Ana içeriğe atla

Yanlış bir hayat, doğru yaşanmaz...

Her sezona şampiyonluk parolasıyla başlayıp vasat bir takım olmaktan öteye geçemiyoruz. Peki suç ve günah kimde? Bana kalırsa "suç" bu yalana inanıp peşinden koşan bizlerde, yani taraftarda. "Günahın sahipleri ise bizlere bu yalanı söyleyenlerde. Senelerdir, isimler değişse de aynı hamaset ve içi boş vaatler değişmiyor. Bu takıma gönül vermiş insanların duyguları sömürülüyor. İşin en trajik yanı bu. Özetle, büyük sözler ve iddialar ortaya koyan ama en basit işleri bile yapamayan bir anlayışın egemen olduğu bir futbol kulübüyüz.

Demispor adına en çok üzüldüğüm bir diğer konu ise, ne kadar vizyonsuz adam varsa bizim kulübe uğramadan yaşamına devam etmemesidir. Ne yazık ki Ali Güneş de bunlardan bir tanesi. Kendisi, "vizyonsuzluk" kariyerini Demirspor'la perçinlemiştir.

Aynı şekilde şu an kadromuzda bulunan bir kısım futbolcu da aynı vizyonsuzluğa sahip olarak Demirspor'da yaşamlarını sürdürmektedir. Ve isimlerini ilerleyen haftalarda teknik analize tabi tutarak bolca zikredeceğiz.

Son sözüm de yönetime dair. Kendilerine sorsanız onların bir suçu yok, göreve atama ile geldiler, futbol bilgileri yetersiz olduğu için Demispor'da daha önce görev almış bir kısım futbol adamı'nı (!) göreve getirdiler. Fakat bilmedikleri şey, onların da vizyonsuz olduklarıydı.

Özetle bu kadar yanlışı bir araya getirince doğru bir sonuç ortaya çıkmıyor. "-Daha sezon başındayız telafi edilir, -takım daha oturmadı, -top bizi sevmedi, -hakemler zaten hepten kötü" gibi hayıflanmalarla da bir sonuçta çıkmayacağından, son sözüm Theodor W. Adorno'dan olacak: "yanlış bir hayat doğru yaşanmaz..."

Yorumlar

serdanka dedi ki…
"ADANA DEMİRSPOR A.Ş."

İlk bakışta herkes nası yani diyecektir. Bende derdim ama neden "A.Ş." ? A.Ş. çünkü bu klübü bir şirkete benzetsek ve bu şikette bir şeyler yanlış gidiyor belli desek, ilk önce yöneten gider, neden çünkü belli ki "tüm değerler sabit olmasına rağmen" kötü gidiyoruz, o zaman değiştir müdürü! Ama bir dakika kim atacak müdürü müdürü bile atacak adam yok ortada :) "Sahipsiz Adana" lafı burada giriyor devreye eğer ki hepimizin gönül sermayesini koyduğu bir şirketse "Adana Demirspor A.Ş." nerede bizim gönül sermayemizin değerine değer katacak adamlar nerede? Neden bu kadar ucuz bu seviginin değeri?... Diye sora sora daha çok sorumuz birikir...

Bir teoriye göre şimdiye kadar insanoğlu düşünebileceği herşeyi düşündü, biz sadece o düşünceleri adapte ediyoruz... Üzgünüm dostlar yukarıda yazdıklarım sadece tekrar, biz sadece üzüntümüzü 2011-2012 sezonuna adapte ediyoruz. Saygılar.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem param...

Demirspor Taraftarı Ayakta

 Adana Demirspor taraftarı, kendisini küme düşürmekle tehdit eden eski Başkanlarına karşı yaptığı açıklamalarla tavrını gösterdi. Umut Düşkün'ün başlattığı açıklama silsilesi, Şimşekler Grubu 'nun diğer liderleri, Ankara Tayfası , İzmir Tayfası ve diğer oluşumların net tavırları ile güçlendi. Ortak ses, kimse Demirspor'dan üstün değildir ve Demirspor tribünüyle vardır şeklindeydi. Yıllardır alt liglerde mücadele etmiş bir camiaya bu tehdit sökmedi.