Ana içeriğe atla

Perşembe Konukları #3 : Murat Özkardeş "Mavi Düşler"

-------------------------------------------------------------------------------
Her hafta Perşembe günleri,"Perşembe Konukları" köşemizde demirgibiyiz@gmail.com adresimize o hafta gelenler içerisinden bir yazıyı, "konuk yazarımız"ın yazısı olarak blogumuza taşıyoruz. Tüm okurlarımızın yazılarını demirgibiyiz@gmail.com 'a bekliyoruz

Bu hafta Perşembe konuğumuz Sn.Murat Özkardeş. Bize attığı mailde "Doğuştan Demirsporluyum ama sizin sitenizle yeni tanıştım. Geç kalmamın nedeni maviye olan küskünlüğüm. Sevgili Aytaç Durak, Demirsporumuzu politikasına alet etmeye başladığından bu yana benim her yanım dökülüyor. Geçen yıl yeniden düştü mavi lacivert sevgi yüreğime. Aslında hiç silinmemişti. Zira belki Durak gider de biz kendimize geliriz dedik ya, o da şimdilik zor görünüyor. Ancak bir gün mavilerin efendileri yeniden dönecekler. İşte bu duygularla yazılan bir köşe yazımı sizleryle paylaşmak istiyorum." demiş.

Murat Abimize teşekkürlerimizle, "Mavi Düşler" yazısını aşağıda yayınlıyoruz.

-------------------------------------------------------------------------------
MAVİ DÜŞLER
Murat Özkardeş


Mavi mavi sevdik seni biz.
Sevdamız da maviydi, düşlerimiz gibi.
Karabasanlarla uyandık o mavi düşlerden.
Hem de iki kez...

Ağaç gibi olan köklerin unutturulmak istendi ama yeni fidanlar büyüdü. Bizler gibi orta yaşlıların içerisindeki mavi çocuklar artık aynı düşleri görüyor. Gözlerimiz mavi olmasa da biz mavi mavi bakıyoruz.

Belki mavi yalanlarla asaletin incindi, belki binlerce mavinin gönlü kırıldı. Ama biliyoruz ki sana gönül verenler gerçek mavinin peşindeler. Seni savunamasalar da, açıkça sevemeseler de, kafeslere konulsalar da, kimsesiz bırakılsalar da, içlerindeki "mavi öfke" kurtulacaktır birgün.

Sonbaharda yaprakları, denizdeki yakamozları bile mavi niyetine sevdik. Denizi seyrederken, çıkan mehtap bile bizim için aynı renkti; soluduğumuz hava, içtiğimiz çay...

Şimdi bizi renklerimize küstürmeye çalışıyorlar...
Gözyaşlarımız mavi mavi akıyor...
Hergün mavi mavi ölüyoruz, aklımıza geldiğinde.

Denizde "mavi vurgun" yedik!
Denizin mavisi keder, gökyüzünün mavisi üzüntümüz oldu!

Terk edilmeye, vaatlerle gelip umutların yok edilmesine alışığız. Zaten son da olmayacak.

Biz, mavi düşlere yine yelken açacağız mavi sularda. Birgün "Mavi"lerin efendileri denizlerden çıkıp gelecek. Şimşek yine mavi çakacak...Rafet yine orta sahaya inip, stada üçlü çektirecek.

Genlerimizdeki "mavi" sevgisi kuşaktan kuşağa geçecek…

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Nesrin'in Hikayesi : "15 Saat 47 Dakika…Ve Toprak…"

Ön-Not: Nesrin Olgun Aslan’ın hikayesini yazmaya başladığımda kimi zaman soğuk bir suyun ve karanlığın içinde, kimi zaman sonunda varabildiğim bir kıyıda hissettim kendimi. Yazmaya devam ederken önce zor tutuyordum gözyaşlarımı, bir noktadan sonra akmaya başladı hepsi. Yazımı, ağlayarak bitirebildim ancak…Kendisinin web sitesinden (http://www.nesrinolgun.com) ve dönemin Hürriyet Londra Temsilcisi Faruk Zapçı’nın anılarından yararlandım, teşekkürlerimi sunuyorum…Çok uzatmadan, Nesrin’in Hikayesi’ne başlıyorum… 1964 Adana Yüzme havuzunun kenarında 7 yaşında kara kuru bir kız çocuğu duruyor. Havuzun içinde Adana Demirspor Kulübü yüzücüleri. Erkekler çoğunlukta. Küçük kız etrafına bakıyor. Sadece 4 kız çocuğu var. Nesrin, Adana Demirspor’un 4 kızından biri oluyor o gün…Giriyor havuza. 1973 – 1975 Adana Nesrin, 16 yaşında. Yüzüyor. 7 yaşında girdiği havuzdan, kısa mesafede 100’e yakın madalya ve şilt çıkartıyor. Kışları masa tenisi oynuyor, Türkiye 2.liği, Türkiye 3.lüğü var. 17 yaşında mar...

Ben Bunu Hak Ettim...

Bugüne kadar yazdığım en zor yazılardan biri bu.  Yanımda küçücük iki çocuk vardı maçta, sevdim onları öptüm. Hatta babası yorulmuştu da aldım onu omzuma maçı bir süre birlikte izledik. O esnada çocuğun nasıl heyecanlandığını gördüm. Bacakları kasılıyordu, boynumun sıkıştığını hissettim. Sonra bağırdı ve akabinde ellerini vücudunu titreme alacak kadar sıktı. Bu çocuk sanırım 4,5-5 yaşlarındaydı. Tam benim kızımın yaşlarında. İşte o anda aslında anlamalıydım hak ettiğimi bu belayı. Çünkü ben de çocuklarımı bu acıya götürüyorum. Onlar acıya doğru yürürken, ben her Demirspor deyişlerinde mutlu oluyorum. Her mavi-lacivert deyişlerinde mutlu oluyorum. Onlar da bana başarı videosu gönderiyorlar.   Ben böyle bir babayım işte. Çocuklarının bu tür videolarına bakıp, duygulanan mutlu olan bir babayım. Onlara mavili, armalı kıyafetler alıp ellerimle uçuruma götüren bir babayım. Tabi ki Allah belamı verecek.  Kendi isteğim dışında görev yerim değiştirildi. Ailem param...

Demirspor Taraftarı Ayakta

 Adana Demirspor taraftarı, kendisini küme düşürmekle tehdit eden eski Başkanlarına karşı yaptığı açıklamalarla tavrını gösterdi. Umut Düşkün'ün başlattığı açıklama silsilesi, Şimşekler Grubu 'nun diğer liderleri, Ankara Tayfası , İzmir Tayfası ve diğer oluşumların net tavırları ile güçlendi. Ortak ses, kimse Demirspor'dan üstün değildir ve Demirspor tribünüyle vardır şeklindeydi. Yıllardır alt liglerde mücadele etmiş bir camiaya bu tehdit sökmedi.