Ana içeriğe atla

Yeni Sezon Yeni Umut

Yeni bir sezona merhaba dememize çok az kaldı. Geçen senelere nazaran takımda yönetim ve futbolcu seçimi adına bazı farlılıkların olduğu açık. Yıllar sonra ilk defa atanmışlar tarafından değilde isteyerek seçilmişler tarafından yönetileceğiz. Bana kalırsa bu sene bir yol ayrımıydı, yolumuzu ayırdık.Ama bundan sonrası daha önemli. Niye yol ayrımına geldiğimizin farkında olunmalı. Geçen senelerde yapılan yanlışlardan kaçınılmalı.
Yönetim kayyumdan devraldığı takıma kimsenin beklemediği transferler yaptı. İnanıyorum ki herkesin beklentisi kongre sonrası bugünkünden azdı. Oyuncu transferinde ilk defa tavan-taban fiyat gibi kriterlere göre hareket edildi. Geçen senelere nazaran yaş ortalaması daha düşük bir takım yaratıldı.Kombine uygulaması gerek kalıcı gelir açısından, gerek taraftarın işin içine katılması bakımından yararlı oldu.İleriki günlerde kongre üyeliğinin tekrardan gözden geçirilecek olması ise sevindirici gelişmelerden bir diğeri. Ne olursa olsun, bu yönetim yıllardır çekinilen bazı çevreleri karşısına alarak bu işe soyundu.
Tüm bu yapılanları doğru bulmama rağmen bazı çekincelerim ve birde temennim var. Tarih birçok defa göstermiştir ki bozulan düzeni değiştirmek için yola çıkanlar ve bu şekilde yetkiyi elde edenler bir zaman sonra eskiye dönme eğilimine girmişlerdir.Bu durum bazen baştaki kişiden, bazende yönetilenlerin davranışlarından kaynaklanmıştır. Hem yöneticilerimiz hemde bizler bundan sonra alışılmış düzeni değiştirmek için mücadele etmeliyiz.Alışılmışlığın büyüsüne tekrardan kapılmadan, Demirspor adını kimseyle birlikte anılmayan sade ve tek olarak hakettiği yerlere getirmeliyiz. Bunu yaparken emeği geçenlere haklarını vermeliyiz.

Yorumlar

myown dedi ki…
yeni bir başlangıçın tam zamanı ve yeri...her şey güzel olsun

Bu blogdaki popüler yayınlar

Adana Demirspor: 3 - Sivasspor: 0

Geçen sezonun tersine bu yıl süper bir başlangıç yaptık; üçer gollü, iki de iki. Geçen sezon Giresun'a karşı deplasmanda, Sivas'a da içeride can sıkıntısı yenilgiler almıştık. Onları da düşününce ayrı bir güzellik oldu... Böylece ilk kez Süper Lig'e iki galibiyetle başlamış olduk. Pazartesi maçlarıyla kesinleşecek olsa da yine ilk kez Süper Lig'te birinci sırayı gördük.  Takım cumartesi akşamı makine gibi çalıştı. Oyunu sürklase etti. Genelde sezon başı klişelerinden olan "henüz takım oturmadı/hazır değiliz" mazereti bu sene bize uğramamış oldu. Aynı teknik adam ve tamamen değişmemiş kadronun bunda payı büyük. Vargas'ın yokluğunda 11'e yerleşen Belhanda şansını iyi kullanıyor. Onyekuru-Akintola ile desteklenmiş hücum hattı iyi işliyor. Genelde maçlarda gol yeriz ama bu kez rakibe kaleyi kapattık, o açıdan da iyi bir performans oldu.  Geçen sezondaki çıtayı yukarı taşımak için mücadeleye devam!

Sezon Değerlendirmesi-II

 Oyuncular üzerinden bu sezona bakacak olursak, öncelikle yaz transferlerinde ses getiren Balotelli ve Belhanda ikilisinden başlamak gerekli sanırım.  Balotelli bütün tacizlere, önyargılara ve maç içinde hakemlerin veya rakip oyuncuların kışkırtmalarına rağmen verimli bir sezon geçirdi. Son haftadaki patlamasıyla beraber hem takımı hem ligin en golcü oyuncularından oldu. 18 lig ve 1 kupa golüyle iyi bir performans sergiledi. Golleri dışında da atakları yönlendirmesi, şut tehdidi ve rakip savunmayı yıpratmasıyla iyi bir forvetin yapması gerekenleri büyük oranda yaptı. Ama Malatya maçında olduğu gibi çok pozisyon kaçırdığı maçlarda da canımızı sıktı.  Belhanda ile ilgili duygularımı önceki yazılarda belirtmiştim. En son GS maçındaki yaptıklarıyla iyice gözümüzden düştü. Transfer olduğunda 10 gole ulaşsa yeter diye düşünüyordum; çok uzak kaldı o beklentiden. Onun dışında maç içindeki pas tercihleri, istikrarsızlığı ile bu sezonun en büyük hayal kırıklığı oldu diyebilirim. Benzer şekilde A

Fenerbahçe: 4 - Adana Demirspor: 2

 Yine hakemin hatalı kararlarının damga vurduğu maçta sezonun ilk yenilgisini aldık. Aleyhimize verilen yanlış penaltı, lehimize önce verilip sonra yanlış ofsayt kararı ile verilmeyen penaltı, rakip oyuncuya gösterilmeyen kartlarla birlikte iyi oynadığımız maçtan puan alamadık. Deplasman takımı gibi oynayarak hızlı hücumlarla ilk yarıda farkı ikiye çıkaran rakibe karşı ev sahibi gibi oynadık; iyi top yaptık, ilk dakikalardaki baskıyı iyi kırdık. İlk yarıda bir gol bulabilsek skor farklı olabilirdi. Yine de 3-0'dan sonra oyundan kopmayıp skoru 3-2'ye getirmek başarıydı. Tek kaleye döndürdüğümüz maç son dakikalardaki kırmızı kart ve 4. golle tamamlandı. Fenerbahçe'nin bu sene iyi yaptığı kolay skor bulma işini, zaten aksayan defansımızla durdurmamız kolay olmadı. Ligin en iyi top oynayan takımını izlemek için tribüne koşan Fenerbahçeliler, müthiş bir deplasman tribünü görerek evlerine döndüler; hafta içi maçta taraftarımız gece 1'e kadar tribünde bekletildi. Hafta içi bir