Ana içeriğe atla

10. Haftanın Ardından

17.12.2008 tarihinden sonra ilk defa deplasmanda galip geldik. Maçı izleme şansımız olmadı; ama skor 4-0 olunca oyun beni ilgilendirmiyor açıkçası.
Haftayı çok karlı kapattık.Rakiplerimizden İskenderun, Tarsus ve Maraş evinde puan kaybetti. Biz ise deplasmanda kazandık.
Arkadaş, 1 yıldır deplasmanda kazanamıyorsun, gidip 4-0 yeniyorsun.Bu nasıl bir dengesizlik. Aklın ve mantığın ermediği, fizik kurallarının ihlal edildiği bir takımız.


Tayfun, Alican ve Burak Denizli gol attı. Tayfun zaten klas oyuncu, orta sahadan yeterli topu aldığı zaman atabilecek kapasitede bir oyuncu. Alican zaten alkış alıyordu hırslı oyunu nedeniyle.Burak kanatları iyi kullanıyor.
Umarım bu sonucu diğer maçlara da yansıtır, seriyi yakalarız.


İlk iki ile puan farkı 4'e düştü.



Haftaya Urfa'ya gidiyoruz. Başımıza taş yağmaz umarım.

Yorumlar

onur tireng dedi ki…
bugün maçın son 20 dk.sını dinledim...eğer sevgili yavuz abimiz uydurmuyorsa ki kimse böyle birşey yapmaz helede yavuz abi..neyse inanılmaz bir Demirspor anlattı bizlere..tek kale oynayan sağlı sollu hatta ortadan gelen rakibe pozisyon vermeyen evet tüm bunları son 20 dk daki duyumlarımla algıladım..rakip malatyaydı evet pek bi iddası olmayan bir ekip ama olsun önemli olan 7 aydır yenemediğimiz deplasman fobimizi güzel şekilde 4-0 yendik..şimdi süreç çok kritik bugün umutlarımız bir daha mavileşti,..artık böyle devam etsin umutlarımızın rengi değişmesin..tek isteğimiz budur kenetlenelim birlik olalım ..

artık en kötü haftasonumuzun böyle olması dileğiyle
Adsız dedi ki…
aytaç başkana teşşekürler.!!!

Ercan aslankeser ve cem hallaçeli açıklamalarında AYTAÇ DA AYTAÇ diyor.Herşey tahmin ettiğimiz gibi ankara tayfası.Bağımsızlık hikaye kendi ayaklarımızın üzerinde durmak hikaye,tüm hayallerimiz oldu sana hikaye...Maziye dönüş böyle olmamalıydı...Boyunduruk altına girmemiz hayırlı olsun herkese..
Adsız dedi ki…
Ya kardeşim tamam bizde bagımsız ADS istiyoruz ama şu küresel kıriz ortamı nasıl aytaç durak tan para beklememiyelim bakım gelen yönetimler 5-6 aydan fazla bu yükü çekemiyorlar hem öyle diyorsunuzda aytaç durak tesislerinin giderlerinide belediye karşılıyor oda olmasa ne yapacagız ?
Bu hocaya Ercan abiye güvenmek ve inanmak zorundayız 7 aydan beri ilk deplasman galibiyetimizi almış havaya girmişiz BIRAKINDA TADINI ÇIKARALIM...
Onur BİÇER dedi ki…
Siz tadını çıkarın, elinizden almıyoruz ya. Ayrıca galibiyete biz de sevindik. Ama sistemin yeniden devreye girmiş olduğunu hissettik diye göbek mi atalım? 15 sene oldu, dile kolay ömre zor. 15 senedir sizi bıraktık, her galibiyetin tadını çıkarıyorsunuz, bunu da çıkarın. Ne de olsa havaya girmişiz.

Tatlı tatlı yemenin acı acı...

Mutlu haftalar.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem param...

Başkan Krizi

 Sahadaki kriz en tepeye de yansıdı; Murat Sancak dün akşam başkanlığı Metin Korkmaz'a devrettiğini açıkladı. Gelişmeleri görebilmek adına biraz beklemek gerekli ama şu anda birkaç neden ve ihtimal var gibi görünüyor: Birincisi, "tamam vazgeçtim" deyip geri dönmesi; daha önce yapmıştı. İkincisi, "TFF'de FETÖcüler var" yönlü açıklamaları ve hakem camiasına eleştirilerinden dolayı çeşitli hukuki ve mali sıkıştırmalara maruz kalması. O yüzden biraz geri plana çekilmek istemiş olabilir. Metin Korkmaz eliyle yönetime devam eder. Üçüncüsü, parasının bitmiş olması ve Adana Demirspor'dan tamamen uzaklaşması. Başkan'ın en büyük sorunlarından biri iletişim stratejisinin düzgün olmaması. Attığı twitler ve açıklamalar fazla öfkeli. Çoğu zaman kötü Türkçe ile karman çorman açıklamalar yapıyor. Twitter (X) infosundaki yazılar/iddialar bile kötü yazılmış. En basitinden, Adanademirspor değil, Adana Demirspor yazması gerekli. Kulübün sosyal medya hesapları iyi yöneti...