Ana içeriğe atla

Konuk Yazar: "Kupa ADS STORE'da Sergilensin"

Okuyucularımızdan ve blogumuza daha önce de yazılar yazmış Mehmet Dalgıç'tan gelen bir öneriyi paylaşıyorum. Bu kupa en çok taraftarın hakkıysa, taraftarla buluşsun diyor Mehmet; hakkı var... Kupanın en az bir gün ADS STORE'da taraftarla buluşması için bir organizasyon yapılabilir. Kupayı kaldırmak uygun olmasa bile hatıra fotoğrafı çekmek için bile yapılabilecek bir uygulama... :

---

Arkadaşlar, uzun zamandır aklımda olan bir fikri önce sizinle paylaşmak istedim.

Beklenen şampiyonluk geldi. 10 yıl gibi uzun bir sürede geldi. Acılarla isyanlarla. Gün geldi ağladık, gün geldi sevindik ama çok çile çektik. Farkında mısınız kazanılan kupa herkesin elinde dolaştı. Herkese gitti. Vali kaldırdı, belediye başkanı, iş adamları, basın mensupları herkes dokundu o kupaya. Herkes kaldırdı o kupayı haykırarak.

Tek dokunamayan bizleriz. Benim Adana Demirspor sevdalısı Adana Demirspora yıllarını veren kardeşlerim abilerim arkadaşlarım dostlarım 7'den 70'e gönlüne veren taraftarım o kupaya dokunamadı. Oysa en büyük pay bizim değil mi? Herkes o kupayı bekledi. Yeri geldi işinden yeri geldi aşından oldu ama bekledi. Senin benim hayalim değil miydi o kupa ? Karşılıksız seven benim Adana Demirspor taraftarımın bu payda emeği çok büyük.

Bugün kupa Bekir Başkan'a gidiyor. Söz verildiği gibi gitmesi gereken yere gidiyor. Bu kupa zaten öncelikle Bekir Başkan'ın hakkıydı. Keşke o da görebilseydi, keşke...

Hani dedik ya bu sevinçte taraftar nerede? Karşılıksız seven şu taraftar için kupa ADS Store getirilse bir kaç gün orda görücüye çıksa. Herkes yakından görse fotoğraf çektirse gelecek nesillere kalıcı hatıra kalsa. Kaldırsak şöyle kupayı iki elimizle dökülse gözyaşı sevinçten usulca. Sorsak o kupaya yıllardır neden gelmedin...

Yorumlar

mert dedi ki…
Bu kupayı asıl hak eden dokunması gereken bizleriz. Şehir turu sırasında arabasını yol ortasında bırakıp TIR'a koşan vatandaş,hayatının ilk şampiyonluğunu yaşamış olan bunu babasıyla hararet yapan arabasıyla şehir turu yaparak kutlayan ben,evlerinin balkonuna kocaman bayrak asan ve elleri ağrıyana kadar alkışlayıp haykıran yaşlı teyze ve amcalarımız bunlar gibi daha birçok örnek verilebilir ama benim utanç duyduğum sinirlerimi alt üst eden bir olay da var. Erdal Acet gibi 69 yaşında ADS formasıyla 7 madalya kazanan Behçet Kurtiç gibi Ali Hoşfikirer,Muharrem Gülergin gibi isimlerin anılmamasıdır.Umarım iyi gün dostları birgün çıkar da yahu bu yaşayan efsaneler nerede der. Geçmişlerimizin hatrına unutmadığımızı gösterilim diye bir gece düzenleyelim der. Adana Demirspor taraftarları ne efsanelerini unutur ne de reklam amaçlı kendini küçük düşürenleri.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem param...

Demirspor Taraftarı Ayakta

 Adana Demirspor taraftarı, kendisini küme düşürmekle tehdit eden eski Başkanlarına karşı yaptığı açıklamalarla tavrını gösterdi. Umut Düşkün'ün başlattığı açıklama silsilesi, Şimşekler Grubu 'nun diğer liderleri, Ankara Tayfası , İzmir Tayfası ve diğer oluşumların net tavırları ile güçlendi. Ortak ses, kimse Demirspor'dan üstün değildir ve Demirspor tribünüyle vardır şeklindeydi. Yıllardır alt liglerde mücadele etmiş bir camiaya bu tehdit sökmedi.