Ana içeriğe atla

Estadio Santiago Bernabeu...

2010 Dünya Kupası elemeleri için grupta en büyük rakibimiz İspanya ile 2 maç oynayacağız.A Milli Takım aday kadrosu da açıklandı.İyice havaya giriliyor artık yavaş yavaş.Maçların ilkini 28 mart Cumartesi Türkiye saati ile 23.00'da Santiago Bernabeu Stadyumunda oynayacağız.Hem milli takımımızın oynayacağı hem de yaklaşık 10 kadar mavi-lacivertli o stadda olacağı için tanıtmak istedim.
Santiago Bernabeu, İspanya'nın başketi olan Madrid'de 1947 yılında açılmış adeta bir efsane.Yapımına 1944'te başlanmış,3 yıl kadar sürmüş yapılması.


İlk açıldığında ismi Estadio Chamartín imiş; ancak Real Madrid stadın ismini daha sonra değiştirmiş ve bugünkü adını almış.

Stad kapasitesi ilk yıllarda 120.000 kadarmış.Ancak UEFA kriterleri gereği,tadilatlar ve koltuklandırmalar sonrası kapasitesi düşürülmüş;şu anda yaklaşık 80.000 kapasitesi var.


Futbol ile ilgilenen herkesin bildiği üzere Real Madrid CF'ye ev sahipliği yapıyor.

Stad yürüyerek şehir merkezinden 45 dakika sürüyor.Aslında çok güzel,şehir merkezinde toplanılıp toplu olarak her maç öncesi bir yürüyüş yapılabilir.Ama onlarda öyle bir kültür var mı bilmiyorum.
Stadı gezmek için özel turlar var.Erişkin,çocuk,öğrenci fiyatlarına göre değişmekle birlikte 7-15 euro arası. Sahaya girip yedek kulübesine oturabiliyorsun.Stadyumda yok yok zaten.Restoranlar,alışveriş merkezleri,müzesi,store...
Maçlar dışında toplantılar,galalar,konserler gibi farklı organizasyonlara da ev sahipliği yapıyor.

En çok merak ettiğim ise deplasman tribünleri idi.Onu da maalesef bulamadım.
İnsan böyle stadları görünce tabi ki özeniyor,iç çekiyor.

Umarım bize de 80.000 kişilik olmasa da 30.000 kişilik,kutu gibi ,tüm tribünleri kapalı masmavi bir Muharrem Gülergin Stadı nasip olur,tüm rakiplerimizi sahaya gömeriz :) Düşünemiyorum bile,kale arkasında Şimşekler Grubu tribünü...Sahaya 2 metre,cefakar maraton ile ADS çekiyoruz...Yine hayallere daldık,gittik uzaklara...
Ustam geldi sırtıma vurdu unut dedi romanları
işçisin sen işçi kal giy dedi tulumları
:)

Yorumlar

eurostadiums dedi ki…
bende konyalıyım ve bildiğiniz gibi konya demirsporludur!
eğer bu iki blogun linkini koyarsanız çok sevinirm..
http://e-footer.blogspot.com/
http://ikimaratonikikale.blogspot.com/

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem param...

Demirspor Taraftarı Ayakta

 Adana Demirspor taraftarı, kendisini küme düşürmekle tehdit eden eski Başkanlarına karşı yaptığı açıklamalarla tavrını gösterdi. Umut Düşkün'ün başlattığı açıklama silsilesi, Şimşekler Grubu 'nun diğer liderleri, Ankara Tayfası , İzmir Tayfası ve diğer oluşumların net tavırları ile güçlendi. Ortak ses, kimse Demirspor'dan üstün değildir ve Demirspor tribünüyle vardır şeklindeydi. Yıllardır alt liglerde mücadele etmiş bir camiaya bu tehdit sökmedi.