Ana içeriğe atla

Demiryolları Yeni Bir Kıskaçta

Demiryolları, son dönemde bir imaj yenileme atağına girmişti. Aslında bu atağın, Demiryolu kültürünü canlandırma ve eskinin bile isteye zarar ettirilen kurumunu yeniden yapılandırma amaçlı değil, özelleştirme sürecinin ve kurumun peyderpey dağıtılmasının bir aşaması olduğu birçok "muhalif" tarafından dile getirilmişti. Onları geri kafalılıkla suçlayanlar, birçok demiryolu hattının sessiz sedasız kapatılması ve tren seferlerinin kaldırılması konusunda pek ses çıkarmadı. Son olarak Marmaray Projesi kapsamında, Kocaeli-Haydarpaşa arasındaki banliyö seferleri de bu yıl içerisinde kaldırılacak. Bugün okuduğum iki yazı, bu konuda net bilgiler veriyor; onları özetleyerek sizlerle paylaşıyorum:

"(...)Halka, 'hızlı tren' diye satılan macera, halkın tren seyahati yapması için planlanmıyor. Defalarca söylendi, bu proje 'prestij projesi'! Ankara-İstanbul arasında hizmete geçse bile, bu trenin dışında başka tren çalıştırılması düşünülmüyor. Şehirlerarası trenler, bölgesel trenler, bu işletmecilik tam olarak hayata geçtiğinde ortadan kaldırılacak. Zaten hızlı tren yol çalışmaları bahanesi ve araya sıkıştırılan 'verimsizlik' yalanı ile, bir çok tren seferden kaldırıldı bile. Kimin aklına gelirdi ki, türünün ve güzergahının tek yolcu treni olan Pamukkale ve Toros Ekspreslerinin “yalan” gerekçelerle ilelebet kaldırılacağı? Ya da İskenderun-Adana arasındaki tek yolcu taşımacılığının sona erdirileceği? Zamanında fark edilseydi, demiryollarının yok edildiği, bugün İzmir bölgesinde banliyö trenleri ile birçok bölgesel yolcu treni çalışıyor olurdu… En son olarak, 01 Ocak 2010 tarihinden itibaren Batı Karadeniz bölgesine giden tek yolcu treni de seferden ilelebet kaldırıldı. Bununla yetinilmeyerek, Malatya’ya kadar giden 4 Eylül Mavi Treni'nin, Kars’a kadar giden 2 yolcu treninden biri olan Erzurum Ekspresi'nin, İzmir’e kadar giden 3 trenden biri olan 9 Eylül Mavi Treni'nin seferlerine son verildi.
(...)
2002 yılından önceki yönetimlerde bile, inşaat, yol yenileme vb. gerekçelerle bu hatlar hiç kapatılmamış, artık sayıları yüzü aşan tren iptalleri yapılmamıştır. Yol yenileme çalışmaları yapılması gereklidir ama bu çalışmalar için hiçbir zaman bir hat komple kapatılmamış, insanlar mağdur edilmemiştir. Avrupa’yı örnek aldığını ve teknolojik gelişmeleri takip ettiğini iddia eden TCDD Yönetimi örnek almak istiyorsa, Lonra-Paris arasındaki demiryolu hattının yapım ve onarım çalışmalarını örnek alsın! Bu demiryolu hattında, bırakın aylarları, yılları, bir gün dahi mevcut demiryolu hattı kapatılmamış, hiçbir tren garı yıkılmamış, aksine bu tarihi ve mimari eserler, mimarların harika çalışmaları ile korunmuş, tadil edilmiştir.
(...)
[2010 içerisinde] Kocaeli(Köseköy)’den başlayıp Halkalı’ya(İstanbul) kadar olan 119 kilometrelik tüm demiryolu hattı komple kapatılacaktır. Böylelikle; tüm banliyö trenleri, tüm konvansiyonel yolcu trenleri(şehirler arası uzun mesafe trenleri), tüm bölgesel trenler(Adapazarı Ekspresi ile Sirkeci’den kalkıp Kapıkule’ye kadar giden bölgesel trenler) ile yük tren taşımacılığına(Derince ve Haydarpaşa liman ile Haydarpaşa feribot bağlantılı) son verilecek!!!
(...)
Projenin etkileri:
Toplumsal açıdan;
-Yüzeyde yapılacak inşaat nedeniyle demiryolunun yakınında yaşayan on binlerce insanın yaşamı, en az iki yıl boyunca şantiyeye dönecektir.
-Bir çok bölgede demiryolunun yanından giden sokak ve cadde yolları kullanılamaz hale geleceği için ayrı bir mağduriyet oluşacaktır.
-Demiryolu güzergahı üzerindeki yaya ve karayolu alt-üst geçitleri de yıkılacağı için, ulaşım her yönü ile aksayacaktır.
-Demiryolu hatlarını iki yıl süreyle kapatmanın İstanbul trafiğine olacak etkisi ile bunun ülke ekonomisine, çevreye ve toplum psikolojisine çok büyük olumsuz etkileri olacaktır.
Ekonomik açıdan;
-Güzergahta bir çok tarihi yapı ve eser olduğu için, bunların taşınması, yıkılıp yeniden yapılması, vb. durumlar artı maliyettir.
-Mevcut hatların sökülmesi ve taşınması artı maliyettir.
-Yanlış güzergah seçimi yüzünden bir çok yerde kamulaştırmaya gidilmek zorunda kalınmış olup, bu da artı maliyettir.
-İnşaat nedeniyle çalıştırılamayacak hatlardan ötürü TCDD'nin 180 milyon YTL zararı olacaktır.
*http://demiryoluhukuku.com/2010/bu-bir-hikaye-degil-gercegin-ta-kendisi-“demiryollari-kapatiliyor”/
*http://kentvedemiryolu.com/icerik.php?id=34

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem paramparça oldu. Ta

Başkan Krizi

 Sahadaki kriz en tepeye de yansıdı; Murat Sancak dün akşam başkanlığı Metin Korkmaz'a devrettiğini açıkladı. Gelişmeleri görebilmek adına biraz beklemek gerekli ama şu anda birkaç neden ve ihtimal var gibi görünüyor: Birincisi, "tamam vazgeçtim" deyip geri dönmesi; daha önce yapmıştı. İkincisi, "TFF'de FETÖcüler var" yönlü açıklamaları ve hakem camiasına eleştirilerinden dolayı çeşitli hukuki ve mali sıkıştırmalara maruz kalması. O yüzden biraz geri plana çekilmek istemiş olabilir. Metin Korkmaz eliyle yönetime devam eder. Üçüncüsü, parasının bitmiş olması ve Adana Demirspor'dan tamamen uzaklaşması. Başkan'ın en büyük sorunlarından biri iletişim stratejisinin düzgün olmaması. Attığı twitler ve açıklamalar fazla öfkeli. Çoğu zaman kötü Türkçe ile karman çorman açıklamalar yapıyor. Twitter (X) infosundaki yazılar/iddialar bile kötü yazılmış. En basitinden, Adanademirspor değil, Adana Demirspor yazması gerekli. Kulübün sosyal medya hesapları iyi yöneti

Demirspor Taraftarı Ayakta

 Adana Demirspor taraftarı, kendisini küme düşürmekle tehdit eden eski Başkanlarına karşı yaptığı açıklamalarla tavrını gösterdi. Umut Düşkün'ün başlattığı açıklama silsilesi, Şimşekler Grubu 'nun diğer liderleri, Ankara Tayfası , İzmir Tayfası ve diğer oluşumların net tavırları ile güçlendi. Ortak ses, kimse Demirspor'dan üstün değildir ve Demirspor tribünüyle vardır şeklindeydi. Yıllardır alt liglerde mücadele etmiş bir camiaya bu tehdit sökmedi.