Ana içeriğe atla

Tribünde Operasyona Dikkat

Dün oynanan Beşiktaş-Galatasaray maçının son anlarında yaşanan olaylar tribünlere yönelik operasyonun ipuçlarını verdi. Beşiktaş taraftarının, Gezi sürecinde daha çok öne çıkması, Olimpiyat Stadı'ndaki maçlarda "Her Yer Taksim Her Yer Direniş" sloganını -her ne kadar Lig Tv sansürlese de- yükseltmeye devam etmesi, bu tribüne iktidarın ayar vermesi için yeterli sebepleri oluşturuyordu. Ultraaslan ve GFB gibi oluşumların tersine hükümete boyun eğmeyen bir grubun bu tür bir müdahaleye belki daha hazırlıklı olması gerekirdi.

Dün sahaya toplu olarak giren, özel güvenlikleri kovalayan, polis tarafından çok yumuşak şekilde "karşılanan" bu grubun organize hareket ettiğini görmemek mümkün değil. İktidar sokakta olduğu gibi tribünde de kitleleri kontrol etmek ve kendi istediği şekilde yönetmek istiyor. Bu kendi siyasetleri için makbul olabilir ama demokratik bir ülkede karşı sesleri durdurmak için böyle operasyonların yapılması kabul edilemez. Çarşı'yı mistize etmek için bunları söylemiyorum. Onların defalarca saha içi ve dışı olaylarda başrolü oynadığını gördük. Ama Çarşı üzerinden topluma ve tribünlere "ayağınızı denk alın" mesajının verilmesi için, Olimpiyat Stadı gibi güvenliğin zor sağlandığı ve 80 bin kişilik devasa bir maçın seçilmesi gayet uygun görünüyor.

Bu noktadan itibaren, Demirspor tribünleri dahil her yerde bu tip provakasyonların yapılması muhtemel. Provakasyon lafından hiç hoşlanmam; ama durduk yerde anlamsız bir yerde olay patlıyorsa, sahaya atlamanın ne demek olduğunu bilen bir tribünün bu kadar kolay bu yola girmeyeceği varsayılırsa ortada bu kelimeyi kullanmak için yeterli zemin oluşmuştur demektir.

Şimşekler Grubu çeşitli konularda tepkisini pankartlarla sloganlarla gösteren bir oluşum ama açıktan siyaset yapmadı bugüne kadar, bir tarafta yer almayı seçmedi. O muhalif tavır daha ağır başlı sergilendi. Kişisel olarak hisler başka olsa da grup olarak daha sakin bir duruştu bu. Yine de malum Demirspor imajını da törpülemek için bu tip yollara girebilecek bri polis teşkilatının varlığı mepimizin malumu. Polisin eline koz vermemek gerekli. Bunun için -dün twitter ortamında bahsediliyordu- maraton ve özellikle güney kale arkası için kendi içimizde önlem almamız gerekebilir. Önlem alma işini, artık açıkça belli bir tarafın çıkarını koruyan, polise bırakmayalım. Bir sonraki haftadan itibaren tribünlerin yeniden dolacağını da akıl ederek...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem paramparça oldu. Ta

Başkan Krizi

 Sahadaki kriz en tepeye de yansıdı; Murat Sancak dün akşam başkanlığı Metin Korkmaz'a devrettiğini açıkladı. Gelişmeleri görebilmek adına biraz beklemek gerekli ama şu anda birkaç neden ve ihtimal var gibi görünüyor: Birincisi, "tamam vazgeçtim" deyip geri dönmesi; daha önce yapmıştı. İkincisi, "TFF'de FETÖcüler var" yönlü açıklamaları ve hakem camiasına eleştirilerinden dolayı çeşitli hukuki ve mali sıkıştırmalara maruz kalması. O yüzden biraz geri plana çekilmek istemiş olabilir. Metin Korkmaz eliyle yönetime devam eder. Üçüncüsü, parasının bitmiş olması ve Adana Demirspor'dan tamamen uzaklaşması. Başkan'ın en büyük sorunlarından biri iletişim stratejisinin düzgün olmaması. Attığı twitler ve açıklamalar fazla öfkeli. Çoğu zaman kötü Türkçe ile karman çorman açıklamalar yapıyor. Twitter (X) infosundaki yazılar/iddialar bile kötü yazılmış. En basitinden, Adanademirspor değil, Adana Demirspor yazması gerekli. Kulübün sosyal medya hesapları iyi yöneti

Demirspor Taraftarı Ayakta

 Adana Demirspor taraftarı, kendisini küme düşürmekle tehdit eden eski Başkanlarına karşı yaptığı açıklamalarla tavrını gösterdi. Umut Düşkün'ün başlattığı açıklama silsilesi, Şimşekler Grubu 'nun diğer liderleri, Ankara Tayfası , İzmir Tayfası ve diğer oluşumların net tavırları ile güçlendi. Ortak ses, kimse Demirspor'dan üstün değildir ve Demirspor tribünüyle vardır şeklindeydi. Yıllardır alt liglerde mücadele etmiş bir camiaya bu tehdit sökmedi.