus fotoğraf makinasıyla güzel kareler yakaladı, sanırım birazdan yükleyecek.

Çekimden sonra gelenekselleşen bir şekilde yine "Nefes"teydik. Hem çekimin kritiğini yaptık, hem de deplasman ve diğer konular hakkında konuştuk. Bu buluşmalar bizleri daha çok birbirimize bağlıyor, geleceğe dair inancımızı tazeliyor, Demirspor adına bir şeyler yapabilme mutluluğu veriyor.

Velhasıl arkadaşlarla geçirilen çok güzel bir pazar günüydü bugün. Ankara güneşi muhtemelen bu sene için son kez gülümsedi bize, sırtımızı ısıttı, sıvazladı, "afferin çocuklar" dedi. Nefes dünüşü eve dönerken çok huzurluydum. Dilimde Serdanka'nın yarattığı muhteşem duygusal tezahürat, aklımda Togepy'nin Milli Takımla Madrid deplasmanı hayalleri...

"hayallere dalmış, gitmişiz uzalara
mençıstıra ya da milanoya
bir kupa finali rakip barselona
götür bizi şimşek bu rüyaya...

masmavi şimşeğim, masmavi şimşeğim
sensin benim tek gerçek sevdiğim
o günler gelecek, herkesler görecek
şampiyon ol masmavi şimşeğim"

Yorumlar

Semt Aşığı dedi ki…
aferim fırat!görünce suratınada söyliyeceğim.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Sahadan Çekildik

 Ligden düşerken bile şeklimiz belli, çünkü Alemin Delikanlısı Adana Demir... Galatasaray maçındaki kör göze parmak penaltı kararı rezaletine karşı, yönetim takımı sahadan çekti. Son 2 sezondur rezalet yönetimimiz, aleyhimize hakem hatalarını kolaylaştırıyordu. İki yanlış bir doğru etti. Türk futbolunun her yerden dökülen imajına, yıkılan bir Demirspor karşı çıkabilirdi sadece. O da oldu, biz yaptık! Bundan sonra İstanbul takımlarınızla size iyi eğlenceler...

Sezon Değerlendirmesi

 Bu sezon için saha içini konuşmak anlamsızdı ama yine de söylemek gerekir ki sahadaki mücadele o kadar da kötü değildi. Geçen sezon 2. ve 3. lig takımlarında kiralık oynayan oyuncularımızla idare ettik. Son haftalarda sahaya çıkacak kadroyu zor tutturduk. Sezon başıyla sonu arasında kadroda büyük değişimler oldu. Bütün bunların sorumlusu, paraları ödemeyen Murat Sancak ve yönetimiydi. Bir yerde patlama yapar diye umut bağlamadığımız genç oyuncular maçların belli anlarına kadar direnci ayakta tuttular. Ancak son bölümlerde oyundan düştük; kadro derinliği olmadığı için de en ufak kişisel hata, sakatlık ya da kart cezaları sonuca direkt etki etti. 2-0'dan öndeyken kaybettiğimiz maçlar oldu. Tabii rakiplerin bizim maçı çeviremeyeceğimizin farkında olmaları, her halükarda kazanırız düşünceleri kendi adlarına tempoyu yükseltmelerini engellemiş olabilir. Yine de şans faktörü yanımızda olsa puan alacağımız bir kaç maç daha vardı diye düşünüyorum. Sezon başında yazdığım gibi, şerefli mağlu...