Ana içeriğe atla

Şaşırmayalım ! Bildiğimiz Demirspor...

Takımı ilk defa lig maçında izleme şansım oldu. Sezon başından bu yana bahaneler üretildi şöyle olsa böyle olur lafları söylendi. Bunlardan yola çıkarak bir şeyler demek gerekirse ;

- Bu takıma değil Tayfun kim gelirse gelsin değişiklik olmayacaktır. Gelen adamın etkili olması için top alması gerek girebildiğimiz pozisyon dahi olmadı maçta.

- Bu takımda yetenekli oyuncuların olduğu ama hazır olmadıkları söylendi. En geç gelen adam geleli 1 ayı geçti şimdiye kadar hazır olamayan adam bundan sonra da hazır olmasın.Kaldı ki çok yetenekli olan kimse yok takımda bir iki kişi ancak iş yapar. Transferde gidenlere gelenlere bakmak lazım bence boşa adamlar almışız.

- Durmuş Ali hoca hafta içi açıklama yaptı formanın ağırlığından bahsetti bugün sahaya çıkan kadro oynanan oyun ile futbolcular gibi hocanın da formanın ağırlığını anlayamadığını gördük. Hocadan isteğimiz galibiyet değil iyi mücadeleydi. Onu yansıtacak adamları oyuna sürmedi geçen hafta aksayan adamları kesemedi.

Takım son beş yılda izlediğim en kötü Demirspordu. Açıkcası sonradan alınanlardan az da olsa umutluydum bugün gördüm ki onlarında bir etkisi olmayacak takıma.

Eğer Serkan-Hakan gibi defansları gözden çıkarıp yerine sorumsuzluğunu, saha içi yetersizliğini, sağda solda takım hakkında konuştuklarını bilmene rağmen Süleyman'ı alıyorsan, Efecan-Metin gibi adamları gönderip yerine birisinin katkısını koymayan adamları getiriyorsan, Koray gibi 30 maça yakın oynayan gencecik adamı yollayıp Tanıl gibi geçen sezon tek maç oynamayan adamı tutuyorsan, sezon başı Ali Güneş gibi yetersizliğini ilan etmiş adamla yola tekrardan çıkıyorsan bu sonuca şaşırmayacaksın.

Sezon başından bu yana oynadığımız oyun aldığımız sonuçlar ortada; 14 oyuncusu olan Mardin'i zorla geçebildik diğer tüm maçlarda mahkum olarak oynadık. Geçen üç haftada değişen bir şey olmadı. Bundan sonrada olmayacaktır. Her sene yaşanılanları bu sende yaşıyoruz. Değişmeyen hep olumsuzluklar olumlu olan bir şey yok.

Yorumlar

Alpaslan KUŞVURAN dedi ki…
Gerçekçi tarafım lige erken havlu attığımız yönde görüş bildirirken, iyimser tarafım bu lig daha çok su götürür diyor. Taraftarın çok büyük bir kısmı Tayfun Özkan denen şahsa bel bağlıyor. Bize hiçbir faydası olmayacağını baştan beri söyledim, söylemeye de devam edeceğim. Herşeyden önce müzmin bir sakat. Zaten yapı itibariyle de Demirspor formasını asla hak etmeyen bir oyuncu olduğunu düşünüyorum. Umarım Tayfun ile ilgili yanılırım (sezon ortası bu takımdan gider ya da ikinci yarının tamamına yakınını yine sakat kapatır) ve yine umarım iyimser tarafım haklı çıkar.
tayfun avcı dedi ki…
Benim tek diyeceğim:

“Kulüp kapanmasın” bahanesinin altına sığınıp kulübü kendi çıkarlarına peşkeş çeken ucuz adamlara olacak: Kulübün kapanmasını istiyoruz” anladınız mı?

Demirspor kulübü kapansın!

Bu işkence bitsin!!

Demirspor küllerinden yeniden doğar siz hiç merak etmeyin!!
Onur Tireng dedi ki…
Artık utanıyorum...
Bu hafta üniverstede sırada yanıma gelecek arkadaşlara , Adana Demirspor 76.000 nüfuslu ilçe takımı ünye'ye mağlup oldu demeye yüzüm yok.

Bunu yaşatan , yaşamamıza sebep olan her ne kim varsa , Allah'ından bulsun.Yazıklar olsun.

İstanbul Tayfasından utançlarla , Selamlar.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Adana Demirspor: 3 - Sivasspor: 0

Geçen sezonun tersine bu yıl süper bir başlangıç yaptık; üçer gollü, iki de iki. Geçen sezon Giresun'a karşı deplasmanda, Sivas'a da içeride can sıkıntısı yenilgiler almıştık. Onları da düşününce ayrı bir güzellik oldu... Böylece ilk kez Süper Lig'e iki galibiyetle başlamış olduk. Pazartesi maçlarıyla kesinleşecek olsa da yine ilk kez Süper Lig'te birinci sırayı gördük.  Takım cumartesi akşamı makine gibi çalıştı. Oyunu sürklase etti. Genelde sezon başı klişelerinden olan "henüz takım oturmadı/hazır değiliz" mazereti bu sene bize uğramamış oldu. Aynı teknik adam ve tamamen değişmemiş kadronun bunda payı büyük. Vargas'ın yokluğunda 11'e yerleşen Belhanda şansını iyi kullanıyor. Onyekuru-Akintola ile desteklenmiş hücum hattı iyi işliyor. Genelde maçlarda gol yeriz ama bu kez rakibe kaleyi kapattık, o açıdan da iyi bir performans oldu.  Geçen sezondaki çıtayı yukarı taşımak için mücadeleye devam!

Sezon Değerlendirmesi-II

 Oyuncular üzerinden bu sezona bakacak olursak, öncelikle yaz transferlerinde ses getiren Balotelli ve Belhanda ikilisinden başlamak gerekli sanırım.  Balotelli bütün tacizlere, önyargılara ve maç içinde hakemlerin veya rakip oyuncuların kışkırtmalarına rağmen verimli bir sezon geçirdi. Son haftadaki patlamasıyla beraber hem takımı hem ligin en golcü oyuncularından oldu. 18 lig ve 1 kupa golüyle iyi bir performans sergiledi. Golleri dışında da atakları yönlendirmesi, şut tehdidi ve rakip savunmayı yıpratmasıyla iyi bir forvetin yapması gerekenleri büyük oranda yaptı. Ama Malatya maçında olduğu gibi çok pozisyon kaçırdığı maçlarda da canımızı sıktı.  Belhanda ile ilgili duygularımı önceki yazılarda belirtmiştim. En son GS maçındaki yaptıklarıyla iyice gözümüzden düştü. Transfer olduğunda 10 gole ulaşsa yeter diye düşünüyordum; çok uzak kaldı o beklentiden. Onun dışında maç içindeki pas tercihleri, istikrarsızlığı ile bu sezonun en büyük hayal kırıklığı oldu diyebilirim. Benzer şekilde A

Fenerbahçe: 4 - Adana Demirspor: 2

 Yine hakemin hatalı kararlarının damga vurduğu maçta sezonun ilk yenilgisini aldık. Aleyhimize verilen yanlış penaltı, lehimize önce verilip sonra yanlış ofsayt kararı ile verilmeyen penaltı, rakip oyuncuya gösterilmeyen kartlarla birlikte iyi oynadığımız maçtan puan alamadık. Deplasman takımı gibi oynayarak hızlı hücumlarla ilk yarıda farkı ikiye çıkaran rakibe karşı ev sahibi gibi oynadık; iyi top yaptık, ilk dakikalardaki baskıyı iyi kırdık. İlk yarıda bir gol bulabilsek skor farklı olabilirdi. Yine de 3-0'dan sonra oyundan kopmayıp skoru 3-2'ye getirmek başarıydı. Tek kaleye döndürdüğümüz maç son dakikalardaki kırmızı kart ve 4. golle tamamlandı. Fenerbahçe'nin bu sene iyi yaptığı kolay skor bulma işini, zaten aksayan defansımızla durdurmamız kolay olmadı. Ligin en iyi top oynayan takımını izlemek için tribüne koşan Fenerbahçeliler, müthiş bir deplasman tribünü görerek evlerine döndüler; hafta içi maçta taraftarımız gece 1'e kadar tribünde bekletildi. Hafta içi bir