Ana içeriğe atla

Anlaşılamamış adamlar gelsin bu takımın başına...


Anlaşılamamış adamlar lazım bize...

Bakışları bile sorgulanmış,hatta ilkokulda hiç kimsenin kümeye dahi almak istemediği adamlar olsun onlar... Ortaokulda top peşinde koşarken koşmak için değil, o aşk için koşmuş adamlar olsun onlar.. Yüzlerinden okunan tutku ciğerlerine işlemiş adamlar olsun onlar.. Lisedeki aşklarına başkalarının cümleleri ile değil kendi sözleriyle ilan-ı aşk etmiş adamlar olsun onlar... Ki onlar bizim gibi sevsin mavi şimşeği. Nereli oldukları önemli değil, ne iş yapacakları önemli! Neyi sevdikleri önemli! Gittikleri yol önemli! Varılacak yer hep aynı ama ellerinde nasır olmalı...

Bir adam geldi şimdi bu takımın başına, kimdir? Necidir? Çok fazla bilgi yok gibi. Camiada tanıyan hiç yok. Belki oda daha farkında değil nasıl bir takıma geldiğinin... Sadece bir takım olmadığının Mavi Şimşeğin, taraftarının sadece sıradan bir taraftar olmadığının(belki değil kesinlikle)farkında değil Sadi Hoca... Ama biz kendimizi biliyoruz,biz bizi biliyoruz... Böyle gidecekse bu yol biz yoldayız ve halen yürüyoruz... Hoş geldin Sadi Hoca! Umarım sen aradığımız o adamlardansın... Umarım sen anlaşılamamış ama anlaşılmayı bekleyen o ruhlardansın...

Yorumlar

mustava dedi ki…
Hoşgeldin...
vertumnus dedi ki…
Hoşgeldin, ellerine sağlık
serdanka dedi ki…
eywallah ağalar size layik olmaya çalışıyorum :)

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Sahadan Çekildik

 Ligden düşerken bile şeklimiz belli, çünkü Alemin Delikanlısı Adana Demir... Galatasaray maçındaki kör göze parmak penaltı kararı rezaletine karşı, yönetim takımı sahadan çekti. Son 2 sezondur rezalet yönetimimiz, aleyhimize hakem hatalarını kolaylaştırıyordu. İki yanlış bir doğru etti. Türk futbolunun her yerden dökülen imajına, yıkılan bir Demirspor karşı çıkabilirdi sadece. O da oldu, biz yaptık! Bundan sonra İstanbul takımlarınızla size iyi eğlenceler...

Sezon Değerlendirmesi

 Bu sezon için saha içini konuşmak anlamsızdı ama yine de söylemek gerekir ki sahadaki mücadele o kadar da kötü değildi. Geçen sezon 2. ve 3. lig takımlarında kiralık oynayan oyuncularımızla idare ettik. Son haftalarda sahaya çıkacak kadroyu zor tutturduk. Sezon başıyla sonu arasında kadroda büyük değişimler oldu. Bütün bunların sorumlusu, paraları ödemeyen Murat Sancak ve yönetimiydi. Bir yerde patlama yapar diye umut bağlamadığımız genç oyuncular maçların belli anlarına kadar direnci ayakta tuttular. Ancak son bölümlerde oyundan düştük; kadro derinliği olmadığı için de en ufak kişisel hata, sakatlık ya da kart cezaları sonuca direkt etki etti. 2-0'dan öndeyken kaybettiğimiz maçlar oldu. Tabii rakiplerin bizim maçı çeviremeyeceğimizin farkında olmaları, her halükarda kazanırız düşünceleri kendi adlarına tempoyu yükseltmelerini engellemiş olabilir. Yine de şans faktörü yanımızda olsa puan alacağımız bir kaç maç daha vardı diye düşünüyorum. Sezon başında yazdığım gibi, şerefli mağlu...