Ana içeriğe atla

Telefonda Değil Sahada Konuşun

Kadro aynı darlıkta, bir tek Manisa maçında iyice daraldı, oyun hemen hemen aynı, hiç bir maçımızı rahat oynayarak kazanmamıştık. Yiğitcan'ın efsanevi sakatlığına sık sık gidip gelen Hüseyin ve son olarak da nöbetçi golcü Artun'un sakatlığı eklenince, işler bozuldu. Attamah'ın savrukluğu, Umut'un saman alevi performansı, Tayfun'un iyice gerilemesi vs ile sahada ekstra gücü bulduğumuz oyuncu sayısı azaldı. Ama asıl sorun bu değil.

Değişenin psikolojik üstünlük olduğunu düşünüyorum.  Futbolcular ve camia,  "bizi çıkarmayacaklar" düşüncesine fazla kapıldı. O takım şunu yaparsa, bu takım şu puanı alırsa... Evet işin içinde bunlar da var ama kendi işimize odaklanmalıydık. Sürpriz takım olmaktan çıkıp favori takım olunca, işler değişti bizim tarafımızda. Rakiplerin favori takıma karşı gösterdikleri ekstra performansı göğüsleyemedik son bir kaç haftadır.

Futbolcuların tekrar bu havayı yakalması lazım. Bunun için twit atma, fotoğraf paylaşma kadar iyi antreman yapmaları da gerekli. Çok çalışıp sahada konuşsunlar. İnançlarını cep telefonlarına değil, kaslarına akıllarına yansıtıp sahada göstersinler. Hem bedenlerini hem akıllarını sahaya versinler.

Bizi bu noktaya onlar getirdi. Taraftar hep yanlarındaydı, hala öyle. Demirspor tarihinin en önemli maçlarından birinde, artık son söz futbolcularda olacak.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem paramparça oldu. Ta

Başkan Krizi

 Sahadaki kriz en tepeye de yansıdı; Murat Sancak dün akşam başkanlığı Metin Korkmaz'a devrettiğini açıkladı. Gelişmeleri görebilmek adına biraz beklemek gerekli ama şu anda birkaç neden ve ihtimal var gibi görünüyor: Birincisi, "tamam vazgeçtim" deyip geri dönmesi; daha önce yapmıştı. İkincisi, "TFF'de FETÖcüler var" yönlü açıklamaları ve hakem camiasına eleştirilerinden dolayı çeşitli hukuki ve mali sıkıştırmalara maruz kalması. O yüzden biraz geri plana çekilmek istemiş olabilir. Metin Korkmaz eliyle yönetime devam eder. Üçüncüsü, parasının bitmiş olması ve Adana Demirspor'dan tamamen uzaklaşması. Başkan'ın en büyük sorunlarından biri iletişim stratejisinin düzgün olmaması. Attığı twitler ve açıklamalar fazla öfkeli. Çoğu zaman kötü Türkçe ile karman çorman açıklamalar yapıyor. Twitter (X) infosundaki yazılar/iddialar bile kötü yazılmış. En basitinden, Adanademirspor değil, Adana Demirspor yazması gerekli. Kulübün sosyal medya hesapları iyi yöneti

Demirspor Taraftarı Ayakta

 Adana Demirspor taraftarı, kendisini küme düşürmekle tehdit eden eski Başkanlarına karşı yaptığı açıklamalarla tavrını gösterdi. Umut Düşkün'ün başlattığı açıklama silsilesi, Şimşekler Grubu 'nun diğer liderleri, Ankara Tayfası , İzmir Tayfası ve diğer oluşumların net tavırları ile güçlendi. Ortak ses, kimse Demirspor'dan üstün değildir ve Demirspor tribünüyle vardır şeklindeydi. Yıllardır alt liglerde mücadele etmiş bir camiaya bu tehdit sökmedi.