Ana içeriğe atla

Bitti.

Adana Demirspor, Güngören Belediyespor'a son dakikada yediği golle 1-0 yenilerek, üst lige çıkma şansını kullanamadı. TFF 1.lige Güngören Bld. takımı yükseldi.

1940 yılında kurulan Adana'nın ilk takımı olan Adana Demirspor, gelecek yıl da Türkiye liglerinin yukarıdan üçüncü liginde oynamaya devam edecektir. Başkanımızın, bizim rakibimiz olarak görmediği, 1983 yılında kurulan Güngören Belediyespor ise seneye, bizim bir üst ligimizde oynayacaktır. Maç sonu röportajında, başkanımıza gereken cevabı veren Güngören takımının kaptanı'na saygılarımızı sunarız. Evet, artık Güngören bizim rakibimiz değil.

DİKKAT: AN İTİBARİYLE BU BLOGTA KULLANILAN ÜSLUP VE DURUŞ DEĞİŞECEKTİR; BİLGİNİZE SAYGIYLA SUNARIZ!!

Evet, her şey bitti. Tıpkı geçen yılki gibi bir hezimet yaşadık. Bu kez 5 yemedik ama Adana'nın bir mahallesi büyüklüğündeki ve eminim bütçesi bizim 1/10umuz büyüklüğündeki bir takıma yenildik.

Onlar 90 dakika defans yaptı, tribünde bizim 10bin taraftarımıza onların 500 seyircisi vardı falan filan. Bu dakikadan sonra her şey yalan!

Artık Adana Demirspor taraftarı için sorgulama ve uygulama vaktidir. Artık Adana Demirspor taraftarı için gücünü kuvveye çevirme vaktidir. Artık Adana Demirspor taraftarı için, kendini bu duruma getirenlerden HESAP SORMA vaktidir.

Demirspor taraftarı başta Aytaç Durak ve onun piyonu Mustafa Tuncel olmak üzere, Adanaspor maçını satan, Mersin maçında oynamayan, Güngören defansını geçemeyen her bir oyuncusu ve yöneticisinden ama özellikle yöneticisinden hesap soracaktır.


Bu böyle biline...

Yorumlar

Adsız dedi ki…
Ne yazsam bilemiyorum. Sözlüğe, DvK'ya ve bilumum platforma birşeyler yazmak istiyorum, ama yazamıyorum. Elimde değil. Çünkü herşey bitti. "Yapacak bir şey yok" Çok acı bir laf ama öyle. "Yapacak bir şey yok"
kombine bilet dedi ki…
çok üzüldüm Demirspor'un elenmesine.Güngören Belediye büyük ihtimalle seneye geldiği yere dönücek. Oysa demirspor'un bir potansiyeli vardı. 1-2 yıl sonra Süper Lig'e çıktığında kıyametler kopucaktı.
Geçmiş olsun demekten başka yapılacaky yok.
Zihn-i Spor dedi ki…
Çok şey var söylenecek; çok hesap var sorulacak; ama aceleye mahal yok. Durup düşünme; kafaları toparlama; ve izlenecek yolun haritasını çizme zamanıdır. Nasıl bir tepki verilmeli acaba? Neler oluyor neler bitiyor? 90. dakikada yenilen gol müydü herşeyin sonu; yoksa yazılmış bir senaryonun son repliğini mi dile getirdi güngören belediye. Bilmiyoruz. Bilmek istiyor muyuz onu da bilmiyoruz. Duyacaklarımız karşılığında yaşayacaklarımızdan hissedeceklerimizden korkuyoruz belki de. Ama susma zamanı. Hünümüzün isyan olacağı ana hazırlanma zamanı. Çekilen çile kutsalsa sonuna kadar ve sabırla çekeceğiz; ama illa ki kutsalsa. Bilmiyorum. Susuyorum ve düşünüyorum.
Metin dedi ki…
yükselme grubunda şampiyonluğa oynamasaydı, ligi ortalarda bitirseydi şampiyon olamamasına ve 1. lige direk çıkamamasına bu kadar üzülmezdik. aynı şekilde play-off'ta keşke finale kalmasaydı en baştan iskenderun'a maçı verseydi bu kadar üzülmezdik... sanki özellikle kasıtlı bir şekilde bu benzeri görülmemiş taraftarı üzmek için özel çaba harcıyorlar, 1...2...3...4... bu kacıncı ayni duruma düşüşü akıl mantık almıyor.
ne olursa olsun, bu taraftarı bu duruma düşürmeye hakları yok.
renkler için, tarihin için, taraftarın için ölümüne oynanması gereken maçların son derece duygusuz oynanmalarına aklım fikrim yetmiyor.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem paramparça oldu. Ta

Başkan Krizi

 Sahadaki kriz en tepeye de yansıdı; Murat Sancak dün akşam başkanlığı Metin Korkmaz'a devrettiğini açıkladı. Gelişmeleri görebilmek adına biraz beklemek gerekli ama şu anda birkaç neden ve ihtimal var gibi görünüyor: Birincisi, "tamam vazgeçtim" deyip geri dönmesi; daha önce yapmıştı. İkincisi, "TFF'de FETÖcüler var" yönlü açıklamaları ve hakem camiasına eleştirilerinden dolayı çeşitli hukuki ve mali sıkıştırmalara maruz kalması. O yüzden biraz geri plana çekilmek istemiş olabilir. Metin Korkmaz eliyle yönetime devam eder. Üçüncüsü, parasının bitmiş olması ve Adana Demirspor'dan tamamen uzaklaşması. Başkan'ın en büyük sorunlarından biri iletişim stratejisinin düzgün olmaması. Attığı twitler ve açıklamalar fazla öfkeli. Çoğu zaman kötü Türkçe ile karman çorman açıklamalar yapıyor. Twitter (X) infosundaki yazılar/iddialar bile kötü yazılmış. En basitinden, Adanademirspor değil, Adana Demirspor yazması gerekli. Kulübün sosyal medya hesapları iyi yöneti

Demirspor Taraftarı Ayakta

 Adana Demirspor taraftarı, kendisini küme düşürmekle tehdit eden eski Başkanlarına karşı yaptığı açıklamalarla tavrını gösterdi. Umut Düşkün'ün başlattığı açıklama silsilesi, Şimşekler Grubu 'nun diğer liderleri, Ankara Tayfası , İzmir Tayfası ve diğer oluşumların net tavırları ile güçlendi. Ortak ses, kimse Demirspor'dan üstün değildir ve Demirspor tribünüyle vardır şeklindeydi. Yıllardır alt liglerde mücadele etmiş bir camiaya bu tehdit sökmedi.