Ana içeriğe atla

Lokomotif, yol ayrımında...

Kongre yaklaşıyor, daha önce saflar belirginleşiyor demiştik, günden güne daha net görülüyor bence. “Lokomotif'in önünde 3 yol bulunuyor” görüşü forumlarda yer alıyor şu sıralar, katılıyorum. Birincisi, belediye boyunduruğuyla aynen devam, Aytaç Durak'ın atayacağı bir başkan ve yönetim. İkincisi, belediye dışından ancak belediyeyle çok ters düşmeyecek, yarı-bağımlı yarı-bağımsız bir yönetim. Bu 2.yolun Aytaç Durak’a yakın duran kısmı da mevcut, taraftara yakın duran kısmı da. Üçüncüsü, "gemileri yakmak"...Ben, yangından yanayım tam bağımsızlık için...

Henüz, mavilacivert.com dışında kimse yönetime talip olma anlamında net ve kesin bir görüş belirtmedi. Benim kendi fikirlerim şöyle;

Aytaç Durak, birinci yolu istiyor, ikinci yol alternatifini aklında tutarak. İşe ikinci yolla başlayıp daha sonra nasılsa birinci yola getiririm ben olayı diyor olmalı. "Ergun Kara medyası" en büyük destekçilerinden biri.

Mustafa Tuncel'in devam edeceğini/edebileceğini zannetmiyorum, kendisi de aday olmayacağını söylemişti. Hem taraftar, hem Aytaç Durak bir kez daha gelmesini istemiyor bence.

Selçuk Özkök ismi kulislerde duyulmaya başlandı. 2.yolun adayı olabilir bence. Aytaç Durak destekleyecektir. Kendisi, biraz uzak durmaya çalışabilir mi belediyeden, göreceğiz aday olup kendini anlatırsa.

Adem Atılgan, zannetmiyorum ki başkanlığı istiyor olsun. Ancak etkinliğini yitirmeyi de istemeyecektir. 2.yolda ısrarlı olabilir. Mehmet Gökoğlu'na da yakın durabilir, Selçuk Özkök’e de. “Aytaç Durak’sız olmaz” demeciyle 3.yolda olmadığı kesin.

Mehmet Gökoğlu, 2.yolla 3.yol arası bir noktada duruyor gibi, 2.yolun Aytaç Durak’tansa taraftara daha yakın duran kısmından bence. Ancak aday olup olmayacağına ilişkin bir bilgi vermedi. Adaylığını koyarsa, nereye daha yakın durduğunu da kestirebileceğiz.

Mavilacivert.com, direk 3.yolcu. Şu ana dek "biz talibiz" diyen bir tek onlar oldu. "Tam bağımsızlık" şiarı etrafında birleşiyorlar.

Lokomotif, önemli bir yol ayrımında…Kongreye artık gerçekten az kaldı. Bekleyip göreceğiz…

Yorumlar

Zihn-i Spor dedi ki…
Mustafa Tuncel'in basın toplantısındaki yüz ifadesi dikkatini çeken oldu mu acaba? "Şu anda yönetime talip olan mavilacivert kom tere" derken yüzünde oluşan o gülümseme; o alaycı tavıra dikkat eden. Anladığım kadarı ile ciddiye alınmıyor mavilacivert.com Mustafa Tuncel tarafından. Başkanı olduğu takımı ciddiye almayıp "dost takımı" Adanaspor için fedakarlıkta bulunan bir başkandan nasıl bir ciddiyet bekliyorsam o da ayrı tabi. Ama Mustafa Tuncel'in gülümsemesindeki sinsilik asla bizlerin yüzündeki haylaz çocuk samimiyeti ile başa çıkamaz. Kongreye az kaldı; bakalım neler olacak...
vertumnus dedi ki…
Ciddiye almamaktan çok, "ciddiye almıyormuş gibi görünmeye çalışmak"tı oradaki ifade Gürkan. Yoksa içten içe "amanın neler oluyor" dedi bence :)

"Ama Mustafa Tuncel'in gülümsemesindeki sinsilik asla bizlerin yüzündeki haylaz çocuk samimiyeti ile başa çıkamaz." budur!

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem param...

Demirspor Taraftarı Ayakta

 Adana Demirspor taraftarı, kendisini küme düşürmekle tehdit eden eski Başkanlarına karşı yaptığı açıklamalarla tavrını gösterdi. Umut Düşkün'ün başlattığı açıklama silsilesi, Şimşekler Grubu 'nun diğer liderleri, Ankara Tayfası , İzmir Tayfası ve diğer oluşumların net tavırları ile güçlendi. Ortak ses, kimse Demirspor'dan üstün değildir ve Demirspor tribünüyle vardır şeklindeydi. Yıllardır alt liglerde mücadele etmiş bir camiaya bu tehdit sökmedi.