Ana içeriğe atla

Mesleğinize İhanet Ediyorsunuz

"Hangisi gerçek" diye sormuştum 4 haftalık sürpriz galibiyetler gelince; cevabını almış olduk. O 4 maçlık parantezden sonra ligin dibindeki takımları ihya ettik.

Benim merak ettiğim, futbolcu arkadaşların bu kadar kötü takımlara karşı iyi oynamak için paraya mı ihtiyaç duydukları?

Oyuncu karakterleri, bu kadar kötü takımlara puan vermelerine engel değil mi? Mesleğinizin hiç mi değeri yok gözünüzde?

Karşımızda 14 haftada 6-7 gol atmış, 20 gol yemiş takımlar var. Bizden önce 14 takımın hepsinin işleri tıkırında mıydı? Hepsi paralarını alıyor muydu? Hiçbirinde hakem hata yapmamış mıydı? Hepsinin şansı yaver mi gitti?

Vazgeçtim formadan, tribündeki destekten falan... Futbolcuların oyunculuk mesleklerine nasıl ihanet ettiklerini görüyoruz.

Yahu Demirspor'a yıllardır, "işte bu bizim takımın ouyuncusu" diyeceğimiz adam gelmez mi? Bu transferleri yapan yöneticiler bir tane "işte bu" diyeceğimiz kişi seçemiyor mu? Bu teknik adamlar, mesleğine ihanet adamları nasıl yola sokamıyor?

İşinizi yapın, işinize ihanet etmeyin. -Gerçekleştiremediğiniz-Tek isteğimiz bu.

Yorumlar

mert dedi ki…
Szon başı sadece 1 tane sol kanat oyuncusu alan yöneticileri kutlamak lazım ayrıca Adana egemen gazetesinde (http://www.adanaegemengazetesi.com/kose-yazisi/104/turgay-develi-baskan-olur-mu.html) Turgay Develi demirspor başkanı olabilir gibi bir haber var bu olay gerçek ise kulübümüzü nasıl bir gelecek bekler merak içerisindeyim.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Sahadan Çekildik

 Ligden düşerken bile şeklimiz belli, çünkü Alemin Delikanlısı Adana Demir... Galatasaray maçındaki kör göze parmak penaltı kararı rezaletine karşı, yönetim takımı sahadan çekti. Son 2 sezondur rezalet yönetimimiz, aleyhimize hakem hatalarını kolaylaştırıyordu. İki yanlış bir doğru etti. Türk futbolunun her yerden dökülen imajına, yıkılan bir Demirspor karşı çıkabilirdi sadece. O da oldu, biz yaptık! Bundan sonra İstanbul takımlarınızla size iyi eğlenceler...

Sezon Değerlendirmesi

 Bu sezon için saha içini konuşmak anlamsızdı ama yine de söylemek gerekir ki sahadaki mücadele o kadar da kötü değildi. Geçen sezon 2. ve 3. lig takımlarında kiralık oynayan oyuncularımızla idare ettik. Son haftalarda sahaya çıkacak kadroyu zor tutturduk. Sezon başıyla sonu arasında kadroda büyük değişimler oldu. Bütün bunların sorumlusu, paraları ödemeyen Murat Sancak ve yönetimiydi. Bir yerde patlama yapar diye umut bağlamadığımız genç oyuncular maçların belli anlarına kadar direnci ayakta tuttular. Ancak son bölümlerde oyundan düştük; kadro derinliği olmadığı için de en ufak kişisel hata, sakatlık ya da kart cezaları sonuca direkt etki etti. 2-0'dan öndeyken kaybettiğimiz maçlar oldu. Tabii rakiplerin bizim maçı çeviremeyeceğimizin farkında olmaları, her halükarda kazanırız düşünceleri kendi adlarına tempoyu yükseltmelerini engellemiş olabilir. Yine de şans faktörü yanımızda olsa puan alacağımız bir kaç maç daha vardı diye düşünüyorum. Sezon başında yazdığım gibi, şerefli mağlu...