Futbolcular, iş ahlakı en düşük seviyedeki mesleklerden biri. Ne aldığı paranın hakkını vermek, ne onları takip eden binlerce kişinin hislerini düşünmek... İddianız kalmayınca koyuverip gitmek.... Takım hala kümede kalmayı garantilemedi oysa. Belli ki bu adamların hiç bir şey umrunda değil. Sorsan hepsi milli manevi değerlere çok bağlı. İşini iyi yap, kul hakkı yeme, mesleğinin hakkını ver diyince hepsi kör sağır. Madem öyle, kesin cezayı, yap kadro dışını, oynat genç çocukları. Altyapı 4-1 degil de 5-1 yenilirdi küme düşen takıma. Ama öyle bi yönetim de yok. Öyle başa böyle tarak. Yönetim sorumsuz olunca, futbolcu da umarsız, mesleğine ve taraftara saygısız oluyor. Bu sezon uzun süredir gördüğümüz en berbat kadroyu kuran yönetim de Demirspor tarihine kara leke olarak geçiyor.
Oyuncular üzerinden bu sezona bakacak olursak, öncelikle yaz transferlerinde ses getiren Balotelli ve Belhanda ikilisinden başlamak gerekli sanırım. Balotelli bütün tacizlere, önyargılara ve maç içinde hakemlerin veya rakip oyuncuların kışkırtmalarına rağmen verimli bir sezon geçirdi. Son haftadaki patlamasıyla beraber hem takımı hem ligin en golcü oyuncularından oldu. 18 lig ve 1 kupa golüyle iyi bir performans sergiledi. Golleri dışında da atakları yönlendirmesi, şut tehdidi ve rakip savunmayı yıpratmasıyla iyi bir forvetin yapması gerekenleri büyük oranda yaptı. Ama Malatya maçında olduğu gibi çok pozisyon kaçırdığı maçlarda da canımızı sıktı. Belhanda ile ilgili duygularımı önceki yazılarda belirtmiştim. En son GS maçındaki yaptıklarıyla iyice gözümüzden düştü. Transfer olduğunda 10 gole ulaşsa yeter diye düşünüyordum; çok uzak kaldı o beklentiden. Onun dışında maç içindeki pas tercihleri, istikrarsızlığı ile bu sezonun en büyük hayal kırıklığı oldu diyebilirim. Benzer şekilde A
Yorumlar