Ana içeriğe atla

Bafra Cinayetleri...

Haber Hürriyet'ten :

"3. Lig takımlarından Bafraspor kulüp binasına 3 kişi silahlı baskın düzenledi. Saldırıda kaleci antrenörü İsmail Kurt ve Teknik direktör Sedat Gezer hayatını kaybetti. Ağır yaralanan Kulüp Yöneticisi Engin Özarslan ise hastanede ameliyata alındı. Kanlı baskının nedeni konusunda çeşitli iddialar ortaya atılırken, saldırgan ya da saldırganların "Bahis Mafyası" olabileceği öne sürüldü..."

Biz çocukken 9 kat kames toplarımız vardı ve dizlerimizde yaralar. Beton üzerinde yapılan mahalle maçlarının, sokak başından bir araba göründüğünde kesintiye uğramasıydı canımızı sıkan. En çok Prekazi olunuyordu o dönemlerde ve Rıdvan ve Feyyaz. Ve Adana sokaklarında Füze Selami ve Bafra sokaklarında Hami olunuyordu biliyorum.

Ne ara üzerimizdeki pazardan alınma yünlü çakma formaları çıkarıp siyah takım elbise - beyaz gömlek - açık bağır üçlüsüne geçtik ki biz...Ne ara maçların en büyük "bahisi" gazoz olmaktan çıktı?

Bizim yüzümüzde, hangi takımı tutarsak tutalım, hep Monaco maçı bitiminde bayrak taşıyan Simoviç gülümsemesi vardı yahu...Dudaklarını çemçürtüp sert baktığını zanneden ebleh Polat Alemdar somurtuşu nereden girdi ki hayatımıza?

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem paramparça oldu. Ta

Başkan Krizi

 Sahadaki kriz en tepeye de yansıdı; Murat Sancak dün akşam başkanlığı Metin Korkmaz'a devrettiğini açıkladı. Gelişmeleri görebilmek adına biraz beklemek gerekli ama şu anda birkaç neden ve ihtimal var gibi görünüyor: Birincisi, "tamam vazgeçtim" deyip geri dönmesi; daha önce yapmıştı. İkincisi, "TFF'de FETÖcüler var" yönlü açıklamaları ve hakem camiasına eleştirilerinden dolayı çeşitli hukuki ve mali sıkıştırmalara maruz kalması. O yüzden biraz geri plana çekilmek istemiş olabilir. Metin Korkmaz eliyle yönetime devam eder. Üçüncüsü, parasının bitmiş olması ve Adana Demirspor'dan tamamen uzaklaşması. Başkan'ın en büyük sorunlarından biri iletişim stratejisinin düzgün olmaması. Attığı twitler ve açıklamalar fazla öfkeli. Çoğu zaman kötü Türkçe ile karman çorman açıklamalar yapıyor. Twitter (X) infosundaki yazılar/iddialar bile kötü yazılmış. En basitinden, Adanademirspor değil, Adana Demirspor yazması gerekli. Kulübün sosyal medya hesapları iyi yöneti

Demirspor Taraftarı Ayakta

 Adana Demirspor taraftarı, kendisini küme düşürmekle tehdit eden eski Başkanlarına karşı yaptığı açıklamalarla tavrını gösterdi. Umut Düşkün'ün başlattığı açıklama silsilesi, Şimşekler Grubu 'nun diğer liderleri, Ankara Tayfası , İzmir Tayfası ve diğer oluşumların net tavırları ile güçlendi. Ortak ses, kimse Demirspor'dan üstün değildir ve Demirspor tribünüyle vardır şeklindeydi. Yıllardır alt liglerde mücadele etmiş bir camiaya bu tehdit sökmedi.