Ana içeriğe atla

Kırmızı Halının En Güzel Hali...

Cannes Film Festivali, bu aralar tüm dünyada basının ilgi odağı halinde. Dedikodusu, dekoltesi, kırmızı halısı gündemden düşmüyor mübarek. "Yahu bu mudur, koca bir film festivali giyilen kıyafetlerden mi ibarettir??" derken, haber ilaç gibi geldi. Maradona, Emir Kusturica ile beraber kırmızı halıda yer almış.

Festival kapsamında Emir Kusturica'nın Maradona filmi (belgeseli diyelim hadi) gösterilmiş. "Allahım futbolcu gördüm, derhal ayağına top vereyim sektirsin" düsturu doğrultusunda Diego Baba'ya top verilmiş. Kırmızı halı, dünyanın gelmiş geçmiş en büyük futbolcusunun ayağının topa değdiğine şahit olmuş.

Basın mensupları konuyu Pele'ye getirmiş. (Siyah Zico'nun zaman zaman Maradona'ya ilişkin eleştirileri oluyordu, hatırlayınız) Maradona, lafını sakınmamış: "Pele, şerefsizce konuşuyor. Kendisinin de kirli çamaşırları var. Ve bunların birçoğunu ben de biliyorum. Onun için Pele daha fazla konuşmasa iyi olur" demiş. Bir de "Gece 10'da yatar o" diyerek dümdüz etmiş Siyah Zico'yu.

Kusturica ise basın toplantısında şunları söylemiş: "1986 Dünya Kupası’nda Maradona’nın golleriyle Arjantin, İngiltere’yi elediğinde, dünyada yerinden fırlayan milyonlarca insandan biri de bendim. Sonuç, Arjantin ve ülkem Sırbistan gibi Batı emperyalizminin kurbanları için zaferdi"

Kusturica, Maradona...gönül daha ne ister diyenleri çıldırtacak bir notla sonlandırayım. Filmin soundtracki Manu Chao tarafından icra edilmiş durumda. Kısa zamanda edinip izlemek farz oldu artık.

Manu Chao, Kusturica, Maradona...dünyada hala güzel insanlar var yahu!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem paramparça oldu. Ta

NE OLDU SİZE?

En sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim. Bu bir tribün yazısıdır. Tribünlere yazılmıştır. Demirspor tribünlerine.  Sasa Polyester Sanayi A.Ş.  Baştuğ Metalürji San. A.Ş.  Beyteks Tekstil San. Tic. A.Ş.  Elita Gıda San. Tic. A.Ş.  Abdioğulları Plastik Ambalaj San. A.Ş.  Dioki Petrokimya San. A.Ş.  Güney Çelik Hasır ve Demir Mamulleri San. Tic. A.Ş. Bu şirketler ISO kayıtlarına göre Türkiye’nin en büyük 300 firması içinde Adana’da faaliyet göstermekte olanlar.  Bu şirketlerden bir tane forma reklamı aldık mı?  Stad sponsorluğu?  Ne bileyim altyapı desteği?  Kim takımı fonluyor?  Murat Sancak ve ilişkili şirketleri, çevresi vesilesi ile kulübe kazandırdığı sponsorlar.  Adana bu, Demirspor bu. Bunu unutmamak gerekir. Ben Murat Sancak’ı bir başkan, bir ağabey olarak çok seviyorum ve çok takdir ediyorum. Kulübümüz üzerindeki emeklerini asla yok sayamam. Benim diyen Adanalıdan, benim diyen Demirsporludan daha fazla katkısı var kulübe.  Bugün dünya yıldızı futbolcu alırız almayız ama bekley

Adana Demirspor: 4 - Beşiktaş: 2

 Adana Demirspor varsa umut vardır. 3. kalecisi, yedek oyuncusu, sahası, tribünü fark etmez; Demirsporlu devam eder! Bugün 4-0'a getirdiğimiz maçtan iki farklı galip ayrıldık. İç sahadaki kayıpsız gidişat devam etti. 3. haftanın erteleme maçında, öncesinde hafta sonunun kaleci ve kırmız kart krizlerinin damga vurduğu, maç içinde ilk golü atan Belhanda'nın da fenalaşıp oyuna devam edemediği, 2008'li yedek kaleci, 2005'li yedek oyuncularla kadroyu tamamladığımız günde yine skor üretmeyi bildik; yediğimizden fazlasını attık. İşte kazanmanın yolu bu! Belhanda, Niang, Emre Akbaba ve Yusuf Erdoğan'la fileleri sarstık. Niang'ın dördüncü, Yusuf Erdoğan'ın üçüncü golleri oldu. Bu lige damga vuracağımızı biliyorduk; öyle olmaya devam ediyor.