Ana içeriğe atla

Elimizden geldiğince...

İlgili aramalar: spor - ads ankara tayfa -  adana -  demirspor -  ankara -  tayfa
(Kanal A'nın internet yayını bu gece çok gitti geldi. Ekrandaki kaymalar maalesef bazen çok fazla oldu. Bir de üzerine benim video kaydetmedeki deneyimsizliğim eklenince, ortaya ancak bu video çıkabildi. Kalite anlamında istediğimiz gibi değil, kusuruma bakmayın...)

Bu videoyu buraya övünmek için koymuyorum. Bizi tanıyan böyle bir şey yapmayacağımızı bilir. "Şu kadar para verdik" demek için de koymuyorum, verebildiğimiz para kulüp bazında düşünüldüğünde zaten çok bir şey değil. Sembolik bir tutar, Togepy'nin müthiş önerisiyle: "1940 TL"

İki sebepten bu görüntüleri koyuyorum, bu iki sebep bu görüntülerin canlı yayında akıp gitmesine razı gelmememi gerektiriyor.

Birincisi, anlatmak istediğimiz, vermeye çalıştığımız mesaj: "En büyük hazinemiz altyapımız." Her zaman dile getirdik, hep dile getirmeye devam edeceğiz. Bunun takipçisi olduk, olacağız.

İkincisi, bu paranın içerisinde, çocuk bekleyen babaların bütçelerinden ayırdığı da var, kirasını anca denkleştirenlerin payı da var, Adana'dan uzakta buraya okumaya gelmiş öğrenci kardeşlerimizin zaten kısıtlı olan harçlıklarından belki de bir süre ekmek peynir yemeye razı olarak koydukları da var...Elimizden gelebilen tutar bu olabildi...

Bunu bilsinler istiyorum...Sırf biz değil, bu gece oraya bağış yapan insanların 3-5-10 lira önemli değil, söz konusu olan Demirspor olduğunda canlarına dek vereceklerini bilsinler istiyorum.

Utansınlar istiyorum. Demirspor'dan bugüne dek dünyanın rantını elde edenler, sözde Demirsporlu görünüp zor günümüzde yanımızda olmayanlar, her işleri lafta kalanlar utansınlar istiyorum. Şehrine, takımına sahip çıkmayanlar utansınlar istiyorum. Neredeler? Bu gece nerede onlar?? Utançlarından bir daha sokağa çıkamayacak hale gelsinler istiyorum.

Biz 1,940 liramızı bağışlamadık bu kulübe. Öğlen yemeklerimizi, kapımıza dayanacak ev sahibine söyleyeceklerimizi, bebeğimize alacağımız fazladan bir patiği, dolmuşa binmeyip yürümeyi bağışladık...

Bu yüzden siz asla Demirsporlu olmadınız, olamayacaksınız!

Adana Demirspor, halktır.
Biz, halkız!

Yorumlar

www.spor01.com dedi ki…
teşşekürler sizlere www.spor01.com yönetimi

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Sahadan Çekildik

 Ligden düşerken bile şeklimiz belli, çünkü Alemin Delikanlısı Adana Demir... Galatasaray maçındaki kör göze parmak penaltı kararı rezaletine karşı, yönetim takımı sahadan çekti. Son 2 sezondur rezalet yönetimimiz, aleyhimize hakem hatalarını kolaylaştırıyordu. İki yanlış bir doğru etti. Türk futbolunun her yerden dökülen imajına, yıkılan bir Demirspor karşı çıkabilirdi sadece. O da oldu, biz yaptık! Bundan sonra İstanbul takımlarınızla size iyi eğlenceler...

Sezon Değerlendirmesi

 Bu sezon için saha içini konuşmak anlamsızdı ama yine de söylemek gerekir ki sahadaki mücadele o kadar da kötü değildi. Geçen sezon 2. ve 3. lig takımlarında kiralık oynayan oyuncularımızla idare ettik. Son haftalarda sahaya çıkacak kadroyu zor tutturduk. Sezon başıyla sonu arasında kadroda büyük değişimler oldu. Bütün bunların sorumlusu, paraları ödemeyen Murat Sancak ve yönetimiydi. Bir yerde patlama yapar diye umut bağlamadığımız genç oyuncular maçların belli anlarına kadar direnci ayakta tuttular. Ancak son bölümlerde oyundan düştük; kadro derinliği olmadığı için de en ufak kişisel hata, sakatlık ya da kart cezaları sonuca direkt etki etti. 2-0'dan öndeyken kaybettiğimiz maçlar oldu. Tabii rakiplerin bizim maçı çeviremeyeceğimizin farkında olmaları, her halükarda kazanırız düşünceleri kendi adlarına tempoyu yükseltmelerini engellemiş olabilir. Yine de şans faktörü yanımızda olsa puan alacağımız bir kaç maç daha vardı diye düşünüyorum. Sezon başında yazdığım gibi, şerefli mağlu...