Ana içeriğe atla

"Şampiyon Olsaydık" konusu...

Gerek kongrede gerekse yönetim ve belediye tarafından çeşitli mecralarda dile getirilen ya da çağrıştırılan, düşünülmesi istenen şeylerden biri bu : "Şampiyon olsaydık, taraftar şimdi bizi eleştirmeyecekti, kahraman olacaktık"...

Hanımlar, beyler ciddi bir yanılgı içerisindesiniz. Bu taraftar, "Tam Bağımsız Adana Demirspor" söylemini, başarılardan bağımsız bir biçimde kurmaktadır. Sahip olduğu kulübünün yönetim anlayışı ve ilkeleri hakkındaki görüşleri şampiyon olma-olmama ayrımında değişmez. Sizin öncelikli suçunuz, ilkesiz yönetiminizdir. İlkesiz yönetimlerin de, sportif başarı alabildikleri zaten çok sık raslanır bir durum değildir. Bu nedenle suçu Güngören Belediyespor'un son dakika golüne atmayınız, çok ciddi hata yaparsınız. Suçu, kendinizde arayınız.

Bir örnek, Adanaspor maçı öncesi, ortası ve sonunda neler yaptınız? O güne ilişkin yaptıklarınızla gece yatağa girdiğinizde rahat uyuyabiliyor musunuz? Çocuklarınızın yüzüne bakabiliyor musunuz?

Bir diğer örnek, Mersin İdman Yurdu maçı...

Kavgamız, "şampiyonluğun son dakikada kaçırılma kavgası" değildir. Kavgamız, şeref-onur-gurur kavgasıdır. Kamuoyuna duyrulur!

Yorumlar

Onur BİÇER dedi ki…
BİZ BİLİYORDUK SİZİN BU BASİRETSİZLİĞİNİZİ. O NEDENLE YALVARDIM ALLLAHIMA BU TAKIM SİZE RAĞMEN ŞAMPİYON OLSUN DİYE, OLAMADI. NEDEN Mİ YALVARDIM? ÇÜNKÜ YAPILACAK PROTESTOLAR ŞAMPİYONLUKTAN SONRA YAPILSAYDI ÇOK DAHA ANLAMLI OLACAKTI. ŞAMPİYON TAKIMIN TARAFTARI OLARAK TAM SAYFA İLAN VERECEKTİK. TAM BAĞIMSIZLIK PANKARTLARI AÇACAK, BELKİ DE BAĞIMSIZLIK ROZETLERİ HAZIRLATACAKTIK. OLMADI, OLDURMADINIZ. ŞİMDİ AYNI SIĞLIĞINIZ İLE OLAYI BASİT BİR ŞAMPİYONLUĞA İNDİRGİYORSUNUZ. BİZ NE İLK KEZ ŞAMPİYON OLACAKTIK NE DE SON KEZ. DAHA ÇOK DA KÜME DÜŞERİZ.BULUNDUĞUMUZ KONUMDA NASIL BULUNDUĞUMUZ NASIL DURDUĞUMUZ ÖNEMLİDİR. AKLINIZI BAŞINIZA ALIN, DEFOLUN GİDİN.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem paramparça oldu. Ta

NE OLDU SİZE?

En sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim. Bu bir tribün yazısıdır. Tribünlere yazılmıştır. Demirspor tribünlerine.  Sasa Polyester Sanayi A.Ş.  Baştuğ Metalürji San. A.Ş.  Beyteks Tekstil San. Tic. A.Ş.  Elita Gıda San. Tic. A.Ş.  Abdioğulları Plastik Ambalaj San. A.Ş.  Dioki Petrokimya San. A.Ş.  Güney Çelik Hasır ve Demir Mamulleri San. Tic. A.Ş. Bu şirketler ISO kayıtlarına göre Türkiye’nin en büyük 300 firması içinde Adana’da faaliyet göstermekte olanlar.  Bu şirketlerden bir tane forma reklamı aldık mı?  Stad sponsorluğu?  Ne bileyim altyapı desteği?  Kim takımı fonluyor?  Murat Sancak ve ilişkili şirketleri, çevresi vesilesi ile kulübe kazandırdığı sponsorlar.  Adana bu, Demirspor bu. Bunu unutmamak gerekir. Ben Murat Sancak’ı bir başkan, bir ağabey olarak çok seviyorum ve çok takdir ediyorum. Kulübümüz üzerindeki emeklerini asla yok sayamam. Benim diyen Adanalıdan, benim diyen Demirsporludan daha fazla katkısı var kulübe.  Bugün dünya yıldızı futbolcu alırız almayız ama bekley

Adana Demirspor: 4 - Beşiktaş: 2

 Adana Demirspor varsa umut vardır. 3. kalecisi, yedek oyuncusu, sahası, tribünü fark etmez; Demirsporlu devam eder! Bugün 4-0'a getirdiğimiz maçtan iki farklı galip ayrıldık. İç sahadaki kayıpsız gidişat devam etti. 3. haftanın erteleme maçında, öncesinde hafta sonunun kaleci ve kırmız kart krizlerinin damga vurduğu, maç içinde ilk golü atan Belhanda'nın da fenalaşıp oyuna devam edemediği, 2008'li yedek kaleci, 2005'li yedek oyuncularla kadroyu tamamladığımız günde yine skor üretmeyi bildik; yediğimizden fazlasını attık. İşte kazanmanın yolu bu! Belhanda, Niang, Emre Akbaba ve Yusuf Erdoğan'la fileleri sarstık. Niang'ın dördüncü, Yusuf Erdoğan'ın üçüncü golleri oldu. Bu lige damga vuracağımızı biliyorduk; öyle olmaya devam ediyor.