Hani bazen denir ya "sebebim olacaksın..." , Adana Demirspor hakikaten sebebim olacak; son 2 senedir direk sağlığa kasıt var. Tabii ki bir taraftar olarak çile çekeceğiz, sevinmek için sevmeyeceğiz, üzülecceğiz... Lakin tepkiyi dile vurmak ya da hissetirilenleri de söylemek gerekiyor, "Bu kez olsun" diyoruz hep bir ağızdan, "Ucuna kadar geldik" diyoruz, "Az kaldı." diyoruz ama olmadı baştan diyoruz. Matematiksel olarak garantilemek yerine matematiksel olarak en son zaferle olan aramızı açıyoruz. Üstüne üstelik Adana dışındaki takımların insanlarına şu soruyu getiriyoruz: "Bu bir danışıklı dövüş mü yoksa?". Bu soruların cevabının hayır olduğuna inanıyorum, "Az kaldı ve korkmuyorum " demeyi canı gönülden istiyorum. 2 hafta sonra şehrimizin masmavi bayraklarla donanmasını, sevinç haykırışlarıyla çınlamasını İSTİYORUM.Bu matematiksel denklemdeki n tamsayısının 2 den büyük olmaması dileğiyle....
Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu. Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar. Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek. Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem param...
Yorumlar