Ana içeriğe atla

"Birlik ve Beraberliğe En Çok İhtiyaç Duyduğumuz Günler" konusu

"Şampiyon Olsaydık" konusu
"Biz gidersek bu kulüp kapanır" konusu

Şimdi de "Birlik Çağrıları"...

Durumu bu hale taraftar getirmedi, bu çıkmaza biz sokmadık bu takımı. Kendi hatalarınızla, durumu olduğundan farklı göstermeye çalışmanızla, tanrı ya da kral olma hevesinizle siz sorumlusunuz bunlardan. Amma velakin, bu pisliğin içinden de bu taraftar gerekeni yapıp Tam Bağımsız Adana Demirspor'u çıkaracaktır, merak etmeyin hiç...

Gelelim söylenenlere; dün Adem Atılgan, bugün Cahit Sınmaz, birlik ve beraberlik çağrısı yaptılar.

Adem Atılgan : "Ayrıca ve özellikle Adana Demirspor camiasının tarihine Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak’ın yaptıkları altın harflerle yazılacak, fakat hak etmediği kötü sözler kara leke olarak kalacaktır. Görevimiz bu kara lekeyi silmek, başkanımız Aytaç Durak’a özür borcumuzu, namus borcu olarak değerlendirip ödemektir."

Cahit Sınmaz : "Aytaç Durak, Demirspor’un efsaneleşmiş onursal başkanı ve hamisidir"

bu sözlerle süslediler birlik çağrılarını.

Kendimi zorlayarak, son raddede iyi niyetli düşünmeye çalışıyor ve diyorum ki "birlik-beraberlik tanımlarımız farklı sizlerle beyler"

Biz, birlik ve beraberlikten, tek yumruk olduğumuz bir Tam Bağımsızlığı anlıyoruz.
Siz, kralınıza bağlılık yeminleri etmeyi...

Farkımız budur, bu kadar basittir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem param...

Sahadan Çekildik

 Ligden düşerken bile şeklimiz belli, çünkü Alemin Delikanlısı Adana Demir... Galatasaray maçındaki kör göze parmak penaltı kararı rezaletine karşı, yöntem takımı sahadan çekti. Son 2 sezondur rezalet yönetimimiz, aleyhimize hakem hatalarını kolaylaştırıyordu. İki yanlış bir doğru etti. Türk futbolunun her yerden dökülen imajına, yıkılan bir Demirspor karşı çıkabilirdi sadece. O da oldu, biz yaptık! Bundan sonra İstanbul takımlarınızla size iyi eğlenceler...