Ana içeriğe atla

Kombineler...

Neredeyse tüm taraftarların yakındığı konudur maç sabahı erkenden gelip bilet gişelerinde sıra beklemek, araya kaynamaya çalışan insanlarla uğraşmak, karaborsa potansiyeli yüksek maçlarda bilet sıkıntısı çekmek, uçuk fiyatlarla uğraşmak,gişelerde yığılmak,1'e 2 için dil dökmek...

Bir diğer sorun ise yönetimlerin taraftar gruplarına sezon öncesi büyük sayıda kombine biletleri ücretsiz olarak dağıtması.Bu şekilde taraftar gruplarının yönetime bağlı kalması sağlanıyor.Bir şekilde çıkar giriyor , o tertemiz sevgiye birden kara lekeler bulaşıyor.

Bizim tribünde hiç görmesem de birçok takımda gördüm maalesef.Yönetim tarafından bedava verilen kombinelerin azımsanamayacak kadar büyük kısmı daha sonra para ile kendi taraftarına satılıyor ya da karaborsada kullanılıyor.Rant sağlanıyor.

Tribün gruplarına bedava bilet vermek anlayışı yerine bizdeki gibi her kesim bütçeye hitap eden kombinelerle herkesin kendi parasıyla bilet alıp onurlu bir şekilde maç izlemesi sağlanmalı ve her maç çekilen bilet çilesinden kurtulmalı.
Bu şekilde az da olsa herkesin kulübüne maddi aynı zamanda manevi katkısı dokunmalı.

Umarım bizdeki gibi diğer tribünlerde de taraftarları bu sıkıntıdan ve bu çirkinlikten kurtaracak adımlar atılır.

*Ben henüz kombine almadım :):) Adana'ya ilk gidişimde alacağım inşallah.

Yorumlar

myown dedi ki…
kredi kartıyla temin edemediğim için alamoım umarım likitide sorununu çözene kadar kalır ama bence karta da verilmeliydi
1717 dedi ki…
sezcan?

naber olm, bil bakalım ben kimim.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Sahadan Çekildik

 Ligden düşerken bile şeklimiz belli, çünkü Alemin Delikanlısı Adana Demir... Galatasaray maçındaki kör göze parmak penaltı kararı rezaletine karşı, yönetim takımı sahadan çekti. Son 2 sezondur rezalet yönetimimiz, aleyhimize hakem hatalarını kolaylaştırıyordu. İki yanlış bir doğru etti. Türk futbolunun her yerden dökülen imajına, yıkılan bir Demirspor karşı çıkabilirdi sadece. O da oldu, biz yaptık! Bundan sonra İstanbul takımlarınızla size iyi eğlenceler...

Sezon Değerlendirmesi

 Bu sezon için saha içini konuşmak anlamsızdı ama yine de söylemek gerekir ki sahadaki mücadele o kadar da kötü değildi. Geçen sezon 2. ve 3. lig takımlarında kiralık oynayan oyuncularımızla idare ettik. Son haftalarda sahaya çıkacak kadroyu zor tutturduk. Sezon başıyla sonu arasında kadroda büyük değişimler oldu. Bütün bunların sorumlusu, paraları ödemeyen Murat Sancak ve yönetimiydi. Bir yerde patlama yapar diye umut bağlamadığımız genç oyuncular maçların belli anlarına kadar direnci ayakta tuttular. Ancak son bölümlerde oyundan düştük; kadro derinliği olmadığı için de en ufak kişisel hata, sakatlık ya da kart cezaları sonuca direkt etki etti. 2-0'dan öndeyken kaybettiğimiz maçlar oldu. Tabii rakiplerin bizim maçı çeviremeyeceğimizin farkında olmaları, her halükarda kazanırız düşünceleri kendi adlarına tempoyu yükseltmelerini engellemiş olabilir. Yine de şans faktörü yanımızda olsa puan alacağımız bir kaç maç daha vardı diye düşünüyorum. Sezon başında yazdığım gibi, şerefli mağlu...